Eurobasket 2009 | Elde Var Bir ! 84-76


Turnuvalara Litvanya ile başlama geleneği ile başladığımız Avrupa Şampiyonası'na düşüncelerin aksine iyi başlayarak üzerimizde ki ölü toprağı attık. Maçtan önce şampiyona öncesi oynamış olduğumuz Efes Pilsen World Cup'ta sergilediğimiz basketbol akıllarda soru işaretleri bırakmıştı. Hücumda istediğimiz istikrarı sağlayamadığımız gibi savunmada oldukça aksamıştık. Bunun sonucunda turnuvayı kötü bir şekilde bitirmiştik.


Bu kötü turnuvanın ardından bugün Litvanya karşısına çıktık. Maça takımın en önemli parçalarından biri olan Ömer Onan'dan yoksun olarak başladık. Geçirdiği rahatsızlık sonucu takımı yalnız bırakmıştı Ömer. Bu kötü hadisenin ardından kafalardaki soru işaretleri yerini umutsuzluğa bırakıyordu.

Maça iki oyun kurucu ile başlayan Tanjevic, topa baskıyı düşünerek savunmanın daha önde olacağını açıkça belli ediyordu. Keza oyunun ilk anlarında topa baskıyı maksimum seviyede tutarak savunma sertliğini ilk dakikalarda yakalamayı başarıyorduk. Bu dönemde hücumda Ersan ile şutlarda isabet sağladık. Takımda ki en önemli sorunlardan biri olan inişli-çıkışlı oyununumuzun baş göstermesiyle beraber Litvanya öne geçmesini bildi. Bu dakikalarda savunmada çok kolay sayılara izin verdik. İlk periyotta kenardan gelen Bekir'in vermiş olduğu katkı ile periyodu 22-19 geride kapattık.


İkinci çeyrekte savunmaların bir kademe daha yükseldiği farkedildi. Bu dönemde pota altı zayıflığımızdan yararlanan Petravicius, Lavrinovic ile iyi anlaşarak kolay sayılara imzasını attı. Bu bölümde savunmada zorlanırken hücumda, Hidayet'in insiyatifi elini almasıyla Milli takım maça geri döndü. Savunmada Oğuz'un devreye girmesiyle savunmada toparlanan millilerimiz pota altından sayı bulabileceğimizi farkederek Oğuz ile potaya gitti ve İlk yarı 39-39 berabere sonuçlandı.

İkinci yarıya ekstra sayılar ile başlamamız maçın kırılma noktalarından gösterebilir. Özellikle Ender ve Sinan'ın üst üste bulduğu dış atışlar takımımızı skor anlamında baya bir rahatlamasını ve savunmaya daha iyi konsantre olmasını sağladı. Bu arada maçta pek gözükmeyen Kleiza Litvanya hücumunu tek başına sırtlanarak maça geri dönmelerini sağladı ve üçüncü periyodu 63-58 önde kapattık.

Maçın son bölümünde karşılıklı sayılar ile geçilirken maçı bir türlü koparma noktasına getiremedik. Özellikle Hidayet bu anlarda oldukça etkiliydi. Sayılarına imza atmasının yanında çok ta iyi asistleri vardı. Bu dönemde Jasaitis dış şutlardan isabet bularak Litvanya'nın maçta kalmasını sağladı. Maçın son bölümünde millilerimiz savunmayı bir kademe daha arttırınca 10 sayılık farka ulaştı. Bu dönemde Ender'in çok iyi bir performans sergilediğinin altını ısrarla çizmekte fayda var. Özellikle pota altında ki Ömer'i besleyerek bulduğumuz sayılar maç adına çok önemli kıstaslar idi. Son dakikalarda serbest atışlarda yakaladığımız yüksek yüzde ile maçı 84-76 kazanarak şampiyonaya müthiş bir şekilde başladık.


