Dört Köşe | ''Gomis böyle iştahlı oynadığında kaybetmek çok zor.''

FCN Blog'un kendine has konsepti olan Dört Köşe'de bu hafta Galatasaray'ın liderliğini ve Belhanda'nın gördüğü kırmızı kartı Sportif Cümleler blogunun sahibi Burak Eren ile konuştuk..

Antalyaspor karşısında 40 dakikada işi bitiren bir Galatasaray vardı. Sen oynanan oyunu nasıl buldun ve sence Galatasaray liderlik koltuğundaki yerini sezon sonuna kadar koruyabilir mi?

Bütün sezonu koş koş şeklinde oynamanın imkanı yok. Durmayı, tempoyu düşürmeyi de öğrenmemiz gerekiyor. 12 günde 4. maçımız oldu ve kupada da rakipler ciddileştiği için rotasyon bütünüyle gerçekleşmiyor. İlk yarıda fişi çekmemiz önemliydi, hücum organizasyonu noktasında çok iyiydik diyemem ama yetecek bir oyundu. Antalyaspor'un da gücü belli, büyük sıkıntıları var ve Galatasaray'ı savunarak durduramayacaklarını bildikleri için onlar da açık oynadı. Yüksek bir tempo izledik, açık alanları gerçek anlamda iyi kullanamadık ve o pası bir türlü geçirememek sorun mesela. Yine de bitiriyoruz, özellikle Gomis böyle iştahlı oynadığında kaybetmek çok zor. 

Liderlik koltuğunu ise sezon sonuna kadar korumak önce Fernando'nun dönüşünden geçiyor, böylelikle 4-3-3 tam anlamıyla oturacak ve daha da sertleşeceğiz. Fatih Terim'in en iyi bildiği döneme geldik, o da kazanmak ve şampiyon olmak. Zirvede tutunacağımızı düşünüyorum, 5'de 5 diyordum, ilk maçı geçtik. Bu 4 maçı da kayıpsız atlatırsak önemli de bir puan / psikolojik avantaj olacak. Fenerbahçe harici derbiler, büyük maçlar içeride ki Fatih Hoca'nın en iyi olduğu bir konu daha.

Belhanda'nın çok gereksiz gördüğü bir kırmızı kart var. Senin bu konuyla ilgili görüşlerin nedir? 

Belhanda'nın yaptığı büyük bir iş bilmezlik, bunu atlamak imkansız. Maç bitmiş, orada rakip topu saha vermese dahi gitme üzerine, bırak. Ne olur ki, aleyhine ne gelişebilir. Atma 4. golü de, ne değişecek. Hakem de geriyor ortalığı, bu da atlanmamalı. Maç bitmiş, değişecek bir şey olmayacak ve kolaylıkla geçiştirilebilecek bir pozisyon. Sarı kartları verdiğinde otomatik olarak olayı germiş oluyor ve 2. sarı kartı neden yediğinin yanıtı bende hala yok. Belhanda bir şey dedi desem hakemin yanında değil ki, Gomis'le birlikte konuşuyor. Bizim göremediğimiz başka bir şey mi oldu bilmiyorum, hala o 2. sarı kart neden geldi bilemem. Kuzey Afrikalı futbolcular için bu kontrolsüzlük maalesef oluyor, Belhanda'ya da bu noktada güvenmek zor. 

Galatasaray taraftarının sosyal medyada hakemlere ciddi bir tepkisi var. Senin son haftalardaki hakem performansıyla ilgili görüşün nedir?

Galatasaray lehine ne zaman bir penaltı çalınacak merak ediyorum, bunu Twitter'da da yazdım. Galatasaray aleyhine çok rahat penaltılar çalınıyor, lehine ise henüz bir penaltı göremedim. Bu da Fatih Hoca göreve geldiğinden bu yana devam etmekte, maalesef bekliyorduk bunları. Süreci konuşmaya gerek yok, bizimle uğraşacakları belli. Bu noktada herkesi yenmek gerekecek, o gücü de kendimizde görüyorum. Daha fazla tepki göstermeliyiz, biz ise hakemleri hiç konuşmuyoruz. Her maçta çalınmayan 1-2 penaltı var, Sivasspor deplasmanında aleyhte çalınan penaltıyla bize verilmeyen penaltıları kıyaslayın işte.

Önümüzde bir Kasımpaşa deplasmanı var. Kasımpaşa maçıyla ilgili görüşün nedir ve sence Belhanda'nın yokluğunda kim bu maça ilk 11'de çıkar?

5'de 5 demiştim, ilkini kayıpsız atlattık ama bu 5 maçın en zayıf halkasıydı. En zorlu halka ise Kasımpaşa deplasmanı olacak ve bu maçı geçersek önümüzdeki 3 maç çok daha rahat geçilebilecek türde. Kasımpaşa da dengesiz bir takım, Kemal Özdeş 1 hafta içinde gidiyor / geliyor gibi enteresan olaylar var. Bütçe ve kapasite dahilinde iyi işler çıkarıyorlar, hücum noktasında kaliteli, bizi zorlayacak isimleri var ama Galatasaray kalitesi çok daha yukarıda. 

Belhanda'nın yokluğunu o kadar büyük bir handikap olarak görmüyorum, telafi edilir. Ben 4-3-3'ün devam edeceğini düşünüyorum ve Belhanda yerine Tolga Ciğerci'yi izlemek isterim. Yaratıcılık biraz daha düşer ama tempo en az bir seviye daha yukarı çıkar. Böylelikle Selçuk İnan'ı biraz daha hücuma atarız, Tolga Ciğerci tempoyu korur (Badou Ndiaye görevi), Donk da arkayı süpürüyor. Orta sahayı ikilediğimiz an (bu da Feghouli'yi ortaya çekmek demek) Donk'un da, Selçuk İnan'ın da, Tolga Ciğerci'nin de sorunları ortaya çıkıyor. Donk ve Selçuk İnan son haftalarda iyi iş çıkarıyorsa bu üçlü orta sahadan kaynaklı, doğru yerlerde oynuyorlar. İkili orta saha daha fazla sorumluluk demek, hal öyle olunca da zorlanıyoruz. Üçlü orta sahanın devamı ve bu isimlerin bir arada oynaması en mantıklı olan. Feghouli biraz daha ön plana çıkar, kanatları zaten iyi kullanıyoruz ve iştahlı bir Gomis var. Rahat kazanmak gerekiyor.