Seçilemeyeceğim kaygısı Fatih Terim'i getirtti..

Birçok Galatasaray taraftarının uğruna adaklar adadığı, dört gözle yolunu beklediği Galatasaraylı Fatih Terim sonunda yuvasına döndü.. Bir gece operasyonu ile ansızın, şoke edici bir giriş yaptı Fatih hoca: Nerede kalmıştık... @Galatasaray?

İşin taktik, teknik boyutu vs kimsenin girmesine gerek yok. Mevcut kaotik durumdan bizi çıkartabilecek tek bir isim vardı o da Fatih hocaydı. Ben duruma farklı bir perspektiften bakacağım. Bildiğimiz gibi Dursun Özbek geçen hafta Tudor'un ipini çekerken olağanüstü seçim kararı da almıştı. Malum, olağan seçim Mayıs'ta. Dursun Özbek bu kararıyla muhalefetin önündeki beş aylık süreyi iki haftaya indiriverdi. Tabir-i caizse yangından mal kaçırır gibi seçime kalkıştık.

Hatırlayın, seçim kararının alındığı gün basında çokça "Dursun Özbek, takımın başına Terim'i getirmek istedi ama bazı yönetim kurulu üyeleri buna karşı çıktı ve başkan rest çekti" şeklinde haberler vardı. Ertesi gün Dursun Özbek basın toplantısında ne hikmetse Fatih Terim ile ilgili açıklama yapmaktan kaçındı. Hatta iki gün önce bile gelen Fatih Terim sorularını geçistirdi. Dursun Özbek madem Fatih Terim'i getirmek için rest çekti, niye ertesi gün çıkıp açık açık "Teknik direktör adayım Fatih Terimdir" diyemedi. Niye basın hergün farklı bir teknik direktörü Galatasaray'a yazdı?

Benim bu konuda bir fikrim var. Doğrudur, yanlıştır ya da size saçma veya komplo teorisi gibi gelebilir. Bu benim şahsi düşüncem. Dursun Özbek hem mevcut yönetim kurulundan memnun olmadığı için hem de Mayıs'taki seçimlerde koltuğu riske atmak istemediğinden baskın seçim kararı aldı. Seçime gitme sebebi basının pompaladığı gibi Terim'i getirmek için değil, muhalefeti hazırlıksız yakalayarak koltuğunu 3.5 yıl daha sağlama almak içindi. Burada da Terim adını kendine siper etti. Belki yabancı bir hoca düşünülüyordu, ha belki de yine Fatih Terim ile anlaşacaktı ama seçilmeden önce bunu yapacağını ya da bunun ön hazırlığını yaptığını sanmıyorum.

Neyse olayı dağıtmadan özümüze dönelim. Dursun Özbek'in amacı baskın seçim kararı ile muhalefeti hazırlıksız yakalayarak işini kolaylaştırmaktı. Ancak işler beklediği gibi gitmedi. Karşısında çok ciddi bir muhalefet gördü. Ummadığı kadar ciddi isimler, camianın duayen isimlerinin desteği ile hazırlık çalışmalarına girdi. Dursun Özbek de koltuğunun sandığı kadar sağlam olmadığını fark etti. Sosyal medyada muhalif kesime olan destek, her ne kadar Genel Kurul üzerinde bir etkisi olmasa da gözlerini korkuttu. Belli ki genel kurulun havasından da çok memnun değillerdi.

Bunu dün, Dursun Özbek'in arkasındaki en büyük güç olan, son 5-6 seçimi dizayn eden Ahmet Yüce Ocaklı'nın belki de ilk kez basına açıklama yapmasından da anlayabiliriz. Tabir-i caizse etekleri tutuştu. Dursun Özbek de seçilemeyeceğim kaygısıyla, seçim manevrası olarak hemen Fatih hoca ile anlaşma yoluna gitti. Böylece hem taraftarın baskısını azalttı hem de Genel Kurul için yatırım yaptı. Açıkçası muhalefetin sert olması Dursun Özbek'e bu kararı aldırdı. Yoksa çantada keklik bir seçime gitseydik Dursun Özbek'in Fatih Terim ile bu şekilde apar topar anlaşacağını sanmıyorum.

N'olursa, nasıl olursa olsun, hayırlısı oldu. Olması gereken oldu. Çok da güzel oldu. Muhalefetin gücünü de bu şekilde görmüş olduk. Ha, bu arada hocaya hala dargın olanlar, TFF ile yanyana oluşunu unutamayanlar var. Ancak kırgınlıklar, küslükler bir kenara atılsın artık. Ortak gaye olan Galatasaray'ın başarısında buluşalım.