Dört Köşe | ''Tudor'a karşı benim kafam karışık.''

FCN Blog'un kendine has konsepti olan Dört Köşe'de bu hafta Başakşehir maçını ve Igor Tudor'u Genel Kurul üyesi olan deneyimli gazeteci Kadir Çetinçalı ile konuştuk. Keyifli okumalar..

Başakşehir karşısında hiç beklenmeyen, utanç verici bir skor ortaya çıktı. Maçı nasıl değerlendiriyorsun sence Galatasaray bu maçta neleri yanlış yaptı da böylesine ağır bir skor ortaya çıktı?
Bir futbol takımını kalitesi ne olursa olsun, sürekli kendi kimliğinin dışına çıkarıp oynamaya zorlarsanız kısaca sonuç hüsran olur. Maçın öncesinde samimi söyleyeyim Başakşehir'in kazanma şansını yüksek görüyordum. Ancak 5-1'lik farklı skor da, aklımın ucundan geçmezdi. Galatasaray kaybetse bile Başakşehir'i zorlar diye düşünüyordum. En başta Gençlerbirliği'ne karşı işleyen taktik ve sistemi Başakşehir karşısında da uygulamayı düşünmek, en hafifinden saflık olur. Başakşehir kadro derinliği olarak Galatasaray'dan iyi ve kaliteli bir kadroya sahip. Gençlerbirliği ise ligin en arızalı ve sorunlu takımı, nitekim yaşadıkları teknik adam değişiklikleri ne halde olduklarının açık belgesi. Tudor Başakşehir'i ciddiye almamış diyemem hiç çözememiş. Emre ve Mahmut'un yokluğuna rağmen orta alanda üstünlüğü ele alamadı. Çünkü çift forvet olmayınca orta alan kurgusunda da taşlar yerinde oynuyor; Ndiaye'i yerinden oynatıp, Fernando'nun da balansını bozmuş oluyorsunuz. Galatasaray'da en önemli oyuncu, ligin flaş golcüsü durumuna gelen Gomis değil. Fernando&Ndiaye ikilisidir. Bu ikilinin takım içerisinde hiç alternatifi yok. Selçuk ya da Tolga'yı mevki olarak bu ikiliden biri eksilse kullanırsınız ama aynı verimi asla alamazsınız. Bu nedenle Galatasaray, 90 dakikanın çok kısa diliminde sadece 2. yarının başında oyunu domine edebildi. O da Başakşehir'in iki farkın getirdiği rahatlıkla, 2. yarıya kontrollü başlamasından kaynaklandı. Bu süreçte de Galatasaray net pozisyon bulamadı ama Gomis'in sıradışı kafa vuruşu ile kısa bir süre için ümitlenmiş oldu. Adebayor'un golü sonrasında ise sarı kırmızılı futbolcular topluca havlu attılar. Çünkü Feghouli'nin yokluğunda Galatasaray'ı hücumü çıkaracak bir numaralı faktör Rodriques. Biz beğensek de beğenmesek de gerçek bu. Rodriques bazen final vuruşu ya da paslarında yanlış tercihler de bulunuyor ama hız ve sprint olarak Feghouli'nin de önünde bir oyuncu. Tudor hala bu oyucunun önemini kavrayamamış durumda. Feghouli ve Rodriques olmayınca Galatasaray geçen yılki takıma benziyor ve çoğunlukla yana geriye oynama zorunda kalıyor. Buna Linnes-Latovlevici değişikliği de eklenince Galatasaray'ın kanat etkinliği daha da azaldı. Skor 3-1'e gelince takım havlu attı demiştik, bunun nedeni ise oyuncular saha içerisinde yanlış sistemle oynadıklarının farkında ve Tudor'un işleyen çarkı bozmasından rahatsız. İkinci defa 2 farklı geriye düşünce, Başakşehir gibi bir takıma 2-3 gol atıp maçı geri çevirmelerinin mümkün olmadığını hissedip, maçtan Muslera dahil koptu ve hezimet ortaya çıktı. 

