STSL | Başlarken bitirmek...

Hafta içi aldığı tarihi galibiyetin moraliyle Kayseri’ye gelen Galatasaray beklediğinden daha rahat bir galibiyet alarak zor bir deplasmanı 3 puanla kapatmış oldu. Maça çok baskılı ve etkili başlayan takımın daha 3. dakikada Sneijder’in golüyle öne geçmesi önemli bir galibiyet sinyali olurken 23’te Burak ile ikiyi yakalaması işi erkenden bitirdi. Bobo’nun gördüğü anlamsız kırmızı kart ve Galatasaray’ın muhteşem bir organizasyonun neticesinde yine Burak'ın attığı 3. gol ikinci devreyi formalite haline getirerek taraftarı erkenden rahatlattı.

Schalke karşısında alınan galibiyet ve 12 yıl sonra gelen ŞL Çeyrek Finali tüm Galatasaraylılar için muhteşem bir zaferdi, hafta boyunca mutluluğu yaşandı ve kutlandı. Ancak hafta sonu yaklaştıkça yedi haftadır mağlubiyet yüzü görmemiş, ligin ikinci yarısının en çarpıcı performanslarından birine imza atan Kayseri deplasmanı akıllara gelmeye başladı. Açıkçası bu sene deplasmanlarda iyi bir performans çizen Galatasaray’ın bu deplasmanda da kazanmaması için bir sebep yoktu ancak çok efor sarfedilen bir maçtan çıkılmış olması, konsantrasyon sağlamanın zorluğu ve Kayseri’nin çarpıcı performansı düşündürüyordu herkesi. Maçın başlamasıyla bu endişeler yerini rahat izlenen bir maça bıraktı.

İlk dakikayla birlikte maça inanılmaz bir baskıyla başladı Galatasaray. Nitekim daha üçüncü dakikada güzel hazırlanan bir pozisyonun neticesinde tekniğini kullanan Sneijder ilk golü atarak herkese mesajı verdi, Galatasaray işi erkenden bitirmeye kararlıydı. Onuncu dakikaya kadar süren müthiş baskının ardından yavaş yavaş toparlanan Kayseri önemli ataklar yaptı ancak henüz baskı kurmuşken güzel bir Sneijder – Drogba işbirliğinin ardından Burak Yılmaz bitiriciliğini konuşturdu ve maç 2-0’a geldi, Cim Bom’un tam istediği olmuştu. Bu moral bozukluğunun üzerine Bobo’nun  33’te oyun alanının dışında Eboue’ye attığı anlamsız tekmenin neticesinde gördüğü kırmızı kart Kayseri’nin süngüsünü tamamen düşürdü. Nitekim sazı eline alan Galatasaray’ın muhteşem paslaşmalarının neticesinde ceza sahasında getirdiği topta en son ikiye bir ile Melo’dan topu alan Burak Yılmaz skoru 3’ledi ve işi bitirdi.

İkinci yarı Galatasaray’ın cömertçe harcadığı gollük pozisyonlarla ve açıkçası bitse de gitsek havasında geçti. Son dakikada artık konsantrasyonların düştüğü bir anda Kayseri’nin bulduğu gol Galatasaray’ın bir maçı daha gol yemeden tamamlayamamasından başka bir işe yaramadı. Bu maçta yine ayrı bir parantezi hak eden Burak Yılmaz'ı unutmayalım, gayretini ve gollerini ayakta alkışlamaktan başka yapacak bir şey yok. Çok çalışmanın ve başarıya olan inancı kaybetmemenin hayatta insanı nerelere getirebileceğinin canlı örneğidir Burak.

Galatasaray bundan sonrası için çok önemli bir fikstür avantajına da sahipken bu kadar zorlu bir deplasmandan çıkardığı rahat üç puanla ligde moral buldu, rakiplerine “kontrol bende” mesajı verdi. Kendi sahasında oynayacağı iki üst üste maçtan alınacak 6 puan işi çok kolaylaştıracak. Bütün mesele konsantrasyonu sağlamakta ve maç seçmemekte. Çünkü görüyoruz ki bu sezon “istediği” tüm maçları, özellikle önemli rakiplerine karşı oynadığı tüm maçları kazandı takım. Kaybedilen gereksiz puanların sebebi maç seçmek ve fazla rahatlıktan kaynaklanıyor. Sanırım bundan sonra daha fazla gereksiz puan kaybetmeye tahammülü olmadığını anlayan takımımız bizleri çok üzmeyecek, hak edilen şampiyonluk çok sıkışmadan gelecek…