Geç oldu, epey güç oldu..

Hani büyüklerimizin bir sözü vardır. Bir olay olduğunda veya bir mevzuat gerçekleştiğinde "Geç olsun, güç olmasın" derler. Galatasaray Spor Kulübü'nün en yetkili ismi başkan Adnan Polat'ın bugün yaptığı basın toplantısı biraz geç oldu, hemde epey geç oldu. Peki güç oldu mu? Hemde nasıl.. Olaylı açılışın ardından yapılan sağlıksız yorumlarından ardından ve yaşanan olayların ardından Adnan Polat belkide son dönemlerde yaptığı en doğru konuşmayı yaptı. Tabii bu açıklamalarda da bir takım tezatlık bulunuyor. Kendi söyledikleriyle çelişiyor gibi göründü. Anlaşılan ya fikir değiştirmiş, yada söylediklerini unutmuş.

Ali Sami Yen Spor Kompleksi'nin açılışının ardından yaşanan olaylara, açılış töreninde Erdoğan Bayraktar'ın yaptığı konuşmalara, kendisinin yaptığı açıklamalara ve açılış sonrasında medyada söylenen sözlere değinen Adnan Polat'ın basın toplantısından önemli noktaları aşağıya sıralayalım. Taraftara, takıma sahip çıkışı biraz geç oldu, güç oldu. Hepimizin kalbi hala kırık.. Bu nedenle Adnan Polat ile barışmak biraz zor olacak. Ama kuşkusuz basın toplantısının en bomba olayı başkan yardımcısı Mehmet Helvacı'nın istifasını istemesi oldu. Tabii sadece Helvacı'nın değil, Vedat Eşkinat ve Doğan Yalçınkaya'yı da istifaya çağıran Adnan Polat bu kişileri de Galatasaray başkanını tehdit etmekle, şantaj yapmakla itham etti. İşte Adnan Polat'ın bugün düzenlediği basın toplantısını belli başlıklar altında size sunuyoruz.

SİYASET ve GALATASARAY
Çok partili bir sisteme ve hukukun üstünlüğüne inanan bir kişiyim. Kişilerin inancı, ırkı, dili, dini beni pek ilgilendirmez. Demokraside protestolar vardır. Ben Galatasaray'ı her zaman siyasetin dışında tutmaya çalıştım. Çünkü Galatasaray siyasetin üzerindedir. Galatasaray camiası değişik inançlarda, fikirlerde miyonlarca taraftara sahiptir. Siyasete alet edilemez. Kimse Galatasaray üzerinden siyaset yapmasın. Siyasetin çok daha üzerindedir.

ASLANTEPE TT ARENA
Başbakan bize stadyum ile alakalı her konuda yardımcı oldu. Hangi konuda bir tıkanıklık olsa, başbakanımız olaya müdahale etti. Bu stadın çalışmalarının takipçisi oldu. Bu işin bürokrat olarak bir diğer takipçisi de Erdoğan Bayraktar oldu. Ben kendisi ile 5 senelik süre içerisinde birlikte çalıştım. Stadın tüm devlet kurumları ile ilgili işlerini bizzat takip etmiştir. Erdoğan Bayraktar bu projeyi sahiplenmiş, bugünlere getirilmesini sağlamıştır.

15 OCAK 2011, AÇILIŞ
Normalde bu stadyumun açılış tarihi sizlerinde bildiği gibi 29 Ekim'di. Fakat inşaatı yürüten firma olan Var-yap ile görüştüğümüzde stadı ancak 20 Aralık'ta bize teslim edebileceklerini söylediler. Bizlerde açılışı 15 Ocak olarak ayarladık. 20 Aralık'ta stadyum bize teslim edilecek ve 15 Ocak'a kadar biz kendimizi hazırlayacaktık. Fakat 20 Aralık'ta stadyum bize teslim edilmedi. 15 Ocak'ta bile teslim edilmeedi. Biz 15 Ocak'a kadar Var-yap ile birlikte çalıştık. Tüm planımız 15 Ocak tarihine göre yapılmıştı. Stadyumu açarken hem camia içinden hemde camia dışından açılışı yapmamız adına bir takım baskılar yapıldı.