Eleştiri okları Igor Tudor'a yönelmiş durumda. Kulüpteki geleceği tartışılan Hırvat teknik adam için ne düşünüyorsun?
Tudor için net bir şey düşünemiyorum. Çünkü Tudor'un kafasının karışıklığı bizim de kafamızı karıştırıyor. Düşünün sezon başında yeni kurulmuş takım lider ancak hocası yönetime hesap veriyor. Normalde bu olacak bir şey mi?  Lider takımın hocası şu an ligin en fazla tartışılan teknik adamı. Nedeni de açık ve herkes hemen hemen benzer faktörleri ileri sürüyor. Bir şeyi yeni baştan yapmak, kurgulamak zordur ve bunu bozmak kolaydır. Tudor yeni baştan yaptı yani zoru başardı ama kendi yaptığını acımasızca bozuyor. Tartışılmasının ana nedeni şampiyonluk yolundaki rakiplerine karşın futbol ve sonuç üstünlüğünü henüz elde edememesi. Fenerbahçe maçındaki sistem değişikliği Galatasaray'ın yaşadığı pozisyon kısırlığı, Fenerbahçe maçı ile birlikte kaybedilen Trabzon maçında yaptığı oyuncu değişiklikleri ve bu değişikliklerin dakikaları Tudor'un oyunu okumada ciddi zaafı olduğunun gösteriyor. Ki, Bursa deplasmanında yaptığı yanlış değişikliğin; eğrisinin doğrusuna denk gelmesi ile Feghouli'nin attığı muhteşem golle maçın geri çevrilmesi Tudor'u ve çok kişiyi yanılttı. Şu an hiç bir gazetede yazmıyorum ama samimi söylüyorum o gün de bunu söylemiştim. Tudor Bursa maçında da yanlış değişiklikler yapmıştı. Galatasaray değişiklik öncesinde de iyi oynuyor pozisyona giriyor ancak golü bulamıyordu. Tudor'un yaptığı değişiklikler sonrası kurgu değişti. Galatasaray'ın baskısı kırıldı ve pozisyon sayısı da azaldı. Ancak kornerden gelen topun devamında Feghouli'nin fantastik golü Bursa'yı panikletti ve devamında Tolga'nın Kros vari golü geldi. Değişiklikler sonrası Galatasaray'ın kazanması, "Tudor'un sihirbazlığı" olarak yorumlandı. Gerçekte Tudor o gün de saçmalamıştı. Her şeye rağmen Galatasaray'ın ilk 8 haftada sergilediği pozitif futbolda Tudor'un eseri. Bu yüzden Tudor'a karşı benim kafam karışık. 

Galatasaray'da eleştirilerin odağındaki bir diğer isim ise Latovlevici. Rumen oyuncunun Başakşehir maçındaki performansı hakkında düşüncen nedir?
Latovlevici'yi geçen yıl Karabük'te pek fark etmemiştim. Galatasaray'a transfer olunca kendime kızdım; nasıl bu oyuncuyu fark etmezsin diye. Sonra Latovlevici'yi izledikçe kendime kızmaktan vazgeçtim. Galatasaray'ın oyuncusu değil. Tudor'un yaptırdığı gereksiz ve yanlış transfer. Linnes'e güvenmemesi nedeniyle Rumen oyuncuyu istedi. Şu ana kadar performansa göre değerlendirirsek; Tudor oynatmadığı her maç Linnes'e büyük haksızlık yapıyor. Latovlevici'yi sezon sonunda kesinlikle göndermeli. 

Geçmiş yıllara baktığımızda Galatasaray'ın bu tür ağır yenilgilerden sonra ayağa kalkıp şampiyon olduğunu görüyoruz. Örnek vermek gerekirse 3. yıldızı taktığımız sezon Bursa deplasmanında 5-0'lık yenilgi, 4. yıldız sezonu söylemeye gerek yok. Sence bu takım da ayağa kalkıp şampiyon olabilir mi?
Başakşehir yenilgisinin olumlu ya da olumsuz etkilerini önümüzdeki günlerde göreceğiz elbet. Bu biraz da Tudor'a bağlı. Ancak geçen yıllarda bu tür acı sonuçlar sonrasında final tatlı bitse de, bu sezon durum çok farklı. Şampiyonluk yarışı 1-2 değil 4 hatta 5 takım arasında geçecek. Kadro derinliği olarak Galatasaray bana göre Beşiktaş ve Başakşehir'in gerisinde. Devre arasında takımların yapacağı transfer hamleleri de önemli faktör olacak. Galatasaray'ın Gomis'e yardımcı olacak hem kanat hem forvet oynayabilecek bir oyuncuya daha ihtiyacı var. Başakşehir'den Roma'ya transfer olan Cengiz Ünder gibi mesala. 

Hiç yorum yok

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.
google.com, pub-1379219663774483, DIRECT, f08c47fec0942fa0