İntihar

Liglere verilen milli aranın ardından Süper Lig'in 10.haftasında ezeli rakibi Trabzonspor'u evinde ağırlayan Galatasaray, sahadan 3-0 gibi farklı bir skorla mağlup ayrılırken karşılaşmada ortaya konulan futbol teknik direktör Cesaré Prandelli hakkındaki eleştirilerinin dozunun bir kat daha artmasına sebep oldu. Sezon başından beri farklı kadrolarla sahaya çıkmayı alışkanlık haline getiren İtalyan teknik adam, hiç bir şekilde açıklanamaz bir nedenden ötürü Wesley Sneijder'i yeniden yedek bıraktı ve tek yön gidiş biletinin rezervasyonunu yaptırmış oldu. Trabzonspor karşısında çıkan onbirin tek bir açıklaması vardı: İntihar!

Kasımpaşaspor karşısında Sneijder'ı tamamen "teknik bir karardan ötürü" yedek bıraktığında maç öncesinde sonuçtan bağımsız olarak bir yazı kaleme almıştık. Trabzonspor gibi zorlu bir rakibe karşı, tek forvet ile sahaya çıkıyor ve 5 ortasahayı kadroya yazıyorsan eğer sakatlığı veya herhangi bir problemi yoksa Wesley Sneijder'in adı ilk olarak tahtaya yazılır. Ülkemizde uygulanan yabancı oyuncu kontenjanı problemine en şiddetli tepkiyi gösterip, 3 yabancıyla sahaya çıkıyor ve takımın en büyük silahını yedek soyunduruyorsan bunun arkasında başka nedenler aranır. Prandelli aslında hakedene hak ettiği şansı veren, istediğini sahaya yansıtmayanı veya onun etik kurallarına uymayanı da kadroya almayan bir isim olarak tanınıyor. Ancak geride kalan 3-4 aylık dönemde Galatasaray'da yaptıklarını bir kenara not alırsak, kendisine ihanet ediyor.

Trabzonspor'un genç kalecisi Fatih, düne kadar kalesine gelen 13 isabetli şutun 6'sında topu filelerden almıştı. Yani, kaleye atılan her isabetli şutun gol olma ihtimali %50 olarak yorumlanabilir. Elbette bu rakam doğrultusunda, kaleye 10 tane şut atsak 5 gol mü atacaktık diye düşünecek halimiz yok. Ancak takımın en iyi duran top kullanan, uzaktan en iyi şut atan isminin yedek bırakılması aslında rakibi de iyi analiz etmediğimizin bir göstergesi olarak karşımızda duruyor. Daha önce de söyledik, Galatasaray tek bir oyuncuya bağlı kalacak bir takım değil ancak maddi problemler yaşarken ve kadrosuna ciddi anlamda bir takviye yapamayacakken elindeki oyuncuları kaybetmenin veya köreltmeninin de anlamı yok. Alex Telles, Bruma gibi oyunculara yatırılan 20 milyon euro'nun bugünkü karşılığı koca bir sıfır. Sezon başında "ısrarla" istenilen Goran Pandev'in de.. Galatasaray'ın savunma dörtlüsünü oluşturması gereken 2 oyuncu, Semih ve Tarık'ın da herhangi bir sebeple rotasyona girmesi ve yedek bırakılmasının açıklaması yok. Galatasaray her maçı kazanacak diye bir kural elbette yok, kazanır veya kaybedersiniz. Ancak mühim olan oyuncuları, taraftarın gözünde güven ve krediyi kaybetmemek. Prandelli artık kaybeden tarafta yer alıyor ve bir kaç hafta önce "rezerve" ettiği tek yön gidiş uçak biletini her an kesebilir. Büyük umutlar beslediğimiz Sezar, dün akşam derbi öncesi kendi ayağına sıktı. Rotasyonu kupa maçında yaparsınız veya zorluk düzeyi düşük maçlarda yaparsınız ancak derbide rotasyon olmaz. Rotasyon adı altında, takımın ilk onbirinde 3 oyuncuyu kesmek intihar etmek olur. Prandelli dün akşam bunu başardı, intihar etti. Ve bu şekilde devam etmeye, diretmeye devam ederse Sneijder'ın anlamsızca yedek bırakılması 57 yaşındaki İtalyan teknik adamın sonu olacak.