Dursun Özbek: Hiç kimse Galatasaray'a bu yakıştırmayı yapmasın.
Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Dursun Özbek, A Spor'da yayınlanan Takım Oyunu programına konuk oldu. Serkan Korkmaz ve Erman Toroğlu'nun sorularını yanıtlayan Başkan Dursun Özbek'in öne çıkan sözleri şöyleydi:
‘DERBİ YÖNETİM BİÇİMİNDEN ETKİLENDİ’
"Derbide sonuca üzüldük. Ben şahsen çok üzüldüm. İyi hazırlanmıştık. Camia olarak galip gelmeyi çok arzuluyorduk. Beraberlik bizi ziyadesiyle üzdü. Böyle bir sonuca sebep olan etkenlere de bakmak lazım. Coşkulu oynamaya alışmış bir takımız. Seyirci bu nedenle 50 binlere çıktı. Dikine oynayan bir takımız. Saha koşullarının ve yönetim koşullarının buna müsaade etmesi çerçevesinde oynayabilirsiniz. Hakem oyunun mutlak amiri. Onun müsaade ettiği çerçevede oynayabilirsiniz. Sık sık kesilen bir oyun vardı... Normal akışında ilerlemedi, yönetim biçiminden etkilendi, gerilime girdi. Bunun nedeni de yönetim biçimiydi. Maçı izleyenler verilen kararlardan memnun değil, her iki taraf da. Sonucu elbette hakeme bağlamak istemiyorum ama sahada memnuniyetsizlik var ise bu kaliteye de gerilime de seyirciye de yansıyor. İlk yarıda çıkan sarı kartlar da oyunun gidişatını etkiledi”
‘HAKEMLER ÇOK DAHA DİKKATLİ OLMALI’
“50 bin kişi de memnun olmadı, bunu sorgulamak lazım. Bundan sonraki maçlarda hakemlerin çok daha dikkatli olması gerektiğini düşünüyorum. Büyük paralar harcanarak bu takımlar vücuda getiriliyor, bu yönetimle etkilenip kapasitelerini sergileyemiyorlarsa seyirci de memnun olmuyor."
‘GALATASARAY’IN MALİ YAPISI BU SENE UYGUN VAZİYETE ERDİ’
"Yaklaşık 2 buçuk yıldır yönetimdeyiz. Erman hoca geçtiğimiz programlarda 'Bir oyuncunun bir takımda belli bir süreden fazla kalmaması lazım' ifadesini kullanmıştı. Galatasaray son iki sezonki konumu itibarı ile görevini ifa etmiş, doygunluğa erişmiş bir takımdı. Takımın yenilenmesi lazımdı. Takımın taze kana ihtiyacı olduğunu düşündük. Kulübün mali yapısından emin olmanız ve yenilemeye uygun olması lazım. Rakamlar çok büyüdü. Avrupa hedefleriniz de varsa bu ucuz bütçeyle olmuyor. Galatasaray'ın mali yapısı bu sene uygun vaziyete geldi. Bu iradeyi gösterdik. Teknik ekip, scout ekibi ve yönetimin gayretiyle bu takımı kurduk. Bir uyum içinde armoni içinde oynayan bir takım var. Bu da kolay bir iş değil. Yaptığımız en büyük çalışma bütçemize uygun olan, buna da uygun transferler yapmış olmak en büyük hedefimizdi. Bunu da başardığımızı düşünüyorum."
‘İDDİALI OLABİLMEK İÇİN MARKA YUKARI ÇEKİLMELİ’
"Kulüpler Birliği Vakfı, 18 takımın iştirakiyle kurulmuş bir vakıf. Türkiye'deki futbolun tümünü temsil etmiyor. Ama işin amiral gemisi. Futbolumuzun marka değerini yukarı çekecek grup bu... Kulüplerin birlikte hareket etmesi, futbolun seyredilebilir olması çok önemli. Yasal olarak Türkiye Futbol Federasyonu futbolu yöneten özerk bir kurum. Başkanlığımda ve öncesindeki başkan yardımcılığı süremde şunu net bir şekilde gördüm: Kulüpler Birliği Vakfı ve federasyonun birlikte hareket etmesi sonrası naklen yayınlar belli bir seviyenin üzerine çıkmıştır. Bu yeterli değil. Bu yeterli olmayan gelir çerçevesinde yabancı takımlarla mücadele etmek zorundayız. İddialı olabilmek için markanın yukarı çekilmesinde fayda var. TFF üst kurum zaten. Dolayısıyla Kulüpler Birliği ile federasyonun birlikte hareket etmesi çok önemli. Sayın Cumhurbaşkanımızı ziyarete gittiğimizde karşılaştığımız sorunları, neyin düzelmesi gerektiğini sohbet toplantısında aktardık. Sayın Cumhurbaşkanımız bize '6222, Kulüpler Birliği Yasası ve stopaj ile ilgili çalışmalarınızı yapın getirin' dedi."
