ÖZEL | Yasin Çakmak: Ünal Aysal'ın dönmesini çok kolay görmüyorum

Geleceğin Galatasaray'ı projesinin mimarlarından Galatasaray Spor Kulübü üyesi ve FCN Blog ailesinin bir ferdi olan Yasin Çakmak, düzenledikleri lansmanda editörümüz Can Bedel'in sorularını yanıtladı. 25 Mart'taki Mali Genel Kurul'dan, Ünal Aysal'ın dönme ihtimaline kadar birçok önemli soruya cevap veren Yasin Çakmak'ın açıklamaları şu şekilde..

Galatasaray üyeleri ile Galatasaray'a üye olmayan taraftarlar arasında ciddi bir görüş ayrılığı var. Sen iki tarafa da yakın biri olarak bu görüş ayrılığını neye bağlıyorsun?
Şimdi görüş ayrılığı var derken Galatasaray’ın dışa yansıyan bir imajı var. Özellikle divan kurullarında konuşan daha çok Galatasaray’ın yaşça büyük insanlarının fikirleri, birazcık ondan kaynaklanıyor. Senle benim aramda çok fazla fikir ayrılığı yoktur ama jenerasyonlar değiştiği sürece bu fikir farkları daha da artıyor. Bir de Galatasaray’ın belli zamandır üyesi olan insanların bir korumacı görüş yapısı var. Burası bizim evimiz, burayı korumalıyız tarzında bir görüş yapıları var. O yüzden ne yazık ki bazen görüş ayrılıkları oluşabiliyor. Ama çoğunlukla aslında çok fazla görüş ayrılığı yok. Dışa yansıyan imaj sıkıntı.

Riva ve Florya anlaşmalarını biliyoruz. Burada yönetim Galatasaray'ı kurtaracak anlaşma diyerek lanse ediyor ama muhalifler zarar edildiğini savunuyor. Burada yönetim mi bu anlaşmayı anlamak da zorlanıyor yoksa muhalifler mi anlamak da zorlanıyor. Burada senin görüşün nedir?
Burada şimdi büyük bir belirsizlik var. Çünkü biz, ben bunu hem genel kurulda hem de genel kuruldan önceki toplantılarda söyledim. Biz protokolü görmedik, protokolde ne var bilmiyoruz. Başkanın anlatıkları tamamen gerçek olacak olsa çok güzel. Bize 1,5 milyar  para gelecek, keyif.

Bizim dışarıdan bakarak gördüğümüz kadarıyla bize gelecek garanti para geldi. Bundan sonra gelecek para tamamen piyasaya bağlı. Emlak konutun anlaştığı şirketin bu evleri kaça mal ettiği, kaça sattığına bağlı. Yani bir gelir elde edilemezse Galatasaray’a gelecek başka bir para yok. O yüzden burada çok büyük bir risk olduğunu düşünüyorum. Taraftar hesaplarının abarttığı kadar biz 300 milyon aldık bitti olacağını düşünmüyorum. Mutlaka bir ek gelir daha olacaktır ama ne yazık ki başkanın da dediği seviyelere ulaşacağını da düşünmüyorum. Ortada bir durum var. Ama şurası gerçek çok daha iyi değerlendirilebilirdi Riva-Florya beraber. Burada ne yazık ki zannedersem hafif bir politik baskı da oldu onu da eklemek lazım.

