ZTK | Kupaya veda ediyoruz..
Ziraat Türkiye Kupasında son 3 sezonun şampiyonu olan Galatasaray, çeyrek final karşılaşmasında Başakşehir ile karşılaştı. Galatasaray, rakibi karşısında isteksiz ve son derece kötü bir oyun ortaya koyunca sahadan 2-1 mağlup ayrıldı ve Ziraat Türkiye Kupasından elendi. Başakşehir'e galibiyeti getiren goller Mustafa Pektemek'ten geldi. Takımımızın golünü ise Eren Derdiyok kaydetti.
Takımımız karşılaşmaya Cenk - Sabri, Ahmet, Semih, Carole - Selçuk, de Jong, Sneijder - Yasin, Bruma ve Lukas Podolski ilk onbiriyle başladı. Maçın başında 35.saniyede Podolski'nin uzaktan vuruşunda direği geçemedi. 7.dakikada Sneijder sakatlığından dolayı yerini Josue'ye bıraktı. Başakşehir 15.dakikada ofsayttan attığı golle 1-0 öne geçti. Golün ardından 23.dakikada Bruma ile etkili oldu. Bu pozisyon takımımızın ilk yarıdaki tek pozisyonuydu. 27.dakikada Selçuk'un yaptığı top kaybının ardından Doka'nın pasında Mustafa Pektemek farkı 2'ye çıkardı. İlk yarıda başka gol olmadı ve devreye bu skorla girildi.
İkinci yarıya Carole-Martin Linnes değişikliğiyle başlayan takımımız, 50.dakikada da Selçuk'un sakatlanınca Selçuk-Eren Derdiyok değişikliğine gitti. İlk yarıda olduğu gibi ikinci yarıda da hiçbir şey yapmadı. Sahadaki futboldan memnun olmayan taraftarlarımız Riekerink ve yönetimi istifaya davet etti. Sahada 2-0 gerideymiş gibi değil de 2-0 öndeymiş gibi bir görüntü sergileyen takımımız, 90+2 Eren Derdiyok ile bulduğu golle skoru 2-1'e getirdi ve maç bu skorla tamamlandı. Takımımız bu skorla 3 sezondur kazandığı Ziraat Türkiye Kupasına çeyrek finalde veda etti.
Sahada tam bir Galatasaray klasiği vardı dersek çok yanlış olmaz. Özellikle son 3 sezonda maç seçme huyu tavan yapan futbol takımımız, Başakşehir karşısında da bitse de gitsek havasındaydı. Bu sezon oyun planı pas ve bireysel performanslar üstüne kurulu olan takımımız, Sneijder'in de 7.dakikada kenara gelmesinin ardından beklenen bir performans ortaya koydu. Hücumda hiçbir şey üretmeyen takımımız, orta alanda da basit top kayıpları yapınca Başakşehir isteği oyunu ortaya koydu. Takımımızın rezalet performansının yanına Mete Kalkavan faktörü de eklenince maç ilk yarıda bitti. İlk goldeki net ofsaytı göremeyen bu şahıs, 20.dakikada Emre'nin Josue'ye dirsek atmasına da kırmızı kart çıkartamadı. Bu pozisyonda takımın tepkisiz kalması ise durumun ne kadar vahim olduğunu gözler önüne serdi. Sahada skora isyan eden, hakeme isyan eden kimse yoktu. Sahada bu rezillikler yaşanırken akıllara Levent Nazifoğlu'nun itiraf niteliğinde olan ''Federasyondan aldığımız avanslar yüzünden federasyonda haklarımızı savunamıyoruz.'' sözü geldi. Yaptıkları transferlerden, getirdikleri hocaya kadar neredeyse her şeyi rezil olan Galatasaray yönetimi, Galatasaray'ın haklarını da savunmaktan aciz olunca ortaya böyle bir tablo çıkıyor. Her gün bir kanala konuşan ancak iş maç seçen futbolculara gelince, Galatasaray'ın haklarını savunmaya gelince ortadan kaybolan Levent Nazifoğlu'na ve yönetime tribünden yükselen sesleri dikkate almalarını ve gereğini yapmalarını tavsiye ediyoruz. Futbolcuların, teknik heyetin ve yönetimin, Başakşehir tribünün 80.dakikada ''Oley'' çekmesi, ''Sex on the beach'' diye bağırırması hiç zorunuza gitmedi mi sorusu da ayrı bir merak konusu.
Türkiye Kupasından elenmemizin ardından elde sadece lig kaldı. Maç seçme huyu olan futbolcularımızın bundan sonra şampiyonluk için ligde maç seçmeden, her maç aynı ciddiyetle oynayarak devam etmesini umuyoruz.
Hiç yorum yok
Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.