Weslej Sneijder resmen Galatasaray'da..

Spor Toto Süper Lig’de ilk yarıyı lider tamamlayan, Şampiyonlar Ligi’nde son 16 takım arasına kalan Galatasaray, ikinci yarı öncesinde kadrosuna son derece önemli bir takviye yaptı. Sezonun ikinci yarısında hem şampiyon ünvanını korumak, hem Avrupa’da eski günlerine dönmek adına mücadele edecek olan takımız dünyanın sayılı ortasaha oyuncuları arasında gösterilen 28 yaşındaki Hollandalı yıldız oyuncu Wesley Sneijder ile 3.5 yıllık sözleşme imzaladı. Italyan ekibi Inter’e oyuncunun bonservisi için 7.5 milyon euro ödeyecek olan kulübümüz, yıldız oyuncuya bonuslarla birlikte toplamda yıllık ücret olarak 4 milyon euro ödeyecek.

İLK YILINDA "EN İYİ GENÇ OYUNCU" ÖDÜLÜ

9 Haziran 1984, Utrecht doğumlu olan Wesley Benjamin Sneijder hiç kuşkusuz günümüz futbolunun en önemli oyuncuları arasında yer alıyor. Futbol hayatına 7 yaşında Ajax’ın denemelerine katılarak start veren Hollandalı yıldız oyuncu, altyapısından çıkan oyuncularıyla dikkat çeken ve dönemin en büyük takımlarından Ajax altyapısında futbol eğitimini aldı. Ajax gözlemcilerinin dikkatini çeken Wesley, o dönem Telstar forması giyen ağabeyi Jeffrey’i kendisine örnek alarak futbolcu olmaya karar verir. Çok küçük yaşta olmasına rağmen yaşıtlarına oranla üstün top tekniğiyle antrenörlerinin takdirini topladı. 1992 yılında girdiği Ajax akademisinden 2002 yılında mezun olan Sneijder, kariyerinin ilk profesyonel kontratına da bu sezon imza attı. 2002 yılında teknik direktör Koeman tarafından A takıma alınan genç ortasaha oyuncusu 22 Aralık 2002 tarihinde oynanılan Ajax – Excelsior karşılaşmasında da 18 kişilik maç kadrosunda kendisine yer buldu. Bu tarihten itibaren A takımla birlikte antremanlara çıkan ve zaman zaman maç kadrosunda kendisine yer bulan Sneijder’in kırmızı-beyazlı formayla sahaya çıkması için biraz daha beklemesi gerekiyordu. Takvim yaprakları 2 Şubat 2003’ü gösterdiğinde, Williem II deplasmanına konuk olan Ajax’ta yepyeni bir genç sahaya çıkıyordu. Altyapısından çıkarttığı gençleri Avrupa’ya sunmayı misyon edinen Hollanda temsilcisinin yeni yıldız adayı Wesley Sneijder oluyordu. Karşılaşmaya ilk 11’de başlayan Sneijder’in profesyonel kariyeri de böylece başlamış oldu. Ligin ikinci yarısından itibaren (18.hafta, Williem II deplasmanı) sezon sonuna kadar ilk 15 maçta forma şansı bulurken, ligin 27.haftasında NAC Breda deplasmanında 1 gol, 1 asist ile takımına galibiyeti getiren isim oluyordu. Aynı sezon takımıyla birlikte Şampiyonlar Ligi’nde de çeyrek final oynama başarısı gösteren Hollandalı ortasaha oyuncusu Milan karşısında çeyrek final rövanş maçında ilk onbirde sahaya çıkmış, fakat takımının 3-2’lik skorla elenmesine engel olamamıştı. Sneijder sezon sonunda kariyerinin ilk profesyonel yılının karşısına toplamda 25 maçta 6 gol, 2 asist yazdırmayı başarmıştı. Ajax altyapısından yetişen genç oyuncu Hollanda milli takımının aday kadrosuna da ismini yazdırmayı başardı.