25 Mart'ta Mali Genel Kurul var. Burada Adnan Polat dönemindekine benzer bir durum olabilir mi? Baktığımızda futbol takımı 2 sezondur beklenenin çok altında ve istifa sesleri de yükselmeye başladı.
Galatasaray’da ibra konusu sadece futbolla alakalı değil. Galatasaray’da ibra konusu idari, genel yönetimle alakalı artı mali yönetimle alakalı. Şimdi bana sorarsan hem mali yönetime hem idari yönetime bakıp Dursun Özbek yönetimini ibra etmek gerçekten imkansız. Yani ben edemem, elim kalkmaz. Ama ne yazık ki bizim genel kurulda bu işler böyle yürümüyor. Şimdi onlar çıkacaklar sunum yapacaklar. Bu sunumlar uzayacak 3’e kadar. 30 kişi konuşmak için izin isteyecek, 30 kişi konuşacak falan derken akşam 7-8 yapacağız. O saatte orada kaç kişi kalacak vs. Muhtemelen sadece yönetimin daha önce konuştuğu insanlar kalacak. Biz yine azınlık kalacağız. İbra edilecekler diye düşünüyorum ben.

Adnan Polat zamanı yaşadığımız şey yaşamayız çünkü Adnan Polat zamanı yaşanan şey de bir başka olay da vardı. Stattaki protestolar sonrası Adnan Beyin dışarı çıkıp bu protestoların hepsini polise vereceğiz vs lafları, Galatasaray’da çok ciddi alerji yaptı. Tabi bir de ne olursa olsun Adnan Bey liseli değildi, Dursun Bey liseli. Bunun da etkisi olacaktır. Ben ibra edilecekler diye düşünüyorum ama 2018’i görebilirler mi onu bilmiyorum, kendileri istifa etmek zorunda kalabilirler.

Ünal Aysal'a yakın birisiniz. Başkan ''Taraftarın isteği önemlidir.'' demişti ve taraftarın dönmesi için büyük bir isteği var. Siz Ünal Aysal'ın geri dönme ihtimalini nasıl buluyorsunuz?
Şimdi Ünal Bey ayrılırken biz konuşurken bana demişti ki ‘Yasin ben ayrılıyorum çünkü bir sürü şeyle savaşırken bir de camianın bana arkadan vurması beni çok rahatsız etti.’’ İşte o meşhur divan toplantısında olanlar. Ünal Bey’in o zaman da dediği, şimdi de dediği, her zaman da dediği ‘’Galatasaray’da benim gelebilmem için şartların değişmesi lazım bir konsensüs olması lazım.’’ Bu ne yazık ki sadece taraftarın istemesiyle olmuyor Galatasaray’da. Galatasaray üyelerinin de, Galatasaray’ın Divan Kurulunun üyelerinin de, Ünal Aysal’a o dönem saldıran insanların da ‘’Başkanım biz hata yaptık lütfen geri gelin.’’ demesi lazım böyle bir şey olması için. Ben çok kolay görmüyorum açıkcası Ünal Bey’in gelmesini. Kendisi de söylüyor zaten diyor ‘’Galatasaray’da seçim ortamı yok. Seçim ortamı olduğu zaman da bakarız.’ Ama benim konuşmalarından anladığım kadarıyla daha o konsensüsü görmüyor Ünal Bey. O olmadan da gelip Galatasaray’a katkı veremeyeceği bir ortama tekrar girmek istemiyor.

Fenerbahçe'ye baktığımızda iş adamlarının büyük bir desteğini görüyoruz. Ülker örneği, ortaya çıkan Ferit Şahenk'in sponsor olacağı iddiaları gibi ama Galatasaray'a baktığımızda bu böyle değil. Mesela Ali Sabancı gibi bir örnek var ama Pegasus tribünü dışında bir katkıda bulunmadı. Burada bizim bilmediğimiz Tüzükle ilgili mi bir sıkıntı var yoksa insanlar sponsor mu olmak istemiyor?
Yok tüzükle alakalı bir sıkıntı yok. Biz aynı dernekler kanuna tabiyiz. Fenerbahçe’ye kim ne yapıyorsa Galatasaray’a da yapabilir. Burada birazcık Galatasaray’ın yapısı ile Fenerbahçe’nin yapısı arasındaki farklar var. 