Maçın bizim adımıza iyi ve kötü yönlerine baktığımızda ; Kötü sıfatını rahatça vereceğimiz bir hazırlık döneminin ardından sahaya bu denli konsantre bir şekilde çıkmamız takdire şayan idi. Efes Cup'ta ki savunma dengesizliğimizin bu maçta tam tersi bir şekilde mücadeleci ve her topun kıymetini bilen karaktere büründük. Bir diğer nokta ise hücumda tıkandığımız dakikalarda mutlaka bir oyuncumuzun insiyatifi alması takımı oldukça rahatlattı. Bunun örneklerini bölüm bölüm Ersan,Hidayet,Sinan ile gördük. Belkide maçın adımıza en iyi tarafı kenardan gelen oyuncuların göstermiş olduğu performanslar. Takımda Hidayet ve Ersan'ın sivrildiği açıkça ortada ancak kenardan gelen oyuncuların oyuna katkı ettiğinde ne derece oyunu değiştirebildikleri gözler önüne serildi. Ender,Bekir,Sinan ve Oğuz'un gösterdikleri performans ayakta alkışlanır cinstendi. Bu performansların önümüzdeki maçlarda sürmesi en büyük dileğimiz.

Kazandığımız bu maçta eksik olduğumuz noktalarında altını çizmeliyiz. Takımda ki iniş çıkış dönemlerinin en aza indirgememiz gerekiyor. İyi başladığımız bir maça bu denli zora sokmamayı öğrendiğimiz takdirde çok daha rahat maçlar çıkaracağız. Savunmada bugün müthiş bir sertliği yakalamamıza rağmen halen kolay sayılara izin veriyoruz. Özellikle pota altında ki oyuncularımızın bu noktaya dikkat etmesiyle beraber faul sayılarındada mühim davranmaları gerekiyor.


Ufak bir parantezde Simas Jasaitis'e açmamız gerekiyor. Bu sene sarı kırmızılı formayı taşıyacak olan Simas, müthiş bir şutör olduğunu herkese gösterdi. Dış şutlarda eli titremeden atması ve ikili oyunlarda boş oyuncuyu rahatlıkla bulması önemli bir ayrıntıydı. Hücumda sürekli hareket hali içinde olması ona kolay sayı imkanıda verdi. Savunmada topa baskıyı çok iyi bir şekilde yapabiliyor. Bu açıdan bu yıl önem arz eden maçlarımızda rakip takımın skorerinin başına rahatlıkla Simas'ı dikebiliriz.

32 yorum:

  1. Arca yine inceden güzel analiz yapmışsın gerçekten takdire şayen bir analiz olmuş.Bugün takımda sadece Semih Erden'i bozuk gördüm ben isteksiz bir tavır sergiliyor gibiydi.

    YanıtlaSil
  2. Teşekkür ediyorum Ağabey.

    Semih'in bu denli etkisiz kalmasının sebebi savunmada yapmış olduğu basit hatalar. Bunun sonucunda faul problemine girmesi maçtan iyice kopmasını sağladı. Tanjevic üstüne gitmesine rağmen bir türlü istenen görüntüyü sahaya yansıtamadı. Açıkçası bu görüntüden hemen uzaklaşması bizim adımıza oldukça mühim keza Semih takımın önemli parçalarından biri.

    Saygılar ağabey.

    YanıtlaSil
  3. Ellerinize sağlık, çok iyi bir analiz olmuş.

    Benchten gelen katkı çok önemliydi maçta. Özellikle Sinan savunma konusunda rakip guardları ısıran, saldıran ve sıkıştıran bir oyun sergiledi. Ender ise son dakikalarda attığı fauller ile takımı rahatlattı, ayrıca eli titremedi.

    Litvanya maçı öncesinde mağlubiyet, Bulgaristan ve Polonya maçından galibiyet bekliyordum. Fakat şimdi 3'te 3 yaparak çapraz eşleşmelere avantajlı bir biçimde katılabiliriz.

    YanıtlaSil
  4. Analizin çok güzel, ellerine sağlık. Benim bir sorum olacaktı;

    Hakemlerin Litvanya'nın sert ve faul dolu oyununa göz yummasını neye bağlıyorsun? Rakibimizin adının Litvanya olduğu için bu kadar yanlı bir tutum sergilemiş olma ihtimalleri varmı?

