STSL | Sen şampiyon olacaksın..
Spor Toto Süper Lig'in 25. haftasında Galatasaray, evinde Konyaspor'u ağırladı. Galatasaray maç öncesinde beklenen kadroyla sahaya çıktı. Eren Derdiyok'un haricinde de kadroda eksik bulunmuyordu. Konyaspor ise geçen hafta Mehmet Özdilek ile yollarını ayırdıktan sonra takımın başına Sergen Yalçın'ı getirdi.
Sergen Yalçın, Konyaspor'da ilk değişlik olarak Jahovic-Eto ikilisini ayırarak başlamış. Bu ikilinin aynı anda sahada olması Konyaspor adına büyük bir dezavantaj oluşturuyordu. Bu ikili geldikleri takımda savunmadaki yapamadıkları işleri tolere edilen isimlerdi. Örneğin, Antalya'da Eto takımla birlikte baskı yaparken aksıyordu geriye kalan isimler bunu telafi ediyordu. Diğer tarafta ise Jahovic, Göztepe tarafından tolore edilen diğer isimdi. İkisinin birden sahada olması Konyaspor takım savunmasının aksamasına sebep oluyordu. Diğer bir avantajları ise Ali Turan'ın bu hafta kart cezalısı olmasıydı. Ali Turan takım her genişlediğinde aksayan, her hafta düzenli olarak bariz hata yapan bir stoper. Bu da Sergen Yalçın adına diğer bir şanstı. Henüz maçın başında gelen duran toptan gelen gol başka bir avantajı oldu.
Galatasaray'ın kronik duran top savunamama hastalığı yine baş gösterdi. Bu kez sorun Muslera değildi. Fatih Terim 3.döneminde duran topta topu ilk karşılama işini Melo'ya yaptırıyordu. Melo oyun karakteri olarak konsantrasyonunu her zaman üst düzey tutan bir isimdi ve hemen hemen her topu tereddütsüz karşılıyordu. Bu sezon ise bu topu karşılayan isim Donk. Donk ise Melo'nun tam tersi konsatrasyon seviyesi çok düşük bir isim. Bugün Selçuk'u görünce topu karşılayamadı ve Galatasaray golü kalesinde gördü. Sonrasında ise Galatasaray oyunun mutlak hakimi olmaya başladı. Özellikle sağ kenardan pozisyonlar üretmeye başladı ancak bireysel olarak performanslar kötü olması sıkıntıya soktu. Mariano çok kötü durumda ve bunun formsuzlukla alakası yok. Sakatlık sonrası fiziksel olarak çok gerilemiş durumda. Bu yüzdendir bindirmeleri oldukça yetersiz kaldı. Hücumdaki varlığı ve etkinliği sonrasında savunmadaki zaaflarını görmezden gelebilirsiniz ancak hücumda da kötü olunca çekilmez bir hal alıyor. Bu sebeple Linnes'in formayı alması gayet doğal. Mariano'dan çok daha fazla bindirme yapıyor, savunmada Mariano'ya göre çok daha dengeli. İlk yarı boyunca Feghouli dışında iyi oynuyor diyeceğimiz isim de olmadı. Donk'un topu kullanmak zorunda kaldığı anlarda Belhanda ve Selçuk, merkezde Konyaspor'un savunma ve orta sahası hattının arasına fazlaca gömülmesi buralardan çıkıp topu alamaması sonucunda oyunu yönlendirme işinin Donk'a kalması, topun sürekli Serdar-Maicon etrafında dönmesine sebep oldu. Garry Rodrigues'i de bire birde asla yakalanamaması sağlamak adına Konya çizgide hep 2'li veya 3'lü baskı yaptılar ve hareket alanı bırakmadılar.
Galatasaray'ın kronik duran top savunamama hastalığı yine baş gösterdi. Bu kez sorun Muslera değildi. Fatih Terim 3.döneminde duran topta topu ilk karşılama işini Melo'ya yaptırıyordu. Melo oyun karakteri olarak konsantrasyonunu her zaman üst düzey tutan bir isimdi ve hemen hemen her topu tereddütsüz karşılıyordu. Bu sezon ise bu topu karşılayan isim Donk. Donk ise Melo'nun tam tersi konsatrasyon seviyesi çok düşük bir isim. Bugün Selçuk'u görünce topu karşılayamadı ve Galatasaray golü kalesinde gördü. Sonrasında ise Galatasaray oyunun mutlak hakimi olmaya başladı. Özellikle sağ kenardan pozisyonlar üretmeye başladı ancak bireysel olarak performanslar kötü olması sıkıntıya soktu. Mariano çok kötü durumda ve bunun formsuzlukla alakası yok. Sakatlık sonrası fiziksel olarak çok gerilemiş durumda. Bu yüzdendir bindirmeleri oldukça yetersiz kaldı. Hücumdaki varlığı ve etkinliği sonrasında savunmadaki zaaflarını görmezden gelebilirsiniz ancak hücumda da kötü olunca çekilmez bir hal alıyor. Bu sebeple Linnes'in formayı alması gayet doğal. Mariano'dan çok daha fazla bindirme yapıyor, savunmada Mariano'ya göre çok daha dengeli. İlk yarı boyunca Feghouli dışında iyi oynuyor diyeceğimiz isim de olmadı. Donk'un topu kullanmak zorunda kaldığı anlarda Belhanda ve Selçuk, merkezde Konyaspor'un savunma ve orta sahası hattının arasına fazlaca gömülmesi buralardan çıkıp topu alamaması sonucunda oyunu yönlendirme işinin Donk'a kalması, topun sürekli Serdar-Maicon etrafında dönmesine sebep oldu. Garry Rodrigues'i de bire birde asla yakalanamaması sağlamak adına Konya çizgide hep 2'li veya 3'lü baskı yaptılar ve hareket alanı bırakmadılar.
