10'ların İzinden | Işıl Alben..

Zordur Galatasaray'da parçalı formanın sırtındaki 10 numarayı taşımak. Futbolun borsada değil arsada olduğu zamanlarda İzmirsporlu Metin Oktay girdi Galatasaray'ın kapısından içeri. Attığı goller kadar sarı kırmızı renklere olan gönül bağını da "Galatasaray, o daha vefalı" sözüyle ortaya koymuş, onu sevenleri üzmemişti. Sonraları ise Rumen bir oyuncu efsanesi oldu Galatasaray'ın; Hagi, Avrupa şampiyonu olan takıma önemli katkı vermiş, attığı gollerle de saha dışında da taraftarların sevgilisi olmuştu. Söylediği bir söz ise yıllardır süregelen bir slogan haline dönüştü: "Başka bir şey yok kardeşim, en büyük Galatasaray..."

Işıl Alben ise sarı kırmızı parçalı sormanın sırtındaki 10 numarayı kadın basketbolda taşıyanlardan. Kendine has stili, basketbolu, basketbol dışındaki hayatı ile Galatasaraylıların en sevdiği isimlerden biri. Bu sezon ise yeniden yapılanmaya giden Galatasaray'ın genç ve dinamik ekibinin kaptanı, Maljkovic'in ise saha içindeki en büyük yardımcısı. Biz de sizler için Işıl Alben'in Galatasaray kariyerinde yaşadıklarını derledik...

12 yaşında başladığı basketbol kariyerinde 8 sene İstanbul Üniversitesi'nde forma giyen Işıl, 2006-2007 sezonunda Botaş'a transfer olmuş, Botaş'ta geçirdiği muhteşem sezonun ardından ise birçok kulüpten transfer teklifi almasına rağmen 2007-2008 sezonunda Cem Akdağ'ın başında olduğu ve gönül verdiği Galatasaray'a imza attı. Henüz 21 yaşında Galatasaray hayalini gerçekleştiren Işıl Alben'in kulüpteki macerası böyle başladı.

Botaş'taki performansını Galatasaray'a taşımayı başaran Işıl için 2008-2009 sezonu, Galatasaray kariyerinin en önemli sezonlarındandı. Türk kadın basketbol tarihine geçen ve ilk kez Avrupa şampiyonu olan Galatasaray kadın basketbol takımının değerli bir parçası olan Işıl, Fenerbahçe ile oynanan play off yarı final maçında ön çapraz bağını koparmıştı. Uzun bir süre parkeden uzak kalmış ve basketbola dönmesine rağmen Riga maçında tekrar sakatlanarak basketbola ara vermek zorunda kalmıştı.

Boğuştuğu sakatlıktan dönmesine dönmüştü ama özlenen, istenen performansı veremiyordu Işıl. Ceyhun Yıldızoğlu yönetiminde yola iddialı kadrolarla çıkan Galatasaray'da beklentilerin uzağında kalınması taraftarın da tepkisini çekmişti. Ceyhun Yıldızoğlu'nun görevine son veren sarı kırmızılılarda göreve Ekrem Memnun getirilmişti.

Işıl'ın küllerinden doğması ise Ekrem Memnun'un takıma gelmesiyle başladı. Takımın savunma kurgusunda Işıl'a önemli bir sorumluluk veren Ekrem Memnun ile 2012-2013 sezonunda Kadınlar Basketbol Ligi play off final serisinde Fenerbahçe'ye 3-2 yenilerek elenen Galatasaray performansıyla alkış almış, kupayı ezeli rakibine kaptırmasına rağmen oynanan oyun ve sezon genelinde sergilenen performans takdir kazanmıştı.

2013-2014 sezonu ise hem Işıl için hem de Galatasaray kadın basketbol takımı için mükemmel bir sezondu. O güne kadar başarılmamışı başaran takımın fertleri tarih kitaplarına bir başarı yaprağı daha eklerken Işıl da bu başarının mimarlarındandı. Euroleague'de Fenerbahçe'yle oynanan final karşılaşmasında aldığı önemli sorumluluk ve yakılan şampiyonluk meşalesini taşıyan Işıllı Galatasaray, o sezonu Türkiye Kupası, Türkiye Ligi ve Euroleague şampiyonu olarak noktalarken Işıl ise koçuna olan bağlılığını şöyle açıklıyordu: "Ekrem Memnun benim kahramanım..."

Mükemmel geçen sezonun ortasında Işıl'dan gelen "Yurt dışından teklif var, yeni sözleşme için görüşelim" teklifi için bekleyelim cevabı alan Işıl, 2014-2015 sezonunda Dynamo Kursk'a transfer olmuş ve kariyerindeki ilk yurt dışı deneyimi başlamıştı. 

Dynamo Kursk ile iyi bir sezon geçiren Işıl, takımının Euroleague üçüncülüğü ve Rusya Kupası sahibi olmasında rol oynamasına rağmen 2015-2016 sezonu için yuvasına dönme kararı almış, Galatasaray ile yeniden anlaşmıştı.

2015-2016 sezonunu beklentilerin uzağında kapatan Sarayın Sultanları, bu sezona Marina Maljkovic'in başında olduğu, gençlerin de önemli rol aldığı yeniden yapılanmaya giderek girdi. Işıl ise takımın en tecrübeli ismi. Kaptanlığın gerektirdiği sorumluluğu bu zamana kadar layıkıyla yerine getiren Işıl, bu sezon takımın oynadığı 3 maçta göz doldururken takım savunmasında ortaya koyduğu performansla da sistemin en önemli dişlilerinden biri olduğunu gösterdi. Performansını her geçen gün daha da yukarı çekmen ve sağlıklı bir sezon geçirmen dileğiyle, Yürüyedur Kaptan...