STSL | Gemisini kurtaran kaptan..

Spor Toto Süper Lig'in 24.haftasında Galatasaray, evinde Gençlerbirliği ile karşılaştı. Igor Tudor'un cezalı olduğu ve birçok oyuncusundan yoksun olan takımımız karşılamadan Selçuk İnan(2) ve Lukas Podolski'nin golleriyle 3-2 galip ayrılmayı başardı. Antalyaspor karşılaşmasında olduğu gibi bu mücadelede de son dakikalarda bulduğu golle 3 puanı kazanan takımımız, ligdeki puanını 46'ya yükseltti.

Takımımız karşılaşmaya Muslera - Chedjou, Ahmet, Hakan, Carole - Tolga, Selçuk, Josue - Yasin, Rodrigues, Lukas Podolski onbiriyle başladı. Tempolu başlayan mücadelede takımımız soyunma odasındayken gol yedi desek yanlış olmaz. Gençlerbirliği henüz 35.saniyede  Khalili'nin sert vuruşuyla 1-0 öne geçti. Takımımızın bu gole cevap ise gecikmedi ve 3.dakikada Lionel Carole'un indirdiği topu Gençlerbirliği'nden Ahmet Oğuz eliyle düzeltince takımımız penaltı kazandı. Selçuk İnan bu penaltı vuruşunu gole çevirmeyi başardı ve skor 1-1'e geldi. Galibiyet golü için rakip kalede baskıyı arttıran takımımız, 7.dakikada Tolga'nın çevirdiği topta Podolski'nin çaprazdan sert vuruşuyle gole yaklaştı. Takımımızda 18.dakikada sakatlanan Hakan Balta yerine Sabri girince, Carole stopere geçti. 20.dakikada Yasin'in ortasında Podolski'nin kafa vuruşuyla gole yaklaşan takımımız, 27.dakikada yine Podolski ile gole yaklaştı. 34 ve 35.dakikalarda rakip kaleyi bunaltan takımımız, bu pozisyonlarda da golü bulamadı. 45.dakikada Rodrigues'in taşıdığı topta Josue'nin vuruşu kaleci Hopf'tan dönerken pozisyonun devamında Lukas Podolski ceza sahası dışından enfes vurdu ve takımımızı 2-1 öne geçirdi. İlk yarı bu skorla tamamlandı.

İkinci yarıda rölanti bir oyunu tercih eden takımımız, topu rakibine verdi. 65.dakikada Ahmet Oğuz'un vuruşunda Muslera gole izin vermezken, 66.dakikada rakibimiz Chedjou'nun hatası sonrası penaltı kazandı. Serdar Gürler'in kullandığı penaltı vuruşunda Fernando Muslera gole izin vermedi. Pozisyon devamında Tolga Ciğerci futbolla voleybolu karıştırınca rakibimiz bir penaltı vuruşu daha kazandı. Bu penaltı vuruşunda topun başına geçen Selçuk Şahin topu ağlara gönderdi ve skoru 2-2'ye getirdi. Takımımız galibiyet için 71.dakikada Josue-Sneijder değişikliğine gitti. 76.dakikada Sneijder'in ortasında Podolski istediği gibi vuramayınca çok önemli bir pozisyonu değerlendiremedik. 78.dakikada Sneijder'in enfes pasında Podolski Hopf ile karşı karşıya kaldı ancak Alman Panzeri bir kez daha rakip kaleci Hopf'u geçemedi. 87.dakikada Garry Rodrigues'in yerde kalmasının ardından kazanılan serbest vuruşta topun başına geçen Selçuk İnan, enfes vuruşla topu ağlara gönderdi ve takımımızı 3-2 öne geçirdi. Karşılaşmada başka gol olmadı ve takımımız rakibini 3-2 mağlup ederek puanını 46'ya yükseltti.