‘AMATÖR SPORLAR İÇİN KULÜPLERİN DESTEK BULMASI LAZIM’
"Galatasaray Spor Kulübü’nün, profesyonel olarak futbol şubesi var. Bir anonim şirket, halka açık ve amatör şubeleri var. Amatör şubeler Galatasaray Spor Kulübü Derneği'nin bünyesinde. Futboldan gelen gelirimiz, futbol şubesi için son derece yeterli. Galatasaray Spor Kulübü'nün ve diğer büyük kulüplerin futboldan ürettiği kaynaklar yeterli. Ancak diğer branşların senede 30 milyon dolar bütçesi var bu sporları yapmak için. Ancak bu seviyede geliri yok. Olimpiyat kafilesi 110 kişiydi. 16 sporcu bizden, 16 sporcu Fenerbahçe'den, 10 Sporcu ENKA'dan gitti. Bu sporları yapabilmek için kulüplerin bir destek bulması lazım. Kulüplerin zararlarının toplamının buralardan geldiğini görürsünüz. Sayın Cumhurbaşkanımıza da böyle anlatıldı, ondan istenen destek de bu yöndedir. Futbol camiası olarak çok şanslıyız. Futbolun içinden gelen, futbolu seven, futbola aşık bir Cumhurbaşkanımız var. Hiç olmadığı kadar kısa bir sürede şehirlerimizde muhteşem statlar yapıldı, seyirciyi çekmek ve futbolu sevdirmek açısından. Bizim spor kulüpleri olarak bundan istifade etmemiz lazım."
‘TÜRKİYE İÇİN EN SIHHATLİ KARARI ALMAK GEREKİR’
"Bütün transferlerin içinde varım, futbolcu seçiminde değil... Takımın oynayacağı sisteme bağlı olarak teknik ekip ve scout ekibi bir çalışma yapıyor. 'Transferi yapılabilecek, bütçemiz kadar uygun oyuncular kimler' diye soruyoruz. Sonrası bize kalıyor. Kuruşu, santimine kadar... 9 veya 10 yabancı oynamak ile 11 yabancının aynı anda oynaması arasında ne fark var? Oynaması üzerine ve yakışır şekilde oynaması üzerine almışım. Neden yedek kulübesinde oturtayım? 30'un üzerinde oyuncumuz var, 20'ye yakını geçmiş dönemlerden kalan oyuncular. Aralarında hiç oynamayan isimler de var. Kulüp bulmaları yönünde baskı uyguluyoruz. Yabancı sayısı ise inceleniyor. Yapılacak çalışma neticesinde Türkiye için en sıhhatli kararı almak gerekir. Türk oyuncunun da oynama şansı bulması, hak edenin formayı alması da önemli bir husus. Uluslararası rekabette performansı üst boyutta olan bir takım kurmak gerekiyor. Getirilen yasaklar, yerli futbolcuların fiyatlarının yükselmesini de dikkate almak lazım. Herkes bütçesine göre en uygun oyuncuyu dünya pazarından bulmak zorunda. Rakam vermeyeyim ama biz ciddi manada çalışma yapıyoruz, ülke ekonomisi ve kulüplerin performansına bağlı olarak. Bu milli takımın performansı sonrası ortaya çıkan bir tartışmaydı.”
‘ALTYAPI İÇİN ÇALIŞMA YAPIYORUZ’
"Futbolcumuzun yetişmesindeki kilit nokta yabancı sayısı değil, altyapı ile ilgili bir husus. Kulüpler Birliği olarak altyapı için de çalışma yapıyoruz. Galatasaray olarak şunu söyleyeyim: Florya'da tesislerimiz var. Nizami olarak iki sahamız var. Birinde A takım idman yapıyor, diğerinde alt yapı takımımız maç yapıyor. Altyapı takımlarımız nizami olmayan sahalarda idman yapıyor. Yeni yaptığımız, Florya'yı taşıma projesinde 6 nizami saha yapıyoruz. Bunun 4 tanesi altyapıya ait olacak."
‘BU PERFORMANSI BEKLİYORDUM’
"Takımın bu duruma geleceğini bekliyordum. Bu takımı kurarken bu performansı bekliyordum. Galatasaray'ın o turu geçme mecburiyeti vardı ama Östersunds basit bir takımmış gibi konuşuluyor. Sezona çok erken başlandı. Futbol öyle bir oyun ki 18 takımımız var. Bütçeleri farklı takımlar. Her takım her takımı yenebilir. Futbol şansı da önemli."