İkinci yarıda Fatih Terim iki değişiklikle geldi. Sinan-Donk ve Linnes-Mariano değişiklikleri geldi. Mariano hem dökülüyordu hem de gelecek hafta cezalı duruma düşmüştü. Linnes'i görmek adına da önemliydi. Donk'un oyundan çıkma sebebi ise yukarıda bahsettiğim Konyaspor savunması arasına fazla gömülme sorunuydu. Feghouli ve Belhanda, Selçuk'un önünde konumlandırılmıştı. Bunlar topu almaya çıkmasa bile Selçuk, Donk'tan çok daha iyi top kullanabilirdi. Gerçi buna pek de ihtiyaç olmadı. İkinci yarı iyi oynamasına rağmen yaptığı iki hata göze batsa da Belhanda ikinci yarı çok fazla sorumluluk almaya başladı. Topu olduğunca öne Gomis'e ulaştırmak adına en çok uğraşan isim dersek yeridir. Bu kez de Feghouli toptan uzaklaşmaya başladı. Sezonun sonuna geldik neredeyse ama ikisinin aynı anda iyi oynadığı bir döneme daha gelmedik. Ayrıca bugün Muslera'nın da uzun zaman sonra eski günlerini andıran bir performans gösterdi. Galatasaray yüklendiği dakikalarda geride +1 olmasını sağladı. Sinan Gümüş değişikliğini ise en baştan beri eleştirdim. Çünkü Sinan ne oyun bilgisi iyi ne de oyun temposuna sahip. İyi bir sol ayak ve doğru yerde bulunmayı iyi yapabiliyor ancak bunlar futbol oynamak adına yeterli değil. Yasin, Sinan'dan daha yetenekli olmayabilir ama Sinan'a oranla daha çok mücadele ediyor ve belirli bir tempoya sahip. Sinan her ne kadar bugün maçı alan isim gibi gözükse de öyle göze çarpan bir oyun oynadığını düşünmüyorum. Son 10 dakikada ise Fatih Terim elinde forvet eksikliğinden ve artık Konyaspor ceza sahasına orta bombardımanı olacağından savunmaya Ahmet Çalık'ı alırken bugünün dökülen diğer bir ismi Maicon'u forvete yolladı. Maicon forvet oynadığı dönemde de bütün hava toplarını almayı başardı.
Bugün Fatih Terim yaptığı değişikliklerle maçı Galatasaray'a çeviren bir isim olmadı belki ama uzun zamandır değişikliklerde hatalı değişiklikler yapıyordu. Bugün ise yaptığı değişikliklere itiraz edilebilecek pek bir şey yoktu. Tabelaya da yansıyınca, hocanın haklılığı ortaya çıktı. Şampiyonluk yolunda her ne şekilde alınan bir puan varsa bu büyük kazançtır. Başakşehir ve Beşiktaş'ın üç puan önüne çıkan Galatasaray, derbiye de 6 puan önde gidiyor. Gelecek haftayı da lider tamamlamayı garantiye alarak..
Bugün Fatih Terim yaptığı değişikliklerle maçı Galatasaray'a çeviren bir isim olmadı belki ama uzun zamandır değişikliklerde hatalı değişiklikler yapıyordu. Bugün ise yaptığı değişikliklere itiraz edilebilecek pek bir şey yoktu. Tabelaya da yansıyınca, hocanın haklılığı ortaya çıktı. Şampiyonluk yolunda her ne şekilde alınan bir puan varsa bu büyük kazançtır. Başakşehir ve Beşiktaş'ın üç puan önüne çıkan Galatasaray, derbiye de 6 puan önde gidiyor. Gelecek haftayı da lider tamamlamayı garantiye alarak..
Hiç yorum yok
Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.