Martin Linnes: Florya'da futbolcuya dayalı düzen olduğuna inanmıyorum

Galatasaray'da Martin Linnes Cumhuriyet gazetesine özel açıklamalarda bulundu. Florya'da futbolcuya dayalı düzen olmadığını belirten Linnes, Galatasaray'da kalıp uzun yıllar katkıda bulunmak istediğini de belirtti. Martin Linnes'in açıklamaları şu şekilde..

GALATASARAY HER ZAMAN ŞAMPİYON OLMALI
Takım olarak bu sezonki performansımızdan tabii ki mutlu değiliz.Puan durumunda olduğumuz yerden tatmin olmadık. Galatasaray her zaman şampiyon olmalı. Artık önümüzdeki sezona konsantre olduk. Taraftarlarımızla birlikte önümüzdeki sezon şampiyon olmak için mücadele edeceğiz. Büyük maçları kaybettik, derbileri kazanamadık. Ama önümüzdeki sezon umarım bunu değiştireceğiz ve hep birlikte şampiyonluğa gitme yolunda bu tip maçları kazanarak bir avantaj elde edeceğiz

TAKIMA KATKI SAĞLADIĞIM, BİR ŞEYLER VEREBİLDİĞİM İÇİN MUTLUYUM
Solbekte daha iyi oynamam biraz garip bir durum. Hayatım boyunca sağ bekte oynadım. Çok fazla açıklanabilir bir durum da değil. Size katılıyorum. Sağ bekte bu sezon 2-3 iyi maçım oldu ama genel olarak sol bekte daha iyiydim, performansımı sol bekte daha iyi sergilediğime ben de inanıyorum. Ama sonuçta takıma katkı sağladığım, bir şeyler verebildiğim için mutluyum.

DEFANSİF OLARAK İYİ OLMADIĞIMIZA KATILIYORUM
Defansif olarak bazı problemlerimiz var. Ama biz bu oyunu takım olarak oynuyoruz, 11 kişiyiz. Sadece defansif oyuncular üzerine olan bir şey değil. Biz savunma oyuncusu olarak orta sahaya, orta saha forvete yardım etmeli; bunlar hep birlikte kompakt olmalı. Defansif olarak iyi olmadığımıza katılıyorum. Çok fazla gol yedik. Ama bu takım oyunudur. Kornerlerden, frikiklerden, ortalardan gol yedik. Ama son birkaç maçta daha iyi olduğumuzu söyleyebilirim. Bunun da üzerine koyarak devam etmemiz gerekiyor.

BEN FLORYA'DA FUTBOLCUYA DAYALI SİSTEM OLDUĞUNA İNANMIYORUM
Ben Florya'da futbolcuya dayalı düzen olduğuna inanmıyorum. Oyuncu olarak her zaman hocanızı veya başkanı dinlemek zorundasınız, çünkü onlar karar verir her şeye.. Burada oyuncu olarak ben sadece kendime konsantre oluyorum. Her gün en iyi şekilde antrenmanımı yapmaya çalışıyorum. Buna odaklanmış durumdayım. Herhangi bir şekilde de “hocayı değiştirin” gibi bir şey olduğuna inanmıyorum.

TAKIM HOCAYA ALIŞTI, HOCA DA TAKIMLA BİRLİKTE ÇALIŞMAYA ALIŞTI
Tudor'un antremanları ilk geldiğinde evet biraz zordu. Yeni bir hocaydı ve yeni bir idman temposuydu. Hoca değişikliğinin ardından bazı sakatlıklar da yaşandı gördüğünüz gibi.. Geldiğinde sertti ama daha sonra takım da hocaya alıştı, hoca da takımla birlikte çalışmaya alıştı ve bir orta yol bulundu. Daha sonra herkes buna iyi bir cevap verdi antrenmanlarda. Herkes iyi çalıştı. Ama gelecek sezon onun da getirdiği tempoyla daha da iyi olacağımıza inanıyorum.

ANTRENÖRLER VE TEKNİK DİREKTÖRLER BENİM PATRONUMDUR
Antrenörler ve teknik direktörler benim patronumdur. Hollanda’dan Riekerink veya Hırvatistan’dan Tudor olması çok önemli değil. Kim olursa olsun hocayı dinlemeniz gerekir. Daha iyi bir oyuncu haline gelmeniz için dinlemeniz gerekir. Tabii ki 2 değişiklik oldu. Bir hoca ve uzun süre onunla devam etmek her zaman daha iyidir. Çünkü daha uzun vadeli planlarınızı onunla paylaşırsınız, mentalitesini size daha iyi yansıtır. Umarım kulüp de bundan sonra bu şekilde devam eder ve uzun vadeli hocasını bularak planlarını daha net bir şekilde gerçekleştirebilir.

SON MAÇLARDA TAKIM İÇİN İYİ OLDUĞUMU KANITLADIĞIMI DÜŞÜNÜYORUM
Sol bek ve sağ beke yapılacak transferi düşünemem, ben kendi işimi yapıyorum. Eğer başkan ve teknik kadro yeteri kadar iyi olduğumu söylerlerse kalırım ve oynarım. Başka bir futbolcu bakıyorlarsa tabii ki bu benim için iyi değil. Ama son maçlarda bu takım için iyi olduğumu kanıtladığımı düşünüyorum.

İSTANBUL'U VE GALATASARAY'I ÇOK SEVİYORUM
Galatasaray'dan ayrılmama hoca ve yönetim karar verir. Ama son aylarda iyi performans sergilediğime inanıyorum. İstanbul’u ve Galatasaray’ı çok seviyorum, takıma iyi yardım ettiğimi düşünüyorum. Burada kalarak önümüzdeki yıllarda da takımın başarısına katkıda bulunmak istiyorum. Tabii ki başkan ve hocanın da ne dediğini bilmek lazım.

Son olarak Linnes sahada ve dışarda nasıl soğukkanlı olduğu sorusuna: ''Ben Norveçliyim (gülerek). Bu aslında Norveç’te çok normal, daha sakin bir ülkedir, insanlarla çok fazla agresif şekilde konuşmazsınız. Ama Türkiye’de bunun farklı olduğunu gördüm. Türkiye’de insanlar daha heyecanlı, daha konuşkan. Son 6 ayda kendimin de değiştiğini görüyorum. Daha fazla konuşmalıyım, iletişim kurmalıyım.'' cevabını verdi.

Hiç yorum yok

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.
google.com, pub-1379219663774483, DIRECT, f08c47fec0942fa0