Ali Sami Yen Spor Kompleksi için 18 bin kombine sattık. Bunun yanı sıra kulüp üyelerimize eşleriyle birlikte gelmeleri üzerine 2 davetiye gönderdik. 18 bin kombinenin yanı sıra 17 bin davetiye gönderdik. Sadece bu iki hususta 35bin bilet dağıtıldı. Birde bunlara ek olarak bu stadyumda emeği geçen firmalara davetiye yolladık. Mesela TOKİ 600, Ulaşım AŞ 500 davetiye istedi. Var-yap Uzunlar ekibi ise işçiler için 1500 davetiye istedi. Yaklaşık 5 bin davetiye gönderdik bu şekilde.. Biliyorsunuz stadı da o gün tam kapasite açmadık. Galatasaray bayrağı, Ali Sami Yen Bey'in resmi, Metin Oktay'ın resmi vardı.

PROTESTOLAR
Açılış günü emniyet müdürlerinden birisi bana gelerek "Başkanım davetliler dışında 300 kişinin içeriye sızdığını öğrendik. Bu kişiler eylemci midir, terör örgütü müdür, provakatör müdür bilmiyoruz." dedi. Zaten onlarda bu bilgiyi aldıktan sonra bir hayli gergin, telaşlı bir durumda sağa sola koşturuyorlardı. Böyle bir günde böyle bir durumun olması sonrasında hepimiz gerildik. Ben bizzat stadın etrafında ve içinde bir kaç tur attım. Başbakan gelene kadar bunun sıkıntısını yaşadık.

Erdoğan Bayraktar konuşmasına başladıktan sonra taraftarlarımızdan ciddi tepkiler geldi. Dibinde oturmama rağmen ses sisteminin kötü olmasından dolayı ne dediğini tam olarak anlayamadım. Bayraktar'a konuşması sırasında tepki geldi. Bu olur, olabilir. Sonrasında kendisi bürokrat olduğu için her zaman çıkıp açıklama imkanı olmadığı için beni aradı. "Başkan sen benim nasıl Galatasaray'lı olduğumu biliyorsun. Ben o gün orada kulüp ne kadar zor durumdayken ne kadar muhteşem bir şey başardığınızı anlatmak istedim. Protestolar gelince de sesimi duyurmak için sesimi yükselttim. Onlar ıslıkladıkça, sesimi yükselttim. İlk kez bu kadar kalabalığa sesleniyorum. O gün yanlış kelimeler söyledim ve yanlış anlaşıldım. Hem senden hemde Galatasaray camiasından senin aracılığınla özür diliyorum." dedi.

OLAYLAR SONRASI AÇIKLAMALAR
Yaşanan olaylar sonrasında bir takım açıklamalar yapmak zorundaydık. Ekip olarak uzun bir süre uykusuzduk ve yine uykusuz bir biçimde Ali Sami Yen Spor Kompleksi'nde toplanarak bir toplantı gerçekleştirdik. Bu toplantı sonrasında stada giren o 300 kişi için bir söylemde bulundum. Fakat yanlış bir kelime kullandım. Bunu farkettikten sonra da resmi site aracılığıyla düzeltmesini yaptık. Keşke o gün yaptığımız açıklamayı yazılı olarak yapsaymışız. Söylerken "protestocu" gibi bir kelime kullanmışım. Yorgunluk ve gerginlik nedeniyle hata ettim. O açıklamayı yaparken ne kombine sahiplerini, ne davetlilerimizi nede taraftarlarımızı itham etmek istemedim. Fakat kullandığım bir kelime böyle anlaşıldı. Stada nasıl girdiği belli olmayan 300 kişi diye belirtmem gerekiyordu. Yanlış bir kelime kullandım, farkındayım.

