Eski başkanlar kulübün satılma ihtimalini değerlendirdi!

Şüphesiz son günlerde Galatasaray'ın gündemini en çok meşgul eden konu Galatasaray hisselerini almak isteyen Çinli yatırımcı. Hürriyet Gazetesi'ne konuşan Galatasaray'ın 4 eski başkanı, Faruk Süren, Mehmet Cansun, Adnan Polat ve Duygun Yarsuvat da Galatasaray'ın Çinlilere satılma ihtimalini değerlendirdi. İşte o yorumlar...

FARUK SÜREN

Bir kere şu anda Galatasaray yönetimine iletilen teklif ne, bunu tam olarak bilmiyoruz. O yüzden şu anda buna net bir yorum yapmak zor. Teklifin mahiyetini, içeriğini bilmek gerekli. Başkan Dursun Özbek, “Çinli” dedi ama bir isim ya da detay söylemedi. Ve “Ben kabul etmedim” dedi. Bu karar, tüm Galatasaray’ı etkiler. Teklifin incelenmesi lazım. Gelen teklifi incelemeden yorum yapmamak lazım. “Hiçbir şeyi satmıyorum” demek bana göre yanlış bir ifade. Neticede Galatasaray Kulübü olarak biz iki araziyi sattık. Bu bir alışveriş. Teklif geldiyse incelenmeli. Önemli olan anlaşmanın içeriği. Ne şartlar altında bir ortaklık teklif ediliyor. Kestirip atmamak lazım. Teklif, tekliftir. Patron sonuçta biziz, değerlendirip karar verebiliriz.

MEHMET CANSUN

Kanuni olarak zaten Galatasaray Kulübü’nün Sportif A. Ş. hisselerini satamazsın. Bu konu bir kere yoruma açık değil. Türkiye’de kulüp olarak ilk kurulan şirket Galatasaray Sportif A. Ş. şirketiydi. Ve Sportif A. Ş. tüzüğünün 1. maddesinde, “Galatasaray Derneği’nin hisse oranı yüzde 51 altına düşemez” yazıyor. Kısa ve net, istesen de satamazsın. Bu arzuya bağlı bir durum değil. 500 milyon dolar değil de, 1 milyar dolar verseler de ne olur. Sonuçta ortada yasa var.

DUYGUN YARSUVAT

Bence başkan Dursun Özbek, teklifi reddetmekle çok iyi yapmış. Ancak, ben böyle bir teklifin gelmesinin dillendirilmesini dahi kabul etmiyorum. Böyle şey katiyetle olmaz. Çin ya da başka bir yabancı ülkeden gelen teklifi değil elinin tersi ile itmek, dillendirilmesini dahi istemem. Bunun camia içinde dillendirilmesi de büyük hatadır.

ADNAN POLAT

İsteseler de, istemeseler de bu gidişatla 3-4 yıl sonra buna kulüpler mecbur kalacak. Herkes günü kurtarma peşinde. Gelecekle ilgili planlar yapmıyorlar. Bize de yaptırtmadılar. Taraftar zaten olaya maç sonuçlarına göre bakıyor. Taraftar bunda da haklı. Ancak kulüp yönetimi sportif neticeyle değerlendirilemez. Sadece sportif değil, tesisleşme, ekonomik, sosyal ilişkiler ve imajı düşünerek değerlendirmek lazım. Benim beyanatlarımdan biri şu idi: “Ben günü kurtarmak için burada değilim” demiştim. Ama bunları yapma fırsatı bulamadım. Yaptırtmadılar. Galatasaray’da Ünal Aysal ile başlayan süreç, bizi bugüne getirdi. Varlıklar bol keseden harcandı. Bu kaçınılmaz bir son gibi gözüküyor. Galatasaray oraya doğru gidiyor.