Kontenjan..
Devre arası transferinde kadroya yapılacak olan takviyelerin yanı sıra takımdan hangi yabancı oyuncu ve oyuncuların gönderileceği de büyük bir merak konusu olarak akıllarda yer alıyordu. Alex Telles ve Izet Hajrovic'in bonservisleriyle birlikte transfer edilmelerine karşın, yabancı kontenjanında herhangi bir boşluk bulunamaması ve TFF'nin zorluk çıkartan politikası nedeniyle yeni transferlerini kadroya dahil edemeyen Galatasaray'da transfer döneminin bitimine bir hafta kala müthiş bir hareketlilik başladı. Ziraat Türkiye Kupası'nda oynanılan Tokatspor karşılaşmasında sakatlanarak sezonu kapatan Bruma'nın yanı sıra, kadroda düşünülmeyen Nordin Amrabat, Dany Nounkeu ve Albert Riera'yı bir türlü takımdan gönderemeyen ve bu nedenle de kontenjan sıkıntısı yaşayan takımımız dört oyuncu hakkında son noktayı koydu ve yabancı kontenjanını bir anda boşaltmış oldu. Son bir haftadır yaşananlar ise, transferde belli bir plan ve programın uygulamaya konulmadığının göstergesi oldu.
Geçtiğimiz sezon 8.6 milyon euro bonservis bedeli ile Kayserispor'dan transfer edilen Nordin Amrabat, bu sezon teknik direktör Roberto Mancini tarafından pek fazla forma şansı bulamazken, 26 yaşındaki hücum oyuncusu için İtalyan teknik adam "Kendisine oynayabileceği bir takım bulmalı ve bir an önce yabancı oyuncu sorununu çözmeliyiz." yorumunu yapmıştı. Amrabat'ı kadroda düşünmeyen ve ligin ilk yarısının büyük bölümünde Faslı oyuncuyu tribüne yollayan Mancini'nin tüm planları Bruma'nın sezonu kapatmasıyla alt-üst olurken, Amrabat devre arası kampında takımda kalmak istediğini belirtse de, gösterdiği performans bunu kanıtlar nitelikte değildi. İlk olarak ligimiz ekiplerinden Antalyaspor ile görüşen ve kırmızı-beyazlı ekibin teklifini kabul etmeyen Amrabat, kontenjan konusunda yaşanan sıkıntı nedeniyle Mancini ile yaptığı görüşmede bir kez daha takımda kalmak istediğini söylese de pek başarılı olamadı. Hollanda ekibi NAC Breda'nın yanı sıra Twente'nin de teklifini kabul etmeyen Amrabat dün akşam itibariyle İspanyol kulübü Malaga'nın yarım sezon kiralama teklifini kabul etti ve La Liga'nın yolunu tuttu. Fas asıllı oyuncu için herhangi bir kiralama bedeli alınmazken, Amrabat'ın sözleşmesine de 5 milyon euroluk satın alma opsiyonu konulması gündemde yer alıyordu. Herhangi bir opsiyon konuldu mu, bilinmez ancak Amrabat'ın yaptığı açıklamalar opsiyon olmadığı yönünde. Sezon sonunda da olası bir Amrabat sorunsalı bizi bekliyor gibi görünüyor.
Sezon başında savunmaya Aurelien Chedjou'nun transfer edilmesiyle birlikte tribüne gönderilmesi beklenen ve mevcut yabancı kontenjanı nedeniyle takımda 4. stoper konumuna düşen Dany Nounkeu, devre arası kampı öncesinde teknik direktör Roberto Mancini tarafından takımda düşülmediği gerekçesiyle kiralama formülüyle ligimizdeki bir çok takıma teklif edilmişti. KDÇ Karabükspor ile büyük ölçüde anlaşan ve hatta imza aşamasına gelen Kamerunlu deneyimli stoper, son anda transferden vazgeçince bu anlaşma tamamlanamamıştı. Yabancı kontenjanının sorun olduğu dönemde, Amrabat ve Riera ile birlikte takımdan ayrılmasına kesin gözüyle bakılan Dany'nin bugüne kadar takımdan ayrılmaması teknik direktör Roberto Mancini'yi de sinirlendirmiş olsa gerek, İtalyan teknik adam hafta sonu oynanılan Gaziantepspor karşılaşması sonrası Dany ve Amrabat'ı hedef alan açıklamalarda bulundu. Bir süredir kendisine, sezon sonunda Dünya Kupası'nda oynayabilecek düzeyde futbol oynayabileceği bir takım arayan Dany Nounkeu'nun sezon sonuna kadar Gaziantepspor'da kiralık olarak forma giymesine kesin gözüyle bakılıyor. Beşiktaş'ın da gündemine gelen fakat sonrasında siyah-beyazlı ekibin futbol komitesinin saçma sapan tavırları nedeniyle bu transfer görüşmeleri başlamadan biten Dany'nin, eski takımına dönmesi hem onun hemde Galatasaray adına yararlı olacaktır. Bildiği ve tanıdığı şehir olmasının yanı sıra, Gaziantepspor'un da savunmada ona ihtiyacı olduğunu düşünürsek her hafta ilk onbirde çıkabilmesi söz konusu görünüyor. Her ne kadar savunmadaki performansını tartışılır bulsak bile, Dany yaşadıkları ile aileden birisi gibi hissettiriyor. Sezon sonunda takıma dönmesi muhtemel ama 3 milyon euro bonservis ödendiği varsayılırsa, geçen sene özellikle kritik maçlarda ortaya koyduğu müthiş savunma performansı bile amorti etmiş oluyor.