Kariyerinin ilk profesyonel sezonunda bir çok takımın dikkatini çekmeyi başaran genç ortasaha oyuncusu Sneijder, ikinci yılında daha tecrübeli, daha olgun ve daha istekliydi. Milli takımında da forma şansı bulmaya başlayan Sneijder, Ajax forması altında harika bir sezon geçirdi. 2003/4 sezonunda istatistik hanesine 47 maçta 11 gol, 16 asist yazdırmayı başaran Hollandalı oyuncu, sezon sonunda Johan Cruyff adına verilen “En iyi genç oyuncu” ödülünün sahibi oluyordu. Hollanda milli takımı ile EURO 2004’te yarı final tecrübesi yaşayan Sneijder, takımıyla birlikte lig şampiyonluğuna uzanırken Avrupa’nın en büyük arenası olan Şampiyonlar Ligi’nde de sekiz maçta forma şansı bulmuştu. Wesley müthiş bir sezon geçirerek dikkatleri üzerine çekmeyi başarmış ve bu başarısının ardından kontratında da iyileştirmeye sahip olmuştu. Hollanda temsilcisi genç oyuncusu ile 5 yıllık sözleşme yenilemiş ve genç oyuncunun geleceğinin yanı sıra olası transfer tekliflerinde de elini güçlendirmişti. Sneijder her sezon üzerine koymaya devam etti. Bir yıl önceki istatistiklerini geliştiren ve istikrarlı futbolunu sezonun geneline yaymayı başaran Wesley Sneijder, 2004/5 sezonu sonunda kariyerinin altın çağını yaşamaya, yükselmeye devam ediyordu. 50 maçta forma şansı bulan ve 12 gol – 11 asist ile sezonu tamamlayan ortasaha oyuncusu, milli takımının da önemli oyuncuları arasında olmayı başardı. Şampiyonlar Ligi’nde yeniden boy gösterme şansı bulan genç oyuncu, takımının gruplardan elenmesine engel olamazken grupta oynanılan her maçta 90 dakika sahada kaldı.

AVRUPA'YI SALLAYAN HOLLANDALI

2005/6 sezonu her yıl üzerine koyarak devam eden Hollandalı oyuncu için pek iyi geçmedi. Ciddi bir sakatlık geçiren ve yaklaşık 2.5 ay takımdan ayrı kalan Sneijder, bu sakatlığına rağmen sezon sonunda Almanya’da düzenlenen Dünya Kupası’nda boy gösterme fırsatı yakaladı. Ligde 22 hafta düzenli olarak forma giyen Sneijder, 5 Şubat 2006 tarihinde oynanılan Feyenoord karşılaşmasında 60.dakikasında sakatlanarak yerini Saprong’a bıraktığında sakatlığının onu yaklaşık 2.5 ay sahalardan uzak bırakacağını tahmin edemezdi. Sakatlığı sebebiyle takımdan ayrı kalan Wesley Sneijder’in dönüş tarihi 12 Nisan 2006 olurken, yıldız oyuncu 70.dakikada alkışlar eşliğinde oyuna dahil olurken kalan 20 dakikada takımının dördüncü golünde golden önceki son pası veren isim olmuştu. Sneijder sezon sonunda milli takımıyla birlikte Dünya Kupası’nda da boy gösterirken, istatistiksel olarak sezonu 38 maçta 12 gol – 9 asist ile tamamlamış ve bunun yanı sıra 2.5 ay sahalardan uzak kalmıştı. Hollandalı yıldız oyuncu Almanya’da düzenlenen Dünya Kupası’nda milli takımıyla birlikte çeyrek finalde Portekiz’e elenmekten kurtulamamıştı. 2006/7 sezonu tecrübeli oyuncu için dönüm noktası olacaktı. Ajax forması altında müthiş bir performans sergileyen ve her sezon üzerine koymaya devam eden Sneijder, Hollanda’nın altını üstüne getirdi. Bir sezon önce yaşadığı sakatlığa nazire yaparcasına tüm kupalarda takımının başarısı için savaştı. Hollanda’da ulusal tüm kupalara ambargo koyan Sneijder, UEFA Kupası’nda takımının çeyrek finalde elenmesine engel olamazken sezon sonunda 50 maçta 23 gol – 15 asist gibi müthiş bir istatistiğe imza atmayı başardı. Wesley Sneijder’in bu müthiş performansı, dünyanın en büyük takımı Real Madrid’e transfer olmasını sağladı. İspanyol devi, sezon içerisinde Hollandayı kasıp kavuran hücuma yönelik ortasaha oyuncusunu 27 milyon euro transfer bedeliyle kadrosuna kattı.