    Eğer böyle bir durum olursa Polonya maçında hakemlerden işimiz var demektir.

    Sizinde görüşlerinizi almak istedim.

    YanıtlaSil
  5. Ben bize maçı attığımız faullerin getirdiğini düşünüyorum. 26/23 gibi bir oranda faul attık. Rakibimiz ise faullerde 18/13 gibi bir skorla attı.
    Rakibimize oranla +10 sayıyı bu bölgeden bulduk diyebiliriz.

    Peki maç kaç sayı farkla bitti?
    8.

    YanıtlaSil
  6. Her şampiyonada Litvanya ile oynamaktan artık gına geldi. Epey yüz göz olduk bu yeşil sarılı ekiple. Artık herkes birbirini tanıyor, mübarek onlar bizi biliyor biz onları..

    Gerçekten inanılmaz bir maçtı ve sert, baskılı oyunla kazanmayı başardık. Litvanya'yı yıldırmamız çok büyük bir etken oldu. Bir ara ne içeri girebildiler, ne dışardan atabildiler.

    Maçın adamı ise kuşkusuz Ender Arslan. Hiç olmayacak yerlerden sayılar bulduk Ender ile.. Darısı Polonya ve Bulgaristan'a..

    YanıtlaSil
  7. Maçı kazanmamızın en önemli etkeni kesinlikle attığımız fauller ve Litvanya gibi bir takımı 76 sayıda tutabilmek.

    76 sayıda tutarak gerçekten zor bir işi başardık. Çünkü rakibimizin skor opsiyonlarına baktığınızda isimleri görünce "VAY BE" diyor insan..

    Bu arada FCN Blog'ta basketbol analizleri görmek daha da keyif verici, umarız tek maçla kalmaz bu analizler.

    Ellerinize sağlık.

    YanıtlaSil
  8. Şimdi bu konunun altına atıcağım yorumla ilgili herkes ne alakası var diyecek ama bunu diğer kullanıcılarında bilmesinin hakkı olduğunu düşünüyorum...Geçen hafta pazar günü star tv de sercan'ın babası kendi ağzıyla itiraf etti.Sercan Galatasarayı istiyor diye...Şimdi burada yayınlanan transfer yorumlarınında doğru olduğunu gösteriyor bu...Hatta babasıda transferin olacağını söylemişti en son bursa'dan kaynaklanan bir pürüz çıktığını ve fiyatı arttırdığını belirtti...
    Buradanda FCN ekibinin bizlere doğru haberi verdiğini anlıyoruz... Teşekkürler FCN ekibi...

    Cem ÇALIŞKAN

    YanıtlaSil
  9. Cem Bey;

    Bizlerde teşekkür ederiz. Biz zaten doğruları yazmaya çalıştık ama kötü olduk.
    ---

    Konumuz Eurobasket2009 fazla dağılmasın.

    YanıtlaSil
  10. Daha önceki Avrupa Şampiyonaları’nda Milli Takım’ın 23/26 gibi bir isabetle faul atışı kullanmasına hiç tanık olmamıştım. Sırf bu istatistik bile, takım halinde maçı ne kadar istediğimizi ve ne kadar iyi konsantre olduğumuzu gösteriyor. Bu gece rakip Bulgaristan. Yine aynı akılcı, sakin ve kontrolü sürekli elinde tutan oyunu ortaya koyar, komşuyla üçlük yarışına girmeden topu çemberin altına indirirsek 10-15 sayıyla kazanırız. Hele bir de Ömer Onan ve Semih takıma katılırsa..

    YanıtlaSil
  11. Engin Bey ;

    Maçı değerlendirirken hakemlere minimum şekilde değinmek her zaman dikkat ettiğim bir konudur. Dün bazı net faulleri es geçtiğini hep birlikte gözlemledik. Bunu Litvanya'nın tribünleri adeta kendi evlerinde oynuyormuş gibi doldurmalarına ve sahaya baskı faktörünü uyguladığına bağlayabiliriz. Ancak hakemlerin son dakikalarda toplandığınıda göz ardı etmemeliyiz.