YAŞANAN OLAYLAR
Provakatör kelimesinden yola çıkarak insanlar 5 gündür beni yargılıyor. Kimse bana Galatasaraylılığı öğretmeye kalkmasın. 21 yıldır yönetici olarak, 47 yıldır da taraftar olarak Galatasaray'ın içindeyim. Bu yapılanların hiç birisi gözümü korkutamaz. Yaptığım her işin arkasındayım. Hiç bir zaman taraftarımıza laf söyletmedim, söyletmemde. Galatasaray taraftarı şunu bilmelidir ki, ne Türkiye'de nede Avrupa'nın herhangi bir yerinde benden zarar görmemiştir, göremez. Emniyetin kendisine ait kameraları zaten bulunmakta ve her maç sonrasında alır, incelerler. Bu kayıtlar sadece Aslantepe'de değil, Sami Yen'de de oluyor. Herhangi bir olay olduğunda incelenmek için sahayı değil, tribünleri çekerler. Biz kimsenin adını emniyete vermedik. Biz kimseyi fişlemedik. Daha doğrusu biz herhangi bir isim listesi bile çıkartmadık. Biz ıslıkçı, protestocu avına çıkmadık. Galatasaray üyelerini ihbar etmişiz gibi bizi zan altında bırakıyorlar. Böyle birşey kesinlikle yok, olamaz. Fakat bunlar medyada yazıldı, çizildi.

Pazar günü oynanacak maça gitmemem için uyarılarda bulunuyorlar. Eğer birileri beni protesto edecekse, tepki gösterecekse bu kişiler Galatasaray taraftarları olmalıdır. Beni asacaksa Galatasaray taraftarı assın, başkaları asamaz.

HAKARETLERE CEVAP
Başbakan dışında AK Parti mensubu arkadaşların söylemleri de Galatasaray camiasını derinden üzmüştür. Unutulmasın ki, Galatasaray 25 milyonluk bir camiadır. Bir ülkenin nüfusu hatta fazlasıdır. Bu kadar insanın gönlünü kırmak çok kolaydır, kalbini kazanmak çok zordur. Galatasaray öyle itilip, kakılacak bir camia değildir, olmamıştır. Çok ama çok büyük camiadır.

İSTİFALAR
Bu kulübe şeffaflığı ben getirdim. Bundan önce Divan Kurulu'na sadece 3 sayfalık raporlar giderdi. Benim dönemimde 150 sayfalık raporlar gidiyor. Geçtiğimiz gün 2.başkanım gelip bana "Erken seçime gidelim." diye söylemde bulunuyor. Galatasaray başkanını kimse tehdit edemez, kimse şantaj yapamaz. Bunun adı düpedüz ihanettir. Bu nedenle Mehmet Helvacı, Vedat Eşkinat ve Doğan Yalçınkaya'yı herkesin huzurunda istifaya davet ediyorum. Unutulmasın ki; Galatasaray başkanı bir aslandır, kuzu değildir. Artık bu isimlerle hiç bir biçimde çalışmam. Mehmet Helvacı ile 5 yıldır kader ortaklığı yaptık fakat son olaylar sonrasında onunla çalışmayacağım. Gün içerisinde istifasını bana sunmasını bekliyorum.

ALİ SAMİ YEN VE ÖZHAN CANAYDIN
Rahmetli Ali Sami Yen Bey ve Özhan Canaydın hakkında insanlar prim yapıyor. Bırakında mezarlarında rahat uyusunlar. Özhan Abi hastayken seçim üzerinde prim yaptılar, bugün stad üzerinden birileri prim yapıyor. Bu stada en büyük emeği veren birisi varsa Özhan Canaydın'dır. Bunu biliyoruz ve stadyum bize tamamen geçtikten sonra gerekenleri yapacağız. Pazar günü Özhan Canaydın'ın büstü var. Açılışa gitmemem için telkinlerde bulunuyorlar. Eğer ben Galatasaray Spor Kulübü'nün başkanıysam o açılışa gideceğim. Kimse bana engel olamaz.