Karşılaşmada iki farklı takım izledik. İlk yarı keyif veren, rakip kalede baskı kuran bir takım vardı. İkinci yarı ise işler değişti topu rakibe teslim edip, geriye çekildik. Öncellikle ilk yarı ile başlayalım. İlk yarıda maça şok bir gol yiyerek başlasak da erken gelen beraberlik golü takımın şevkini arttırdı. 3 hafta öncesine kadar takımın bütün hücum planı Bruma ve Sneijder'in bireysel becerisiydi. Özellilkle Sneijder takımın her şeyiydi. O yokken pozisyon üretmekte inanılmaz zorluklar yaşayan takımımız, Antalyaspor ve Gençlerbirliği karşılaşmasında Sneijder'siz olmasına rağmen hücumda fena işler yapmadı. Özellikle Gençlerbirliği karşılaşmasında hem Sneijder hem de Bruma yokken rakip kalede kurulan baskı, girilen pozisyonlar Tudor'un kısa sürede takıma kattığı artılardan. İlk yarıda %78 gibi yüksek bir oranla topa sahip olan takımımız, 318 isabetli pas yaptı rakibine ise yalnızca 79 pas yaptırdı. Bunları yaparken ise keyif veren bir futbolla yaptı. Pas futbolunun aslında ne olduğunu bizlere gösterdi.

İkinci yarıya gelecek olursak kendi sahamıza çekilip, topu rakibe bıraktık. Bunu takımın ilk yarıdaki efordan dolayı yorgunluğa bağlı olarak yaptığını düşünebiliriz ama burada sorun takımda Rodrigues gibi hızlı bir oyuncu varken en azından kontraataklarla rakip kalede etkili olmamız gerekirken bizim golü yiyene kadar hücumda hiçbir şey yapmamamızdı. Yenen gole değinmemek olmaz. Geçen hafta ve daha önceki zamanlarda olduğu gibi yine bir Chedjou hatasını izledik. Ancak bu sefer Muslera penaltıyı kurtararak Chedjou'nun hatasını telafi etti derken sahneye Tolga Ciğerci çıktı. Almanya altyapsından yetişen Tolga, maç içinde futbol oynadığını unutup voleybol oynamaya kalkınca rakibimiz saçma sapan bir penaltı kazandı ve bu sefer topu ağlarımızda gördük. Tolga öyle bir hale geldi ki açıkcası sezon başında övdüğüm için kendime kızar hale geldim. İyi oynarsınız, kötü oynarsınız bunları anlayabiliriz ama böyle bir penaltıya sebebiyet vermek tam anlamıyla ahmaklık. Takımın yediği golden sonra verdiği reaksiyon, mücadele ise önemliydi. Tıpkı Antalyaspor karşılaşmasında olduğu gibi golün ardından iyi bir reaksiyon veren takımımızın, bunun karşılığını alması da güzel oldu.

Ahmet Çalık ve Garry Rodrigues'e değinmezsek olmaz. Ahmet, devre arasunda transfer edilirken çok sıcak bakmadığım bir isimdi. Ancak geldiği günden beri gösterdiği performansla beni utandırıyor. Eski takımı Gençlerbirliği'ne karşı iyi bir performans ortaya koyan Ahmet, özellikle ilk yarıda Chedjou'nun arkasını çok iyi topladı. İyi pozisyon alan Ahmet, hamlelerinde de başarılıydı. 90 dakika oyunda kalan Ahmet bu sürede 73 kez topla buluşup 62 pas yaptı. Bu paslarda %87 isabet oranı sağlayan Ahmet, 5 ikili mücadele, 1 hava topu ve 2 de top kaptı. Ahmet ortaya koyduğu performans, yaptığı açıklamalar ve genç yaşıyla gelecek için umutlandırıyor. Gelecek sezon yanına alınacak hava toplarında iyi, lider bir stoperle çok daha iyi işler yapabilir. Diğer bir devre arası transferi Garry Rodrigues ise Gençlerbirliği karşısında atılan 2 golde de payı olan isimdi. İkinci golde 2 kişiden sıyrılıp topu rakip ceza sahasına taşıyan isimdi ve 3.golde de faulu yaptıran isimdi. Bruma'nın yokluğunda iyi bir performans ortaya koyan Garry, 8 çalım denemesinin 7'sinde başarılı olarak bu alanda maçın en iyisi konumdaydı. Maç boyu 12 ikili mücadele kazanan Garry bu alanda da maçın en iyi 2. ismiydi. İki isimde başarılı performasnlarına hep devam ederler umarım.