‘ŞAMPİYONLUK HESABI YAPMAYI YASAKLADIM’
"Şampiyonluk için hesap yapmayı camiaya, futbolculara, teknik heyete yasakladım... Daha ligin yüzde 25'i oynandı. Daha çok erken. Bahsedilen şampiyonluk hesaplarının yapılacağı ay Nisan... 6-7 hafta kala bu belli olur. Biz hep önümüzdeki maça konsantre olacağız."
‘HAKEM MESELESİ DERHAL HALLEDİLMELİ’
"Bugün 18 takım hakemlerin performansından memnun değil. Bunu dile getirdik. Video Hakem Sistemi bunlardan bir tanesi... Kulüpler Birliği olarak bunun uygulanmasını istiyoruz. TFF de bunun yanında... Bir pilot uygulama yapılacak ve önümüzdeki sezon bu sistem uygulanacak. Hakem meselesinin derhal halledilmesi lazım. Başka türlü yoruma girmeye gerek yok."
‘RESİMLER YAN YANA GELİNCE TESADÜF DEĞİL DİYORSUNUZ’
"İsim vermiyorum ama çok taze olduğu için bunu söylemekte beis yok. Sayın Çakır verdiği kararlarla kendi içinde çelişkiye düştü. Bir penaltımızı görmedi. Bunun görülmemesi mümkün değil. Yan hakem de kendisine bakarak belki de bu karardan döndü. Bunu tartışmıyorum. Belhanda'nın düşürülmesiyle ilgili bir sarı kart ise kırmızıya döndü. İlk aldığı kart doğru. Penaltı da penaltı değil, hakeme aldatmaya yönelik hareketi ben de gördüm. Ancak, geçen seneki Karabük maçına gidelim. Aynı hakem. Aleyhimize bir penaltı çaldı, birebir aynı... 3 sezon önce oynadığımız Fenerbahçe maçında taçtan topun çevrildiği derbide de aynı yan hakem. Bütün bunlar ortaya çıkınca, resimler yan yana gelince tesadüf değil diyorsunuz. Bu yorumlara sebebiyet veriliyor. Merkez Hakem Kurulu sessiz kalıyor. Bir maçın galibiyet primi yaklaşık 2 milyon TL. Bir kararla 2 milyon TL'yi buradan alıp buraya koyuyorsunuz. Dünyanın her yerinde hakem hatası var. Bazı şeyler üst üste geldiğinde kafalar karışıyor. Biz hiçbir zaman sonuçları hakem hatalarına bağlamadık. Benim yaptığım söyleşi ve yorumlarda bir veya iki tanedir. İmtina ederim, hakemleri etkilemek gibi niyetim yok. Öyle bir pozisyona geliyorsunuz ki... Biz de bir camiayı yönettiğimize göre camianın haklarını koruma durumuna geldiğiniz zaman da artık buraya kadar geliyor. Galatasaray'da da buraya kadar gelmiştir. Geçen seneki hakem hatalarıyla puan kaybımız 15..."
‘CEZA EN AĞIR ŞEKİLDE KİŞİSELLEŞTİRİLMELİ’
"Kulüpler Birliği Vakfı olarak federasyonu ziyaret ettiğimizde ilk konulardan biri 6222 sayılı yasaydı. Bu olayların nasıl karşılanması ve nasıl cezalandırılması... Maalesef bu olaylar oluyor. Son derece üzüldüm. Benim taraftarımın böyle bir cismi atmaması lazım. Tasvip etmiyorum. 50 bin kişiye tek tek sorun aynı yanıtı alırsınız. Passolig sonrası statların donatısı değişti. Bizim stadımızda 1500 tane kameramız var. Bunun konulmasının sebebi kişisel bazda tespit yapılabilmesi. Şimdi federasyon bu manada tespit edebilir, tespit de ediliyor. Tespit sonrası bu kişinin belki ömür boyu, belki bir iki sene stada girmemesinin sağlanması lazım. Atanı cezalandırmak yerine neden tüm bloku cezalandırıyorsunuz? Ceza en ağır şekilde kişiselleştirilmeli."
