EC Women | Rakibimizi tanıyalım...
Eurocup'ın eleme turunda İstanbul Üniversitesi'ni 82-53 ve 57-68'lik skorlarla eleyerek grup aşamasına kalan Yakın Doğu Üniversitesi, grup aşamasında Good Angels Kosice, Olympiakos ve Aluinvent Miskolc takımlarıyla D grubunda yer aldı. Grubunu 6/6 yaparak lider tamamlayan YDÜ, Virtus Ragusa'nın ardından grup aşamasının en az sayı yiyen 2. ekibi oldu. Grubunu namağlup bitiren Lefkoşa ekibi, Olympiakos ve Kosice deplasmanlarında zorlanmasına rağmen kazanmasını bildi. Son 16 turunda Alman ekibi Rutronik Stars Keltern ile eşleşen YDÜ, zayıf rakibini zorlanmadan geçti ve adını son 8 Eurocup ekibi içine yazdırdı. Son 8 turunda ise ilk maçta İtalyan ekibi Venezia'ya 65-56 kaybeden Yakın Doğu Üniversitesi, turun ikinci ayağında rakibini 66-45 ile geçerek adını çeyrek finale yazdırmayı başardı. Çeyrek finalde, Euroleague'den gelen Fransız ekibi BLMA ile eşleşen temsilcimiz, rakibini 73-68 ve 67-61'lik skorlarla turnuvanın dışına iterek yarı finalde takımımızın rakibi oldu.
Yakın Doğu Üniversitesi'nin saha içine göz atmak gerekirse; öncelikle söylenecek ilk şey sahada ne yaptığını bilen ve tam bir takım gibi oynayan bir ekip görülüyor. İki uzunu Angelica Robinson ve Quanitra Holingsvorth ile boyalı alandaki direnci arttıran Yakın Doğu Üniversitesi'nin oyun aklı ise tecrübeli guard Courtney Vandersloot. Sezon boyunca 15,6 sayı, 3,8 ribaund ve 8,1 asist ile mücadele eden Vandersloot, yaptığı asistlerin yanında oyun sıkıştığında aldığı sorumlulukla Yakın Doğu Üniversitesi'nin olmazsa olmazı konumunda yer alıyor. Takıma sezon ortasında katılan ve geçen sezon Nadezhda formasıyla Euroleague'de final oynayan Kayla McBride, sezon ortasında takıma katılmasına rağmen sisteme çabuk adapte oldu ve takımın en çok skor atan oyuncusu oldu. Skorer tanımının karşılığını hakkıyla veren Kayla, eğer oyuna ısınırsa durdurulması zor bir güce dönüşüyor.
Bu sezon Yakın Doğu Üniversitesi ile 2'si Türkiye Ligi, 1'i Türkiye Kupası olmak üzere 3 maça çıkan Sarayın Sultanları, bu maçlardan boynu bükük ayrıldı. Özellikle ligde oynanan 2 maçta ise rakibi durduramadığımız bir detay vardı: Quanitra Holingsvorh'ün perde sonrası devrilmeleri. Ligdeki ilk maçta güçlü rakibine karşı 15 sayı geriye düşse de pes etmeyip oyuna ortak olan ancak maçın sonuna nefesi yetmeyen bir Galatasaray izlemiştik. Türkiye Kupası'nda 16, ligde ise 21 sayı fark yediğimiz maçtan farklı olarak o gün kadroda Yvonne Anderson vardı. Eurocup lisansı iptal edilen Anderson'un artık Avrupa maçlarında oynayamayacak olma durumundan yola çıkarak mevcut sistemde neyi nasıl yapabileceğimizi gündeme getirelim.
Burada konuşulması gereken ilk konu, -takımın YDÜ'ye karşı 0/3 yaptığı da düşünülünce- mental hazırlık olacaktır. Turun ve hatta Eurocup'ın favorisi olabilirler ve onlara saygı duyabiliriz ancak bu, Galatasaray'ın onları gözünde büyüteceği anlamına gelmemeli. YDÜ biraz önce de bahsettiğim gibi Vandersloot önderliğinde hücumda sistemli bir şekilde hücum ediyor. Mutlaka onları sistem dışına itmek gerekecek. Türkiye Kupası'nda oynanan maçta Vandersloot ve Kayla McBride ikilisinden toplam 47 sayı yedik ve bu ikili toplam 9 asist yaptı. Yani yaklaşık olarak atılan toplam 35 basketin en az 25'inde bu ikilinin imzası vardı. Kısalara yapacağımız savunma ne kadar sert olursa, rakibin sinirleriyle o kadar oynarız. Uzun savunmasına gelecek olursak, iki uzunları Quanitra Holingsvorth ve Angelica Robinson üzerinden de Galatasaray karşısında etkili olduklarını gördük. Burada temel sıkıntı Galatasaray'ın boyalı alandaki sertlik zaafiyetinden kaynaklanıyor. Kristine Vitola, Ashley Paris ve Maryia Papova bu tür sertlik yaratabilecek uzunlar değil. Burada bu profile uyacak tek oyuncu Sofia da Silva gibi gözüküyor. Hücumda Moriah Jefferson ile değil takım olarak hücum etmek gerek ve mutlaka savunma kaynaklı sayılar bulmalıyız. Özellikle ribaund pozisyonlarında rakibe vereceğimiz her hücum ribaundu takımımızın ritmini aşağıya çekiyor, sezon genelinde de YDÜ maçlarında da şahit olduk. Bizden daha kaliteli bir oyuncu ekibine karşı final mücadelesi vereceğiz, onların karşısında takım olarak kalabilirsek turu geçebiliriz.
Ve son olarak eklemek istediğim; 2009'da Galatasaray ile ilk kez Türkiye'ye gelen Avrupa'nın iki numaralı kupasının, 4 Türk takımı Hatay, AGÜ, YDÜ ve Galatasaray'ın yarı final bileti almasıyla bir kez daha Türkiye'ye gelecek olması kesinleşti. Kosice maçında taraftarın önemli desteğiyle istediğimiz sonucu aldık. Yakın Doğu Üniversitesi'yle oynayacağımız ilk maçta taraftarlarımızı bu genç ve her top için mücadele eden takıma destek vermeye çağırıyoruz. Bu kupayı bir kez daha müzemize getirmek için oyuncularla birlikte savaşalım. Baba Gündüz'ün de dediği gibi, "Galatasaray, bir halatı hep birlikte çekenlerin, hep birlikte üzülüp hep birlikte sevinmesini bilenlerin takımıdır..."
Hiç yorum yok
Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.