Transfer edildiği sezon, iki sezon önce, gösterdiği performans ile eleştiri oklarının hedefi olan İspanyol oyuncumuz Albert Riera, geçtiğimiz sezon en zor dönemde savunmanın solunda muhteşem bir performans sergileyerek taraflı-tarafsız herkesin takdirini kazanmıştı. Her maç üzerine koyarak oynayan tecrübeli oyuncu, sezon sonunda mevcut yabancı kontenjanında tribüne çıkacağını bile bile kadroda kalmayı tercih etmişti. Roberto Mancini'nin pek fazla şans tanımadığı ve sezon sonunda sözleşmesi bitecek olan Riera'nın sözleşmesinde yer alan 15 maçlık madde sonrasında takımda kalması, özellikle Telles transferinin ardından mevcut yüksek yıllık maaşı nedeniyle biraz absürd olurdu. Bu kapsamda uzun süredir takımdan ayrılmasına ilişkin görüşmeler yapılan Riera, kendisine gelen bazı teklifleri kabul etmezken 700bin dolar karşılığında sözleşmesinin feshine olumlu yaklaştı ve 2.5 yıllık Galatasaray kariyerine son noktayı koymuş oldu. İspanyol ekiplerinin yanı sıra İngiliz ekiplerinden de bazı teklifler alan 32 yaşındaki oyuncunun yolu nereye düşer bilinmez, ancak son haftalarda yaptığı hareketlerin pek hoş olmadığını ve tabiri caizse "arandığını" söylemek mümkün. Geçtiğimiz sezon kırk yıllık sol bek misali, taş gibi performans gösteren Albert Riera hiç kuşkusuz o performansıyla ve ilk sezonunda Melo ile ettiği kavgayla hatırlanacak.
Son olarak, Bruma konusu. Tokatspor ile oynanılan Türkiye Kupası maçında sağ diz çapraz bağlarını kopartan ve 19 yaşında Dünya Kupası oynama şansına çok yakınken sezonu kapatması nedeniyle bu fırsatı da kaçıran genç oyuncunun yabancı kontenjanı nedeniyle takımdan ayrılma süreci bir çok tartışmayı da beraberinde getiriyor. Avrupa'nın en ahlaklı, en şerefli ve etik değerlerinin birer birer uygulandığı Süper Lig'de, sakatlığı sebebiyle sezonu kapatan ve kontenjanı açması için "sözleşmesinin feshedilmesi gereken" Bruma'nın sezon sonuna kadar Gaziantepspor'a ücretsiz olarak kiralanması bir çok tartışmayı da beraberinde getiriyor. Ne kadar etik, ne kadar değil bilinmez ama TFF'nin sezon başında tüm takımlara tanımış olduğu 10 yabancı oyuncu kontenjanını kullanmayan takımların, tıpkı Galatasaray gibi kontenjan problemi çeken takımlara belli bir bedel (misal, Yiğit Gökoğlan ücretsiz olarak kiralanacak veya bonservisiyle Gaziantepspor'a gönderilecek) ödenmesi aslında son derece yasal ve herhangi bir hukuki sorun teşkil etmemekte. Herşeyden evvel bir oyuncu sakatlandı diye onun sözleşmesini feshedemezsiniz. Oyuncu babanızın hayrına değil, takımınız adına bir eylem gerçekleştirirken sakatlanıyor sonuçta. Bruma'nın sezon sonuna kadar başka bir takıma kiralanarak, yabancı kontenjanı açılması elbette birilerini rahatsız edecektir. Ancak burada esas nokta, doğru bir yapılanma olmaması olarak göze çarpıyor. Bugün için kısa vadede bir takım çözümler üretildi ama sezon sonunda daha büyük sıkıntılar Roberto Mancini ve ekibini, haliyle Ünal Aysal ve yönetimini bekliyor. Yabancı sınırının daha da düşecek olması, mevcut kuralın değişmesine TFB* tarafından sıcak bakılmaması gelecek sezon bize neleri gösterecek, hep birlikte göreceğiz. Bu arada belirtmeden geçmek olmaz. Geçen haftaya kadar 2 yabancı oyuncusunu kadroya dahi ekleyemeyen Galatasaray, bugün itibariyle kadrosuna 2 yabancı oyuncuyu daha ekleyebilecek kontenjana sahip. İnsanın aklına şu soru geliyor; Gaziantep deplasmanı sonrası Roberto Mancini'nin restinden önce bazı şeyler halledilemiyor muydu?