Galatasaray’lı iş adamı üyelerin eğitim yapısı ile Fenerbahçe’li iş adamı üyelerin eğitim yapısı arasında fark var. Aziz Bey’in orada yıllardır başkan olması, kurduğu ilişkilerin arasında fark var çünkü bizde başkan çok sık değişiyor, o ilişkiler kurulamamış oluyor. Birisi diyor ki ‘’Ben o başkana vermem öbür başkan olsa ona versem’’ maddi yardım konusunda. Yani ne yazık ki öyle bir konsensüs sağlanamadı. Ama şunu söyleyeyim ben sana, Galatasaray’ın kimsenin yardımına ihtiyacı yok. Galatasaray’ın gelirleri çok ciddi seviyede arttırılabilir, giderleri de çok makul seviyede tutulabilir. 

Galatasaray odağını sportif başarı olarak tutarsa ve içinde sistemsel sorunları çözülse bizim ne Ali Sabancı’nın ne de başka kişini yardımına ihtiyacımız yok. Ve ben şunu da söyleyeyim sana Fenerbahçe bu yardımları aldı aldı ve borçları da büyüdü aynı zamanda. En az Galatasaray kadar kötü durumda, belki daha kötü durumda. Doğru düzgün gayrimenkulleri de yok. Yani bu kişiye bağlı yönetim, kişiye bağlı ekonomi yönetimi çok zararlı bir şeydir.

Benim mesela en nefret ettiğim şey, Galatasaray başkanlarının çıkıp –ki çoğu başkan demedi bunu ama Dursun Bey son toplantı dedi- ben şu kadar para verdim, bu kadar şey yaptım demesi. Bunlar hiç hoş değil. Birincisi kimsenin parası kalmıyor Galatasaray’da zaten giderken herkes alıyor parasını. İkincisi Galatasaray kimsenin parasına muhtaç değil. Evet Galatasaray’lılar sponsor olabilirler Galatasaray şubelerine bu konudaki serzenişini anlıyorum ama iki kulüp arasında yapı farkı var.

Son olarak Ünal Aysal'ın dönmesi durumunda yönetiminde yer almak ister misiniz ve ilerde Galatasaray'a başkan olmak gibi bir düşünceniz var mı?
Galatasaray'a üye olan herkes ister ki bir gün Galatasaray'a başkan olsun ama Galatasaray başkanı olmak için çok sağlam ekonomik özgürlüğe, 24 saatini Galatasaray'a harcayacak bir yapıya sahip olması lazım. Ben ne o ekonomik özgürlüğe sahibim ne de o kadar vaktim var. 1 yaşında oğlum var zaten bütün vaktimi alıyor evde.

Bir gün Galatasaray'a yönetici olmak, başkan olmak tabi ki isterim. Yarın hiç olacak bir şey değil ama Ünal Bey ben aday olacağım derse ve bana derse ki Yasin'cim gel bazı konularda destek olabileceğine inanıyorum. Biz de başkanlara 'Hayır' denmez geliriz elimizden geleni yaparız. Bizim bu hazırlıkları (Geleceğin Galatasaray'ı Lansmanı) yaparken kesinlikle yönetim kurullarında kendimize yer kaparım vs gibi derdimiz yok. Yönetim kurulları yük oluyor Galatasaray'da. Çünkü insanların üstüne o kadar çok ekstra iş biniyor ki zaten insanların normal hayatlarının yapısını değiştiriyor. Dikkat edersen Galatasaray başkanlarının, çoğunun başkan olduktan sonra ekonomik yapısı bozulmuştur. Allah rahmet eylesin Özhan Canaydın yaşadığı stresten dolayı hastalık geçirdi yani kolay bir şey değil. Birisi gel derse makul olursa, vizyonuna inanırsak katkı vermek isteriz.

1 yorum:

  1. galatasarayda böyle konuşabilen adamlar varmıymış ya hayret doğrusu .

    YanıtlaSil

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.
google.com, pub-1379219663774483, DIRECT, f08c47fec0942fa0