Analiz | Repertuardan çıkan yeni şablon..

Galatasaray sezona epey eksik, oldukça kötü başladığı Süper Kupa karşılaşmasının ardından sadece 24 günü geride bıraktı. Ancak teknik direktör Fatih Terim'in takımı, direkt olarak onbire yaptığı tek takviyeye hatta geçen sezon 29 golle gol kralı olan Bafe Gomis'i kaybetmesine rağmen oyununda değişiklik kat ettiği gerçeği bariz ortada.. Akhisar maçında oldukça temposuz olan takımın bu kadar hızlı vites arttırması elbette ilginç bir gelişmeydi.

ZAYIF BAŞLANGIÇ: ADAM ADAMA BASKI

Galatasaray, evinde oynadığı Alanyaspor karşısına Ryan Donk yerine merkezde Emre Akbaba ile başladı. Tek farklı bir isim vardı kadroda ama bu isim aslında takımın asıl oyun fikrinin ne olduğunu gösteriyordu. Galatasaray sahaya 4-3-3 şeklinde dizilirken, orta üçlüsü Fernando-Emre-Belhanda idi. Donk-Fernando ikilisinin beraber oynadığında takıma el freni olduğunu defalarca yazıldı. Bu sebeple bu karşılaşma Galatasaray taraftarı adına yeni bir başlangıç demekti. Lakin maç hiç de beklediğim gibi başlamadı. Alanyaspor merkezde Emre ve Belhanda'ya adam adama baskı uyguladı. Adam adama baskıyı atlatmak kolaydır ancak hareketli olmanız gerekir. Galatasaray'da bu hareketlilik mevcut değildi. Belhanda dışında kimse hareketlilik katmadı oyuna. Belhanda ikinci yarıdaki oyunuyla övgü aldı ama ilk yarıda da takımın en iyisi oldu, ekran başında etkisiz görünse dahi.. Süper Lig'de çoğu takım özellikle deplasmanlarda 3.bölgede rakibine baskı yapmaz ancak Alanyaspor öyle davranmadı. Galatasaray'a baskı yaptı ancak Galatasaray geçen seneki gibi baskı yerken sorun yaşamadı. Burada Fatih Terim'e ayrı bir parantez açmak gerekiyor bu konuyu yazının devamında anlatacağım. İlk yarı özelinde Galatasaray adına Sinan Gümüş, Eren ve Onyekuru tam manasıyla yokları oynadı. Özellikle Sinan'ın tempolu oyunda ne kadar zayıf olduğu birkaç milyonuncu kez daha gördük. Eren de stoperlerin arasından çıkıp top alamayınca Galatasaray sürekli 2.bölgede sürekli top dolaştırır oldu. Bu durum haliyle pozisyon kıtlığına sebep oldu. Oldukça kısır geçen ilk yarının ardından Galatasaray'ın önde olması da epey rahatlattı. Galatasaray'ın vakit ilerledikçe gol bulamaması kendisi adına oyunu çok zora sokuyor. Pek çok açıdan Galatasaray'ı geçen sezonki Liverpool'a benzetebiliriz ama bu özellikleri birebir aynı. İki takımda da kilit açacak pası atacak oyuncu eksikliği var. Oyun sıkıştıkça da iki takımda zorlanmaya hatta puanlar kaybetmeye başlıyor. İkinci yarıda ise Galatasaray hareketlilik katınca oyun bambaşka hal aldı ve Galatasaray farka koştu. Özellikle atılan 3.golde Emre'nin hareketli oyunu Sinan'a çok büyük bir alan açılmasını sağladı ve Galatasaray golü buldu. Bu oyundaki hareketliliğe dair en güzel örnekti. 3.golden sonra ise Alanyaspor tamamen dağıldı ve Galatasaray farka koştu.