Transfer edildiği sezon, iki sezon önce, gösterdiği performans ile eleştiri oklarının hedefi olan İspanyol oyuncumuz Albert Riera, geçtiğimiz sezon en zor dönemde savunmanın solunda muhteşem bir performans sergileyerek taraflı-tarafsız herkesin takdirini kazanmıştı. Her maç üzerine koyarak oynayan tecrübeli oyuncu, sezon sonunda mevcut yabancı kontenjanında tribüne çıkacağını bile bile kadroda kalmayı tercih etmişti. Roberto Mancini'nin pek fazla şans tanımadığı ve sezon sonunda sözleşmesi bitecek olan Riera'nın sözleşmesinde yer alan 15 maçlık madde sonrasında takımda kalması, özellikle Telles transferinin ardından mevcut yüksek yıllık maaşı nedeniyle biraz absürd olurdu. Bu kapsamda uzun süredir takımdan ayrılmasına ilişkin görüşmeler yapılan Riera, kendisine gelen bazı teklifleri kabul etmezken 700bin dolar karşılığında sözleşmesinin feshine olumlu yaklaştı ve 2.5 yıllık Galatasaray kariyerine son noktayı koymuş oldu. İspanyol ekiplerinin yanı sıra İngiliz ekiplerinden de bazı teklifler alan 32 yaşındaki oyuncunun yolu nereye düşer bilinmez, ancak son haftalarda yaptığı hareketlerin pek hoş olmadığını ve tabiri caizse "arandığını" söylemek mümkün. Geçtiğimiz sezon kırk yıllık sol bek misali, taş gibi performans gösteren Albert Riera hiç kuşkusuz o performansıyla ve ilk sezonunda Melo ile ettiği kavgayla hatırlanacak.
Son olarak, Bruma konusu. Tokatspor ile oynanılan Türkiye Kupası maçında sağ diz çapraz bağlarını kopartan ve 19 yaşında Dünya Kupası oynama şansına çok yakınken sezonu kapatması nedeniyle bu fırsatı da kaçıran genç oyuncunun yabancı kontenjanı nedeniyle takımdan ayrılma süreci bir çok tartışmayı da beraberinde getiriyor. Avrupa'nın en ahlaklı, en şerefli ve etik değerlerinin birer birer uygulandığı Süper Lig'de, sakatlığı sebebiyle sezonu kapatan ve kontenjanı açması için "sözleşmesinin feshedilmesi gereken" Bruma'nın sezon sonuna kadar Gaziantepspor'a ücretsiz olarak kiralanması bir çok tartışmayı da beraberinde getiriyor. Ne kadar etik, ne kadar değil bilinmez ama TFF'nin sezon başında tüm takımlara tanımış olduğu 10 yabancı oyuncu kontenjanını kullanmayan takımların, tıpkı Galatasaray gibi kontenjan problemi çeken takımlara belli bir bedel (misal, Yiğit Gökoğlan ücretsiz olarak kiralanacak veya bonservisiyle Gaziantepspor'a gönderilecek) ödenmesi aslında son derece yasal ve herhangi bir hukuki sorun teşkil etmemekte. Herşeyden evvel bir oyuncu sakatlandı diye onun sözleşmesini feshedemezsiniz. Oyuncu babanızın hayrına değil, takımınız adına bir eylem gerçekleştirirken sakatlanıyor sonuçta. Bruma'nın sezon sonuna kadar başka bir takıma kiralanarak, yabancı kontenjanı açılması elbette birilerini rahatsız edecektir. Ancak burada esas nokta, doğru bir yapılanma olmaması olarak göze çarpıyor. Bugün için kısa vadede bir takım çözümler üretildi ama sezon sonunda daha büyük sıkıntılar Roberto Mancini ve ekibini, haliyle Ünal Aysal ve yönetimini bekliyor. Yabancı sınırının daha da düşecek olması, mevcut kuralın değişmesine TFB* tarafından sıcak bakılmaması gelecek sezon bize neleri gösterecek, hep birlikte göreceğiz. Bu arada belirtmeden geçmek olmaz. Geçen haftaya kadar 2 yabancı oyuncusunu kadroya dahi ekleyemeyen Galatasaray, bugün itibariyle kadrosuna 2 yabancı oyuncuyu daha ekleyebilecek kontenjana sahip. İnsanın aklına şu soru geliyor; Gaziantep deplasmanı sonrası Roberto Mancini'nin restinden önce bazı şeyler halledilemiyor muydu?
Avrupa birliği vatandaşı olan oyuncularla ilgili durum önümüzdeki yıl sonuçlanır gelecek yıl yabancı konusunda sorun yaşanacağını zannetmiyorum... Ünal Başkan bu sefer çözer o surunu.
YanıtlaSil