    Polonya maçı eminim bu maçtan çok daha baskılı geçecektir. Biz aynı performansı göstermeye devam edelim hakemlerin oyuna etkisi maksimum %5 olur.

    Yorumunuz için sağolun,sevgiler.
    -------

    Erdem bey ;

    Çok önemli bir noktaya parmak basmışsınız. Evet dün gece serbest atışlarda görmeye alışık olmadığımız bir yüksek yüzde vardı. Özellikle kritik anlarda Ender ve Hidayet ile sayılar bulduk. Açıkçası galibiyeti bu yüksek yüzdeyle sınırlandırmamak gerektiğini düşünüyorum. Zira dün sahada müthiş bir mücadele örneği gösteren Milli takım vardı. Savunmamız zaten oyun kurucu bakımından eksik olan Litvanya'nın hücum dengesini alt üst etti.

    --------

    Diğer yorumlar içinde teşekkürler. Eğer yorumların altına isimler yazılır ise karşılıklı fikir alışverişine girebiliriz.

    Sevgiler.

    YanıtlaSil
  12. Maçı kazanmamızdaki en büyük faktör kuşkusuz hem Litvanya’nın bir çok eksiğinin olmasının yanı sıra yaptığımız müthiş savunma ve attığımız yüksek yüzdeli fauller.. Sanırım faullerden 20 sayı falan bulduk. Hırvat ve Sırp hakeme rağmen bu kadar çok faul atmamızda ayrı bir durum tabi.. Eğer hakem triosu düzgün bir maç yönetseydi çok rahat bir şekilde 30-35 faul atardık.

    Mert.

    YanıtlaSil
  13. 2006 Dünya Şampiyonası'nda Litvanya'yı dağıtan Ender yine dün iş başındaydı.

    Gerçekten helal olsun.

    Selim.

    YanıtlaSil
  14. Yiğit Gökçehan Koçoğlu8 Eylül 2009 11:11

    Tanjevic bugün doğruları yaptı. Hayatım boyunca Tanjevic'i eleştiremeyeceğim ender maçlardan bir tanesi bu. Eleştiremediğim maçlardan birisi de FB'nin başında Aris deplasmanı...

    Her neyse... Takım çok iyiydi, yürekli oynadı. Bu maçı aldık ve bir kaza olmazsa grubu 3/3 ile bitirip üst tura 2/2 galibiyet ile başlayacağız. Üst grupta da 1 galibiyet ile Ç.Final yaparız.

    Serbest atış yüzdemiz son 47 saniyeye kadar 21/22 idi. Son saniyelerde 23/26 oldu. Çok çok iyi attık serbest atış. M.Murathanoğlu'nun dediği gibi;

    "Kaçıracağımız ne kadar serbest atış varsa hepsini EFES WORLD CUP 8'de kaçırmış da gelmişiz"

    Tebrikler takımımıza. Bugün yeni bir gün, bugün de kazanacağız!

    YanıtlaSil
  15. Ne zamanki Oğuz u kullanmaya başlayıp pota altına top indirdik işte o noktadan sonra ibre bize döndü. 2. yarıda Sinan ve Ender le yakaladığımız 6 sayılık frkın verdiği güvenle Efes cup takinin tam tersi iyi pas alışverişi ile oynadık ender ve Kerem de içeri devrilen uzunları gayet iyi besledi. Takımda tek handikapın Semih olduğunu söyleyebilirim.

    Bugünkü maç basketbolda oyun kurucunun önemini gösterdi Kerem ve Ender oyun kurma bakımından amda istenilen şekilde oynadılar. Öte yandan Litvanya ise Saras ve Kaukenas çok orandı onlarsız özellikle maç sonunda savunmalar sertleşice setde çok sıkıştılar ve pota altına bir türlü topu idiremediler. Sürekli dışardan aynı seti oynayıp üçlük atmaya çalıştılar. eğerki Semih ve Barış Hersek yerine Kaya ve Ermal gibi sırtı dönük opsiyonları da iyi olan uzunlarımızda kadroda olsaydı maç farklı bitebilirdi tabi oyun disiplinine bağlı kalmak şartıyla.