Arjen Robben, Ruud Van Nistelrooy, Royson Drenthe ile birlikte İspanyol ekibinin dördüncü Hollandalı oyuncusu olan Wesley Sneijder, büyük umutlar ve beklentilerle birlikte transfer olduğu İspanyol ekibinde ilk yıl önemli süreler buldu. La Liga’da forma şansı bulduğu 30 maçta 9 gol, 7 asistlik performansı ile mücadele eden Hollandalı oyuncu, alışagelmişin dışında takım oyuncusu rolünde oynamaya başladı. Ajax döneminde takımın her şeyi olan Hollandalı yıldız, sezon sonunda milli takımıyla birlikte Avrupa Şampiyonası’nın yolunu tutarken, sezon sonunda istatistik hanesine 56 maçta 14 gol – 14 asist yazdırmayı başardı. Avrupa Şampiyonası’nda yarı finalde elenen Hollandanın en önemli parçalarından birisi olan Sneijder, bir sezon sonra Real Madrid formasıyla geçen sezona oranla daha az süre bulmaya başladı. 2008/9 sezonunda mor-beyazlı formayı giyen yıldız oyuncu La Liga’da 22 maçta forma şansı bulurken, sadece dört maçta 90 dakika süre bulabildi. Real Madrid’de beklentilerin altında kalan yıldız oyuncu yavaş yavaş rotasyon oyuncusu olmaya başlarken sezon sonunda hiç alışık olmadığımız bir şekilde 35 maçta 3 gol – 2 asist ile sezonu tamamladı. Bu durumdan hiç memnun olmayan Hollandalı oyuncu sezon sonunda takımdan ayrılmak istediğini belirtirken, İspanyol ekibi oyuncuyu satılık listesine koydu. İki sezon önce Avrupa’yı kasıp kavuran ofansif ortasaha oyuncusunun yeni durağı 15 milyon euro bonservis bedeliyle birlikte Inter oluyordu. Portekizli teknik adam Jose Mourinho’nun ısrarla istediği Hollandalı oyuncu artık İtalyan ekibinin başarısı için mücadele edecekti. Avrupa’yı kasıp kavurması ise fazla uzun sürmeyecekti.

