Faruk Süren: Bu seçim Galatasaray'da bir devrin kapanışıdır

Galatasaray eski başkanı Faruk Süren, olağanüstü seçimle ilgili Fanatik gazetesine özel açıklamalarda bulundu. Dursun Özbek, Galatasaray toplumunu saf zannettiğini belirten Faruk Süren, bu seçimle Galatasaray'da bir devrin kapandığını da belirtti. Faruk Süren'in açıklamaları şu şekilde..

GALATASARAY TOPLUMUNU SAF ZANNEDEREK YAPTI

Dursun Özbek, 2 Aralık 2017’de Olağanüstü Mali Kongre yapıyor. Niçin? İlave borç almak için. Ne zaman yaptı bunu? Hesap döneminin kapanmasına 29 gün kala. Bununla Mart kongresinde mali bakımdan ibra olma hadisesini garantiye aldı. 3 gün sonra da Olağanüstü seçim yapıyorum ve 3 yıllık geleceğim dedi. Tüzük öyle demiyor ancak Dursun Özbek öyle yorumladı. Baskın seçim yaptı. Galatasaray toplumunu saf zannederek yaptı.

KİMSE CEBİNDEN VERDİĞİ PARAYLA GALATASARAY'I SATIN ALAMAZ

''Beni seçeceksiniz başka alternatifiniz yok. Ben cebimden de para verdim” dedi. Kimse cebinden verdiği parayla Galatasaray’ı satın alamaz. Ben para verdim, benim projelerim demek, emri vaki seçimle 3 yıl gelmeyi planlamak yanlıştı. Birçok üye dönemin tamamlanması, Mayıs’ın gelmesini istiyordu. Bu emri vaki seçime Galatasaray tepki gösterdi. Aldı kaçtı, kaptı kaçtı seçim Galatasaray’da olmaz.

BU SEÇİM GALATASARAY'DA BİR DEVRİN KAPANIŞIDIR

Bu seçim Galatasaray’da bir devrin kapanışıdır. Dar çerçevede liseli ağırlıklılarının kongreye hakim olma yöntemi artık bitti. Galatasaray Liseli gerçek Galatasaraylılar artık müdahale ettiler. Oylarını kendi özgür iradesiyle kullanabilen üyeler gereken cevabı verdiler. Bir de benim projelerim dedi. Projeler onun değil Galatasaray’ın. Biz, bizim projemiz. Galatasaray’a veriliyor bütün bunlar, kişilere değil.

BÖYLE SEÇİM KAYBETMEK GALATASARAY'I ANLAMAMAKTIR

Böyle seçim kaybetmek Galatasaray’ı anlamamaktır. Tanınmamış, 9 günde hazırlanmış bir adaya verdi Galatasaraylı oyunu. Bu ne demektir? Bunun analizini yapmaları gerekir. Benim, Burak Elmas’ın, Abdurrahim Albayrak’ın kongreye gitmesiyle, desteklemesiyle izah edilemez bu durum. Ayrıca Dursun Özbek’in sürekli ‘benim’ diyerek anlattığı projeler, derinliği düşünülmüş projeler değildi.