    Bizde Kaya, Ermal ve Serkan 'ın olduğu onlarda da Saras ve diğer kadroda omayan yıldızlarının bulunduğu bir maçda uzun süreler akıllardan çıkmayan müthiş bir maç olurdu.

    Bu arada Ender Arslan Litvanya'nın belalısı olmuş durumda :)

    YanıtlaSil
  16. Ben umutsuzdum, hele Efes Cup'ı izledikten sonra ve Tanjevic'in "Kerem Gönlüm olmadığı için kaybettik" tadındaki açıklamasından sonra Litvanya da bizi yener diyordum. Hoca takımına açıkçası güvenmiyordu. Ama dün takım saha içinde insiyatif aldı eline. Her zaman Hocalar takımı sırtlayacak diye bir şey yok, zaman zaman oyuncular da hocalarını sırtlıyorlar.

    YanıtlaSil
  17. Şu maçtan sonra Bulgaristan'a kaybetmememiz gerekir. Kadronun beklentilerin de üstüne çıkabildiğini gördük. Hücum yönü olmasa da işi savunmada bitiren bir takım. Zaten savunma problemini çözünce hücum da bir şekilde geliyor zaten. Bu akşam Bulgaristan ile oynuyoruz. Bulgaristan'ın pota altı zayıf bu bizm için önemli bir artı. Dış oyunculara dünkü gibi bir baskı uygulayıp bu savunmamızı sürdürürsek bizi yenebileckelerine ihtimal vermiyorum. Bu gruptan 3te 3 yaparak çıkmak bir üst grup için de fazlasıyla önemli bir avantaj haline gelecek. Güzel başladık güzel devam edelim..

    YanıtlaSil
  18. Bu takımın ilk 5'i ender, sinan, hidayet, ersan, oğuz olmalı yanılıyor muym? gerçi bizim kadar bol rotasyon yapan takım azdır o yüzden ilk 5 ne kadar önemli bilemiyorum am amaçın final anlarında bu 5 sahada olmalı. Kerem malesef çok tecrübeli olmasına rapmen hiç insiyatif almıyor ama harika savunmacısır o ayrı.. Semih kötüydü ama en fazla bu kadar kötü oynayabilir.. maçın sıkıştığı anlarda maçı koparacak 3 lükler atacak harun-ibo tipi adamı umarım ilerde aramayız diyecem ama mutlaka arayacağız bu maçta herke sskora katkı verince gerek kalmadı son olarak Tanjeviç in bir huyu vardır maça iyi başlayan adama cexa keser bir daha oynatmazdı iyi bu maçta öyle bir saçmalık yapmadı!

    YanıtlaSil
  19. Kerem tamam dopingli ama Kaya ve Mehmet neden yok şu takımda?

    YanıtlaSil
  20. Analiz çok başarılı olmuş, ellerinize sağlık. FCN Blog günden güne iyiye gidiyor.

    Benim bir sorum var sizlere, cevap verirseniz sevinirim.

    Çapraz eşleşmedeki grubumuz Litvanya, Polonya, Sırbistan, Slovenya, İspanya olucak; eğer yanlış bilmiyorsam.

    Size göre şansımız nedir.

    Saygılarımla
    Erhan

    YanıtlaSil
  21. Erhan bey ;

    Çapraz eşleşmede ki grubumuz dediğiniz gibi Sırbistan,Slovenya ve İspanya. Dün bizim maç ile dönüşümlü olarak Sırbistan-İspanya maçını izleme fırsatım oldu. Dünya kupasından sonra açıkçası İspanya'yı bu kadar ezen bir takıma rastlamamıştım. İspanya'nın gücünden ise bahsetmek yersiz olur. Zira son Dünya Şampiyonunun toparlanacağını düşünüyorum. O açıdan ilk iki sırayı alacak bu takımdan eşleşmemiz bizim için en iyi ihtimal olacaktır. Bu açıdan 3'te 3 yapmamız çok kritik. Slovenya ilk maçında Büyük Britanya'ya karşı zorlanarak bir galibiyet aldı. Açıkçası zorlanmalarının sebebini Smodis'in yokluğuna bağlıyorum. Diri bir Smodis ile çok can yakabilir Slovenya.