2010: AVRUPA'NIN EN İYİ ORTASAHASI

2009-10 sezonuna Jose Mourinho’nun yönetiminde Inter forması altında başlayan Wesley Sneijder, geri dönüşünün sinyallerini vermeye başladı. İtalya’da sert futbola adapte olan yıldız oyuncu, kariyerinin altın çağlarını yaşadı desek fazla abartmış olmayız. Yaşadığı iki sakatlık nedeniyle takımından yaklaşık 2 ay ayrı kalan Hollandalı yıldız ortasaha oyuncusu ligde 12 maçta forma giyememesine rağmen sezon sonunda İtalya’da şampiyonluk yaşamasında büyük pay sahibi oldu. Inter’de lig şampiyonluğunun yanı sıra Şampiyonlar Ligi’nde de şampiyonluk sevinci yaşayan Wesley Sneijder, takımının en önemli oyuncusu olmayı başardı. Dünya Kupası’nda finalde İspanya’ya kaybeden Hollanda’nın en önemli oyuncusu olan ve turnuvanın gol kralı olmayı başaran Wesley Sneijder sezon sonunda istatistik hanesine 54 maçta 14 gol – 17 asist yazdırmayı başarmıştı. Sneijder’in kişisel koleksiyonuna Şampiyonlar Ligi kupası, Dünya Kupası ikincilik madalyası ve İtalya’da yaşanan yerel şampiyonluklar eklendi. Sneijder tüm bunların yanı sıra Dünya Kupası’nda en golcü oyuncu olurken, sezon sonunda gerçekleştirilen FIFA Ödülleri'nde otoriteler tarafından Avrupa’nın en iyi ortasaha oyuncusu olarak gösterildi. Jose Mourinho ile birlikte Avrupa’nın altını üstüne getiren Hollandalı oyuncu için Manchester United sezon sonunda 30 milyon euro önermiş fakat İtalyan ekibi bu teklifi kabul etmemişti. 2010-11 sezonunda da üzerine koymaya devam etti Hollandalı ofansif ortasaha oyuncusu. Ligde, kupada, Süper Kupa’da, Şampiyon Kulüpler Kupası’nda şampiyonluk madalyasını boynuna takarken Şampiyonlar Ligi’nde takımıyla yarı finalin kapısından döndü. Sneijder ve arkadaşlarını eleyen takım, bir ay sonra karşılaşacağımız Schalke 04 olmuştu. Sezon sonunda adının karşısına 49 maçta 11 gol – 15 asist yazdırmayı başaran Sneijder, sakatlığı sebebiyle ligde sadece 25 maçta forma giyebilmişti. İtalya’da futbolun oldukça sert oynanması ve Hollandalı oyuncunun takımının hücum opsiyonlarında ilk sırada olması sık sık rakip oyuncuların sert müdahalelerine maruz kalmasına neden oluyordu. Dünya Kulüpler Şampiyonası’nda yarı final maçının 4.dakikasında sakatlanan Sneijder, bu sakatlığı nedeniyle 2 aydan fazla bir süre forma giyememişti. Sneijder yaşadığı uzun süreli sakatlıklara rağmen alışagelmiş performansına ulaşmayı başarmıştı. 2011-12 sezonunda yani geçen sezon Inter’in kötü gidişinde takımla birlikte kötü bir performans sergileyen Hollandalı yıldız oyuncu, sakatlıklarının yanı sıra yönetim ve teknik heyetle yaşadığı sorunlar nedeniyle ortalamasının altında kalırken, Wesley Sneijder sezon sonunda hiçbir kupada başarılı olamayan Inter’de kötü bir yıl geçirdi. Sezon sonunda Hollanda milli takımıyla birlikte Euro 2012’de forma şansı bulan fakat grupta 0 çeken Portakalların kötü gidişine engel olamayan yıldız oyuncu sezon sonunda istatistik hanesine 37 maçta 6 gol – 8 asist gibi oldukça düşük bir katkı yazdırmıştı. 2012-13 sezonunda geride kalan ilk yarının ardından Inter formasıyla sadece 8 maçta forma şansı bulan Wesley Sneijder bu karşılaşmalarda 2 gol – 3 asist ile takımına katkı sağladı. Mali problemler yaşayan ve oyuncularından sözleşmelerinde indirime gitmesini isteyen Inter’de yıllık net 6 milyon euro alan yıldız oyuncu, sözleşmesinde indirime gitmeye yanaşmayınca İtalyan ekibinde teknik direktör Andrea Stramaccioni’nin de onayıyla birlikte kadro dışı kaldı. İtalya Seria A’da beşinci hafta karşılaşması sonrasında yönetimin kararıyla kadro dışı kalan Wesley Sneijder, devre arasında takımdan ayrılmak istediğini açıklamıştı.

WESLEY SNEIJDER: SNIPER

Dünyanın sayılı ortasaha oyuncuları arasında gösterilen Wesley Sneijder, üstün top tekniği, milimetrik pasları, üst düzey futbol zekası ve sert şutları ile biliniyor. Geçtiğimiz sezon sakatlıkların etkisiyle beraber alışagelmiş formunun dışında bir performans ortaya koyan Wesley Sneijder, orta alanda hemen hemen her bölgede oynayabiliyor. Ajax yıllarından kalma sol kanat performansı olan Sneijder, yıllar geçtikçe ortasahanın ortasına ve hücuma yönelik ofansif ortasaha oyuncusuna evrildi. Her iki ayağınıda oldukça etkili kullanabilen, mücadele gücü yüksek, top tekniği yüksek olan Wesley Sneijder’ın iki sezon önce Avrupa’nın en iyi ortasaha oyuncularından birisi olduğunu dile getirmekte fayda var. 2010 yılında müthiş bir sezon geçirdikten sonra Yılın Oyuncusu Ödülü’ne aday gösterilen Sneijder’ın geçen sezon geçirdiği kötü sezonun arkasında Inter’in takım olarak kötü olmasını da etkisi var. Kariyerini daima top-class kulüplerde sürdüren Hollandalı ortasaha oyuncusunun duran toplarda da oldukça etkili. İstikrarlı, disiplinli, mücadele gücü yüksek ve futbol zekası çok yüksek olan Hollandalı oyuncunun lakabı “Sniper” olarak biliniyor. Attığı paslar ve çalımlarla rakip savunma oyuncularını rahatlıkla oyundan düşüren Hollandalı yıldız oyuncunun ayağının dışıyla gönderdiği paslar rakip savunmanın dengesini bozabiliyor. Aslında fazla tanıtmaya gerek yok, sonuç itibariyle Wesley Sneijder’den bahsediyoruz.

Wesley Sneijder’a hoşgeldin diyor ve Galatasaray forması altında üstün başarılar diliyoruz!