BBL | Seriye bağladık..

Euroleague play-off'larından dönüşte sıkışık bir programda ligde normal sezon maçlarını tamamlamaya çalışan Galatasaray Liv Hospital, 4. maçında karşılaştığı Uşak Sportif'i de yenerek serisini sürdürmüş oldu. Çekişmeli ve zorlu geçen bir mücadelenin ardından 73-70'lik bir galibiyet alan takımımız böylece normal sezon 4.lüğünü de cebine koyarak play-off ilk turunda saha avantajını ele geçirdi. Manuchar Markoishvili attığı 17 sayıyla birlikte bu maçın en skorer ismi oldu.

Arroyo - Sinan - Markoishvili - Erceg - Furkan beşiyle çıktığımız mücadeleye oldukça etkili bir başlangıç yaptık. Savunmanın Uşak'a kolay sayı atma şansı tanımamasının yanında hücumda da özellikle çabuk gelerek bulduğumuz sayılarla ilk 5 dakikayı 17-9 önde geçtik. Sonrasında ise özellikle bulduğumuz dış atışların girmemesinden ötürü elimizdeki momentumun karşılığını skor olarak almakta zorlandık. Buna karşılık Uşak dış atışları da isabetli sokunca bir seri yakaladılar ve skor 19-19'da eşitlendi. Devamında ise faul çizgisine gelip 4/4 atarak bu bölümü 23-19 önde geçtik. İkinci çeyrek bizim adımıza maçın en kötü bölümü oldu. Rotasyon elemanlarının oyuna dahil olmasıyla beraber özellikle hücum etmekte çok zorlandık. İlk çeyrekte akışkanlık konusunda sorun olmasa da şutları sokma konusunda sorun yaşamıştık ancak ikinci periyotta akışkanlığı da kaybettik ve toplamda sadece 8 sayı üretebildik. Buna karşılık Uşak oyun içi konsantrasyonunu korudu ve önemli şutları sokmaya devam etti. Ayrıca kötü hücumlarımız sonrasında çabuk gelip kolay sayılar da buldular ve devreye 8 sayı farkla 31-39 önde girdiler. Devre arasından dönüş ise çok farklı oldu. Maça başladığı 5'le oyuna giren takımımız farkı çok kısa sürede farkı eritip öne geçerken, üstüne farkı da kendi lehine açmaya başladı. İkinci çeyreğin tamamen zıttı bir biçimde oyunu net biçimde domine ettik. Özellikle Markoishvili hücumda sayıların önemli bir kısımını atarken 8-20'lik ikinci çeyreğin üstüne, bu periyotta ortaya çıkan sonuç 28-11 oldu. Buna karşılık son periyot bizim açımızdan pek iyi geçmedi. İlk birkaç dakika yine kontrolümüzde gitti ancak maçın sonlarına doğru yavaş yavaş yaklaşırken Uşak'ın bulduğu kritik birkaç dış isabet onları yeniden maça döndürdü. Bu dakikalarda hücumda yine tıkanıklık yaşamaya başladık ve basit hatalar yaptık. Sonrasında Uşak maça ortak olmaya çalıştı ancak maç sonunda taktik faullerde hata yapmadık ve bununla birlikte çok ekstrem durumlar da ortaya çıkmayınca 73-70'lik skorla maçtan galibiyetle ayrıldık.

Son maçlarda hep konuştuğumuz üzere rotasyondaki elemanları kazanma çabası var ve bu çabalar karşılığında bazı olumlu geri dönüşler de olmuyor değil. Cenk birkaç maçtır biraz daha kendini göstermeye başladı, Ersin'in daha iyiye gittiğini görüyoruz veya Bonsu da zaman zaman o atletizminden gelen avantajları kullanıyor. Ancak henüz hiçbirinin tam olarak hazır olduklarını söyleyemeyiz. Öte taraftan Ataman kenardan gelen oyuncuları genellikle aynı anda oynatarak kullanıyor ve bu rotasyon 5'inin sahada olduğu dakikalarda çoğunlukla -'de oluyoruz. Tabi ilk 5'te başlayan ve formda diyebileceğimiz isimler sahadayken önemli farklar yakalayabiliyoruz ama onların da maç boyunca aynı konsantrasyonu sürdürmekte zorlandığını da gözlemlemek mümkün. Bunu özellikle Arroyo'da görüyoruz. Maçlara iyi başlayıp sonrasında düşmeler yaşıyor ki play-off'lar öncesi bunu bir tür aktif dinlenme olarak yorumlamak mümkün olabilir. Diğer oyuncular ise bu konuda biraz daha iyiler, ama Euroelague konsantrasyonuyla oynadıklarını söyleyemeyiz ki bu da anlaşılabilir bir durum aslında. Play-off geldiğinde onlar da kendilerini buna hazırlayacaktır. Bu maç özelinde Markoishvili'nin 17, Erceg'in 14 sayısının hücumda skor yükünü esas olarak taşıdığını söylemek mümkün. Onlar haricinde çift hanelere çıkan 3. bir isim daha olmazken skor homojen diyebileceğimiz biçimde dağıldı. Arroyo 1/8 üçlük attığı maçı 7 sayı - 7 asistle tamamladı. Yayın gerisinden takım olarak ise 5/26 gibi kötü bir oran yakaladık, Uşak Sportif ise burada 8/22'yle normal standartlara daha yakın bir yüzdeyle oynadı.

Takımın üstündeki mental yorgunluğu da rotasyonun henüz istenen derinlikte olmadığını da net olarak görmek mümkün. Ama buna rağmen kazanma karakterini ortaya koyabiliyoruz ve Euroleague dönüşü 4 maçımızı da galip bitirdik. Belki hiçbiri çok üst düzey sayılacak maçlar değildi ama her birinde az biraz hedefi olan takımlarla oynadık ve bu galibiyetlerin ardından ligde 4. sırayı da cebe koyduk. Buna göre play-off'ların ilk turunda saha avantajı bizde; rakibimiz ise Beşiktaş veya Karşıyaka olacak. Son hafta maçlarından sonra bu ortaya çıkacak, ama oradan Beşiktaş'ın gelmesi biraz daha olası bir ihtimal şimdilik.. Biz ise son maçımızda ligden düşmesi kesinleşen Mersin BŞB'e konuk olacağız. Bu maç da şüphesiz bizim için önemli bir hazırlık olacaktır, sonrasında ise yavaş yavaş play-off'a doğru adımlarımızı atacağız..