    Toparladığımız vakit bizim için en iyi ihtimal Slovenya ile eşleşmemiz olacaktır. Bunun için işin ciddiyetini aynı şekilde devam ettirip grubu birinci sırada bitirmeliyiz.

    Sevgiler.

    YanıtlaSil
  22. FCN BLOG'ta basketbol okumak gerçekten keyifliymiş. Transfer döneminden sonra yine kendinize yakışanı yapıyorsunuz.

    Hepinizi tebrik ederim.

    Arca Yıldırım kardeşimizide tebrik ederim bu güzel analizi için.

    Benim sorum ve sorularım olacaktı;

    1) Turnuva boyunca bu yazılar devam edecek mi?

    2) 20 Eylül'e kadar Polonya'da kalırmıyız?

    3) Cemal pota altında kullanılamaz mı?

    Saygılarımla,
    Özgür.

    YanıtlaSil
  23. Özgür bey ;

    Teşekkür ederim değerli cümleleriniz için.

    Turnuva boyunca yazıların devam edeceğini belirtmekle beraber bu sene Galatasaray'ın maçlarını değerlendireceğim.

    İkinci sorunuza geldiğimizde ilk maçtan sonra hemen işin ucunu düşünmek şuan için yanlış olur. Adım adım gittiğimiz takdirde konsantrasyonumuzu daha iyi bir şekilde sergileyeceğimizi inanıyorum.

    Cemal hazırlık dönemi devam ederken yaşadığı sakatlık sonrası kadrodan çıkartıldı.

    Saygı ve sevgilerle.

    YanıtlaSil
  24. Bu kadar kısa sürede dikkate alıp cevapladığınız için teşekkür ederim.

    Özgür.

    YanıtlaSil
  25. Ender'in sadece bu maçlık böyle bir performansı olduğunu düşünüyorum, sizin Ender hakkında görüşleriniz nelerdir?

    Kemal

    YanıtlaSil
  26. Sizce Oğuz, Semih ve Ömer üçlüsü bu turnuvanın ağırlığını kaldıracak kapasitedeler mi?

    Kaya ve Kerem'i özellikle Kerem'i ararmıyız?

    Kişisel düşüncem bu turnuvada Kerem'in yokluğunu çekeceğimiz, Kerem'in dopingli olmasıyla Kaya kadroya dahil edilemez mi?

    Hakan

    YanıtlaSil
  27. Belki böyle iyi bir maçtan sonra edilecek laflar değil ama turnuva daha uzun...

    Sinan, Bekir formdayken, Ömer Onan ve Ersan varken hatta Oğuz bile şut atabilirken guardlarımızın aldığı süre çok fazla geliyor bana, arada Hido'yu 1 numaraya çekip Sinan, Ömer(Bekir), Ersan'la sahada olmamız pas trafiğini artırırken boyumuzu uzatmaya yarayabilir kısacası Hido'yu arada guard olarak kullanmamız hatta baskı anları dışında hep guard olarak kullanmamız daha iyi olabilir... Açıkcası ben Ender'in, oyun okuması ve nah çekerek attığı şutlara güvenemiyorum.

    YanıtlaSil
  28. Öyle görünüyor ki gruptan çıkacağız fakat ya sonrası? Evet iyi savunma yaptık bugün gerçekten ama hücumda ne yaptık? Her maç bu kadar yüzdeli faul ve üçlük bulamayacağız, peki o zaman ne olacak?

    YanıtlaSil
  29. Şut yüzdemiz herşeyi kolaylaştırdı. Diğer maçlarda bu şut yüzdesi tutturulamayınca da sakin kalıp oyundan kopmamayı becermeliyiz.
    Bu yüzden topu çember altına indirip rakibi zorlamayı hiç terketmemeliyiz.
    Güzel bir galibiyetti, uzun zamandır görmeyi özlediğimiz bir 12 dev adam izledik.