STOPERLERİ OYUNA SOKMA VE BASKIDAN ÇIKIŞ

Geçen sene Galatasaray özellikle Tudor döneminde yaşadığı en büyük sorun rakiplerin ön bölgede baskı yapması sonrası Galatasaray'ın çıkamamasıydı. Buna kısa bir süreliğine bek (sadece Mariano) üzerinden oyun kurarak çözüm bulmuştu. Trabzonspor maçında ise Rıza Çalımbay bunu iyi analiz etmiş. Mariano üzerinden de Galatasaray'ı durdurmuştu. Fatih Terim 65 yaşında ve oyununa hala bir şeyler katmaya devam ediyor. Alanyaspor'un yönlendirmeli baskısında Ahmet'i sürekli oyunun içine soktu ve topu ön bölgeye rahatça taşıttı. Bu Türkiye Ligleri'nde pek gördüğümüz bir iş değil.

Galatasaray burada uzun süre top dolaştırdı ancak topu ön bölgeye taşıyamamıştı. Çözümü yukarıda bahsettiğim gibi stoperi oyuna katarak çözüm buldu. Bunun için tesadüf diyenler olabilir ama şu linkte videolu şekilde gösterdiğim gibi, bilinçli bir oyun.. Ahmet işaret edince Belhanda ve Fernando merkeze doğru boş koşu yapıyor ve adam odaklı Alanya savunması bu ikiliyi kovalamaya başlıyor. 

Bu sayede Ahmet'in önüne çok büyük bir alan açılıyor ve Ahmet bu koridoru kullanıp Galatasaray'ın topu öne taşımasını sağlıyor. Bu oyun varyasyonunu 8. ve 18. dakikalarda Ahmet yine aynı koridoru kullanarak topu öne taşıyor. 3 kere bir stoperin bu şekilde oyuna katılması bilinçsiz bir iş olması epey zor.

Bir başka savunmadan top çıkarma örneğinde ise bu kez Maicon oyunu kuran isim oluyor. Belhanda, Sinan ve Mariano'nun saha içinde pozisyonlarını değiştiği Galatasaray'ın farklı bir yerleşimle yer aldığını görüyoruz. Adam odaklı Alanyaspor savunması Belhanda'nın sağ beke kaydığını, Sinan'ı merkezde olduğunu görünce Alanyasporlu oyuncular kimin kiminle eşleşmesi gerektiğine karar veremiyor ve Mariano'nun önünde büyük bir boşluk oluşuyor. Buradan Galatasaray pozisyon çıkartamadı ama Mariano gibi bir adam böyle bir alanı bir daha bulursa Galatasaray buradan bir şeyler üretebilecektir. Yukarıdaki görüntü pek kaliteli değil o sebeple olayı daha basite indirip, kuş bakışı hale getirirsek şöyle bir yerleşim ortaya çıkıyor.

BİR GARİP SİNAN GÜMÜŞ MESELESİ

Galatasaray, Alanyaspor'u yenerken ilk yarıdaki oyun pek tatmin edici değildi. Bu tatmin edici olmayan oyunda göze çarpan ilk şey Sinan'ın yokları oynuyor olmasıydı. Sinan Gümüş Galatasaray'a geldiği günden beri hemen hemen her hazırlık döneminin yıldızı ama sezon içinde verilen hiçbir şansı da doğru düzgün kullanamıyor daha doğrusu verimsiz oluyor. Sinan'ın hazırlık döneminde veya maçlarında bu kadar iyi olmasının sebebi Allah vergisi tekniğinin temposuz oyunda fark yaratması lakin bu yetenek normal sezonda yani rakiplerinde tempo arttırdığı oyunlarda yetersiz kalıyor. Futbol artık fiziksel yeterliliğin daha fazla gerekli olduğu bir dönem. Sinan 20-30 sene öncesinin futbolcusu olsa muhtemelen büyük bir futbolcu olabilirdi ama bugünün futbolunda Galatasaray'ın yedek kulubesinden öteye gidemez. Oyun görüşünün ne kadar kötü olduğunu Alanyaspor maçının 41. dakikasında bir kez daha gördük. Alanyaspor'u 4v2 yakalayan Galatasaray'da top Sinan'ın ayağındaydı ve o kadar ne yapacağını bilmiyordu ki topu sürerken bile ağır ağır ilerledi ve Galatasaray'ın bu kontra atağı şut dahi atılmadan aut ile sonuçlandı.