O sene, bu sene mi?
Ülkenin en iyi altyapılarından birine sahip olduğumuzu söylemek güç... Son dönemde daha çok önem verilse ve yatırım yapılmaya çalışılsa bile Anadolu Efes, Darüşşafaka, Fenerbahçe gibi kulüplerle yarışabilmemiz zor. Dolayısıyla altyapı üretkenliğimiz de az. Geride bıraktığımız 7-8 senelik sürece baktığımızda ise Göksenin Köksal, Muhammed Baygül ve Ege Arar dışında A takım seviyesinde hatta BSL seviyesinde oyuncu çıkartamadık. Göksenin artık olgun bir oyuncu, sürekli oyununa bir şeyler katmaya çalışsa da onu genç oyuncu statüsünden çıkartmamız gerekli. Ege Arar ise sahada vaad ettikleri ile üzerine titrememiz gereken bir isim...
Altın jenerasyon olarak tabir ettiğimiz, altyapı turnuvalarında alınmadık madalya bırakmayan ancak profesyonel seviyeye uyum sağlamakta zorlanan 95-96 jenerasyonuna geç eklenen ama önemli parçalarından biri haline gelen oyuncusuydu Ege Arar. Ribaund sezgisi, fizik gücü, savunmada efektifliği ve mücadeleci yapısı ile o takımın kritik bir parçası haline gelmeyi başarmıştı. Kulüp bazında şu ana kadar istediği süreleri bulamasa da Ege Arar, Galatasaray basketbolunun bayrak isimlerinden birisi olabilir. Yetenekli olsa bile NBA yapabilecek bir potansiyeli olmadığı için onu elimizde tutmamız zor değil. Bu yüzden yaptığımız yatırımın karşılığını alabilecek olmamız yüzünden onu "kayıp yatırım" olarak görmememiz lazım. Ege ilerleyen senelerde Galatasaray forması ile önemli süreler alıp, kazanılacak başarılarda pay sahibi olabilir.
Altyapıdan profesyonel seviyeye geçiş sırasında özellikle uzun oyuncularımızın en zorlandığı konulardan birisi, fizik olarak ince ve güçsüz olmaları. Emircan Koşut, Egemen Güven gibi önemli yıldız adaylarımız bu sebepten ötürü BSL seviyesinde zorlandı. Ege Arar ise bu yönden diğer yaşıtlarından ayrılıyor. Çünkü genç yıldız adayımız fizik gücü ve yapısı açısından yaşına göre oldukça iyi durumda. İnce değil ve güçlü. Bu BSL seviyesinde istikrarlı katkı verebilmesi açısından oldukça kritik bir nokta. Ayrıca sahada kaldığı sürelerde elinden geleni yapıyor oluşu ve karakter olarak da profesyonel yapısı onu değerli bir oyuncu haline getiriyor.
Tabi ki Ege Arar oyun olarak kusursuz bir isim değil. İşin savunma sahasında ve ribaundlarda ne kadar başarılı ise hücum sahasında da silahlarını aynı derecede geliştirmeli. 2.07 metrelik boyu ve 2.15 santimlik kulaç genişliği ile uzun forvet pozisyonu için ideal bir fiziğe sahip. Modern basketbolda uzun forvetten istenen topu yere vurabilme ve alan açma konusunda yeterli olmasa da Ege bence kariyer planlamasını uzun forvet pozisyonunda oynamak üzerine yapmalı. Çünkü bu fiziği ile forvet oynarken zorlanmayacak iken pivot oynadığında otomatikman bir üst sınıfa geçecek ve "undersized" kalacak. Dolayısıyla onun avantajına olan fiziği sıfırlanacak hatta mücadelesi ile kapatması gereken bir konu haline gelecek. Ayrıca oyununun en güçlü yanı olan ribaundlarda da benzer bir durum söz konusu haline gelecek. Onun avantajlarını daha güçlü ve kendisinden uzun oyuncular ile eşleştirerek nötrlemek yerine uzun forvet oynatarak takıma ekstra güç katmasına çalışmak iki taraf açısından da uzun vadede daha verimli olacaktır.
Bu yolda Ege'ye de düşen görevler var tabi ki. Öncelikle fundemantal ve top hakimiyetini mutlaka geliştirmeli. Bu onun şut mekaniğine de olumlu yönde etki sağlayacaktır. Ayrıca ayak çabukluğunu geliştirmek için de özel antrenmanlar yapması gerektiğini düşünüyorum. Tüm bunların sonunda Ege muhteşem bir şutör ya da topu Nemanja Bjelica gibi yere vuran bir oyuncu olmayacak. Ancak tüm oyuncuların da aynı torna tezgahından çıkmış gibi benzer özelliklere sahip olması gerekmiyor bana kalırsa. Ege de kendi tarzı ile takımına önemli katkılarda bulunabilir.
Bu sürecin bir diğer parçası da Galatasaray tabi ki. Ege geçtiğimiz yıllarda Ergin Ataman'dan beklediği süreleri alamamıştı. Burada Ergin Ataman'ın pragmatist yapısının ve önemli hedeflerin peşinde olmamızın etkisi de var mutlaka. Ancak bu yaz itibari ile tamamen kabuk değiştiren ve yeni koç Erman Kunter'in de söylediği gibi bir "geçiş süreci" yaşayacak olan Galatasaray Odeabank'ta; bütçe de azalmışken Ege Arar'ın mutlaka rotasyonda çift haneli dakikalarla düşünülmesi gerekiyor. Kurulan uzun rotasyonu da buna müsait açıkçası. Erman Kunter'in geçmişte elinden geçen ve şu an NBA'de ya da Avrupa'da önemli takımlarda oynayan oyuncuları hepimiz biliyoruz. Geçtiğimiz günlerde GSTV'de yaptığı açıklamalar ile Ege Arar'ın planları içerisinde olduğunu ve ondan beklentilerinin yüksek olduğunu da dile getirmişti Erman Kunter. Artık iki tarafında üstüne düşen şeyleri yapması ve Ege'nin önemli bir oyuncu haline gerekiyor. O sene, bu sene olsun...
Hiç yorum yok
Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.