    YanıtlaSil
  30. dun aksam iyi oynadık tamam ama hemen havaya girdik gibi sanki.savunmada verdigimiz açıklarda vardı baya.ender her zaman dunku gibi gununde olmayabılır.yada herzaman serbest atıslarda bu yuzdeyı yakalayamayabılırız.bırde barıs hersek yerıne kaya veya huseyın besok olsa daha iyi olmazmıydı?

    YanıtlaSil
  31. mukemmel degil ama cok cok iyi oynadigimiz bir macti. macin bitmesine 2 dakikadan az bir sure kalmisken 10 sayi farkla ondeydik. buradan bu maci kaybedersek gercekten cok uzulurdum.

    macin ilk 3 ceyreginde diger uzunlarin faul problemlerinden oturu oguz savas muthis bir is cikartmisken, son periyotta bir semih erden faicasindan 5 faulle kurtulduk. neyse ki omer savunmada hem adamini cok iyi tutarak hem de ribaundu alarak cok iyi seyler yapti. ustune bir de hucum da katki sagladi mi yeme de yaninda yat oldu. keske en bastan faul problemine girmeseydi demekten kendimi alamiyorum.

    yalniz bu hakemleri hadim etmek gerekiyor ki cogalmasinlar. bu ne lan? son saniyelerde tekrar sazi ellerine aldilar.

    YanıtlaSil
  32. Kemal bey ;

    Ender'in performansını bir maça sığdırmanın oyuncuya haksızlık ettiğimizi düşündürüyor beni. Neticesinde performans olarak belli bir istikrar yakalamayasada Ender bu takımın önemli oyuncularındandır. Dün göstermiş olduğu performans hepimizi mutlu etti ve umut ederim ki üstüne koyarak devam edecektir.

    Hakan bey ;

    Son sorunuzdan başlayalım. Şuan için olağanüstü bir durum olmadıktan sonra kadronun değişmesi mümkün değil. Bu noktadan sonra kadromuz üzerinden yorumlara gitmeliyiz zira bu kadro ile Avrupa sahnesindeyiz.

    Pota altını düşündüğümüzde saydığınız isimlerin yanına Ersan'ı da ekleyebiliriz. Bu dört isime baktığımızzda Oğuz ve Ersan'ın savunma performansları dışında hücumda da sorumluluk alabilen oyuncular olduklarını biliyoruz. Ömer ve Semih ise özellikle işin savunma kısmında önemli rol oynuyorlar. Genele yaydığımızda hücum olarak orta seviyede savunma olarak ise iyi sayılabilecek bir uzun rotasyonuna sahibiz. Takımı sürükleyen isimlere baktığımızda kısa oyuncular göze çarptığından uzun rotasyonumuzun savunmayı iyi yapabildiği sürece yeterli olduğunun kanısındayım.

    thunderbird ;

    Maçları tek tek düşündüğümüzde ve oyun içerisinde ki artı ve eksilerimizi etüt etmeden sonrasını düşünmek yanlış olacaktır. Maç maç gidersek hem konsantrasyonumuzu daha rahat bir şekilde sahaya yansıtabiliriz hem de takımımız fizik ve ruhen daha az yıpranmış olur. Söylemiş olduğunuz kıstasla bir takımın maç kazandığında öne çıkan bazı faktörler. Bunlar olmadığında tabii ki de yenilgi kaçınılmaz olacaktır.

    Selçuk bey ;

    Havaya girip girmediğimizi yaklaşık 1 saat sonra ki maçta açıkça görebiliriz. Ancak maçı değerlendirecek olursak bu performansı hemen hemen hiç kimse beklemiyordu. Bu agresif savunma sonrası iyi yorumların gelmesi takdir edersiniz ki kaçınılmazdır.

    Yukarıda da söyledim. Şuan ki kadromuzu ele almalıyız. Evet Barış yerine diri bir Kaya çok daha yararlı olabilir veya olmayabilir. Ancak şuan ki kadromuz bellidir ve bizim mevcut kadroyla ilgili fikirler üretmemiz çok daha mantıklı olacaktır.

    Saygı ve sevgiler herkese.

    YanıtlaSil

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.
google.com, pub-1379219663774483, DIRECT, f08c47fec0942fa0