‘ARAYIŞIMIZ DEVAM EDİYOR’
"Biz yeni bir tesise taşınıyoruz... Sistemin kurulması, altyapı ve A takımı, bu sistem kurulurken uluslararası tecrübesi olan bir ismin bize destek vermesi için teklif götürdük. Sayın Lucescu bizim teklifimizi beğenmedi, alternatif de çıkınca, milli takımın teknik adamlık konusu geçince, ücreti de daha tatminkar olunca orayı tercih etti. Bu da anormal bir durum değil. İnşallah milli takımda da performansıyla başarılı olur. Aynı görev tanımı için arayışımız devam ediyor. Üst akıl ismiyle gündeme geliyor ama yeni bir tesise taşınırken bu tesisin gerekli bir şekilde oluşması için tecrübeli bir isme ihtiyacınız var. Aşağılardan gelen üst seviyelere kadar... Bu manada çalışmalar devam ediyor. Yoğun gündem nedeniyle hemen karar verme durumuna gelemedik. 3-4 alternatif var. Bunların üzerine görüşmeler sürüyor. Futbol Şubesi'nin en tepesinde ben varım, benden sonra sportif direktörümüz, teknik direktörümüz var. Burada bir görev dağılımı var. Ben yeni bir tesise geçip altyapımı kuvvetlendirmek istiyorum. Bunun için ne yapmam lazım… Bana bu konuda destek var. Aradığımız kişi tipi bu. Sayın Lucescu'ya da bu maksatla gitmiştik..."
‘KİMSE GALATASARAY’A BU YAKIŞTIRMAYI YAPMASIN’
“Konuştuğumuz kulüp Galatasaray Spor Kulübü... Galatasaray Spor Kulübü 1481'de başlamış, bir eğitim yuvasından doğmuş... 500 senelik bir tarihi var. Mekteb-i Sultani olarak 1868'de bugünkü eğitim düzenine geçmiş... O tarihten itibaren devlet adamı, sanatçı, edebiyatçı, sporcu yetiştirmiş bir kulüp. Kimse şunu iddia edemez: Galatasaray Spor Kulübü'nden bu camiadan vatan haini çıkıyor, terörist çıkıyor. Böyle bir şey olamaz. Reddediyorum. Bizim tarlamız bu tip fideleri, bu tip yeşerecek tohumları kabul etmez. Hiç kimse Galatasaray'a bu yakıştırmayı yapmasın. FETÖ, eli kanlı bir terör örgütüdür. Maalesef Türkiye'de bazı kurumlara sızmıştır. Galatasaray bu sızmalardan gereken temizliği yapmıştır. Ne taraftarımdan ne camiamdan eli kanlı terör örgütüne hizmet edecek veya onun güdümüne hizmet edecek bir kişi olamaz. Bizim toprağımız bunu kabul etmez. Benim camiam, benim taraftarım 15 Temmuz sonrası duruşunu sergilemiştir. Galatasaray'ın eli kanlı terör örgütüyle hiçbir işi olmaz. Kimse bunu farklı boyutlara getirip kimse bu işten Galatasaray'a zarar vermeye kalkmasın. Biz devletimize bağlı 500 senedir insanlar yetiştirmiş kurumun kulübüyüz. Çanakkale’de, Kafkasya'da şehitler vermişiz. Çanakkale Savaşı sırasında okuldan 3 öğrenci mezun olmuş. Böyle bir kuruma böyle bir yakıştırma olmaz. Bizim bünyemiz, bizim toprağımız bunu kabul etmez. Bu polemiğin büyümemesi lazım. İfade etiniz, bize ulaşmış bir şey yok ama müfettiş tayiniyle bu sorgulansın. Bu sorgulama bu polemiğin önünü de keser. Sorgulama sonucundan da eminim. Vatana bağlı, vatana biat etmiş devletini seven bir kurum Galatasaray. Son derece üzgünüm. Soruşturmanın açılmasından da mutluyum, gerçeklerin ortaya çıkması Galatasaray'ın duruşunun net olarak bilinmesi Galatasaray'ın faydasına olacaktır."
‘MHK HAKEM ATAMALARINDA ÇOK DİKKATLİ OLMALI’
"Galatasaray deplasman maçlarında son derece başarılı olmuştur. Trabzon ülkemizin önemli takımlarından bir tanesi. Güzel bir maç olacak ama artık MHK hakem atamalarında çok dikkatli olmalı. Başka hesaplar içinde olunmamalı. Hakem elinde teraziyi tutuyor. Futbol adına karar veriyor. Sahadaki adaletin temsilcisi... Bir yanlışı diğer yanlışla düzeltmek olmaz. Hakem bir hata yapabilir. Onun etkisinde kalmamalı. Bu sürecin bitmesi lazım. Hatayı sıfırlamak mümkün değil ama bazı insanları senaryolara götürecek uygulamalar olmamalı. Bırakın futbolu sahada oynayalım, masada oynamayalım. Burada da en büyük görev hakemlere düşüyor. Dikine, hızlı oynuyoruz. İki dakikada bir düdük çalarsan futbolun temposunu hızlandıramazsın."
Hiç yorum yok
Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.