Değişimi Başlatan İkili: Lemina ve Seri

Ligin 19. haftasında Konyaspor ile oynadığımız deplasmandan 3 puanı 3 golle taçlandırarak aldık. Şüphesiz maç öncesi, maç önü iddaa oranlarında Galatasaray galibiyet oranının artması, Konyaspor ve Aykut Kocaman oyun stilinin ele alınması ve takımımızın bu sene özellikle gol yollarında kısır olması gibi faktörler ele alındığında zorlu bir mücadele hatta zorludan öte, sıkıcı bir maç izleyeceğimizi düşünüyorduk. Nitekim gerek bahis dünyasının, gerek maçı izleyen futbolseverlerin ezberleri bozuldu. İlk yarıda atılan iki golle 2-0 öne geçtik. Ardından ikinci yarı Adem Büyük son noktayı koyarak 3 puanı 3 golle almamızı sağladı. Galatasaray, fikstüründeki zor maçlardan birini alnının teriyle kazandı.

2019-2020 sezonunun ikinci yarısında Galatasaray adına en dikkat çeken nokta ise kadroda değişen oyuncuların oyunu hareketlendirmesi ve oyunu hızlı bir şekilde oynamaya çalışmamız. Her ne kadar istediğimiz gibi bir oyun görmesek bile ilk yarıya göre daha kendini bilen, ne yapmaya çalıştığının farkında olan bir takım izliyoruz. En azından şahsi görüşüm bu yönde. Bu takım, bir şeyler yapmaya çalışıyor, bir şeyler yapmayı deniyor.

MAÇ DETAYLARI

Konyaspor maçına 4-2-3-1 formasyonu ile sahaya çıkan Galatasaray orta ikili olarak Mario Lemina ve Seri'yi belirledi. İleride merkezde Emre Akbaba, sağında Feghouli solunda ise Ömer Bayram, ataklarında en önde Falcao'ya eşlik etti.

Maçta tam tamına 530 pas yapan takımımız, %81,3 isabet oranıyla maçı tamamladı. Rakip yarı sahada ise bu isabet oranı %69.4 olurken, bunda dikkat çeken faktörlerden birisi her ne kadar Aykut Kocaman'ın geriye yaslanan oyun anlayışı olsa da diğer taraftan hem merkezden hem de kanatlarda oyuna hakim olarak boştaki arkadaşını arayan Galatasaraylı oyuncularla da açıklayabiliriz. Terim'in öğrencileri sadece takımın genel atletizmini değil, oyunun da dinamiklerini değiştirerek pozisyon geçişlerine hız kazandırmak istiyor.

Merkez orta sahamız Seri ve Mario Lemina'nın maçtaki ısı haritasına ve performansına göz atalım.

Jean Michael Seri'nin ilk yarı ve ikinci yarıdaki ısı haritası

Jean Michael Seri'nin maç boyunca gerçekleştirdiği ısı haritası

Seri, orta sahada hücum ile merkez arasında köprü görevi görerek orta sahada varlığını her alanda hissettirdi. Tempo yapan, koşan ve kenar yönetiminin direktifine göre baskı oyununda aktif olarak yer alan oyuncular arasında yer aldı.

Mario Lemina'nın ilk yarı ve ikinci yarı ısı haritası

Mario Lemina'nın maç boyunca gerçekleştirdiği ısı haritası

Lemina, sahada Seri'ye göre daha çok defansif rolüne bürünerek tam anlamıyla sahada basmadık yer bırakmayan bir futbolcu oldu. Ligin başlarında Seri'nin defansif, Lemina'nın ise daha çok hücumda oynadığını az çok hatırlıyoruz. Bu sefer, özellikle Nzonzi'den sonra defans ile orta saha arasında bağlantı noktası olarak Lemina rol aldı. Tabii maç esnasında Seri ile uyumlu şekilde birbirleriyle yardımlaşarak merkez orta sahayı gayet verimli kullandılar.

Jean Michael Seri'nin maç boyunca topla buluştuğu noktalar

Mario Lemina'nın maç boyunca topla buluştuğu noktalar

Yukarıda ilgili görsellerde Mario Lemina ve Seri'nin ısı haritalarını, pasla buluşma noktalarını görüyoruz. Peki bu merkez orta sahadaki ikili maç boyu ne kadar pas yaptığını, girdikleri ikili mücadeleleri ve bunların yüzde kaçının isabetli olduğuna bakalım.

Mario Lemina, maç boyu 71 kere pas vererek bunların %88,7'sini isabet ettirerek takım arkadaşlarıyla buluşturdu. Lemina, savunmada 13 kere girdiği ikili mücadelenin 8'ini kazandı. Ayrıca 3 kere top kapma girişiminde bulunup 3'ünde de başarılı oldu.

Seri, maç boyu 63 kere pas vererek bunların %90,5'ini isabet ettirerek takım arkadaşlarıyla buluşturdu. Seri, savunmada 8 kere girdiği ikili mücadelenin 3'ünü kazandı. Ayrıca 1 kere top kapma girişiminde bulunup bunda da başarılı oldu.

Galatasaray'ın, ilk yarıda büyük tepki toplayan oyununda değişiklik yapmak istediğini televizyon karşısında bile net bir şekilde görüyoruz. Daha önce de dediğimiz gibi, henüz istenen oyunu görmesek bile takımda biraz kıpırdanma var ve buna şimdilik şükrederek seviniyoruz. Ligin ilk yarısında statik oyunumuz ile kadrodaki oyuncuların yavaşlığı ile inanılmaz sıkıcı maçlar izlediğimizi, orta sahada top aldıktan sonra ileriye koşan futbolcu görmediğimizi hatırlıyoruz. Öyle ki bu yavaşlığımızla kontra atak denen olayın varlığını dahi unuttuğumuzu, takımımız hücum yaparken rakibin çoktan savunmaya yerleşmiş olduğunu sürekli gördük. 4-2-3-1, oyun içerisinde değişse de (Fatih Terim 4-3-2-1, 4-4-2 gibi adlandırılan formasyonları sevmediğini dile getirmişti ama adettendir) Seri ve Lemina ikilisinin sürekli hareket halinde olarak hücum yönünde de gerekli katkıları verdiğini ve oyunumuzun tam anlamıyla oturmasıyla bu katkının daha da artacağı konusunda inancımız tam.

Kayserispor maçında formasyonda ne gibi değişiklikler olur henüz kestiremiyoruz. Lemina'nın yokluğunda Seri'nin partneri Belhanda mı olur yoksa orta sahayı üçler miyiz bu konuda bir fikrim yok. Kayserispor maçından sonra da orta sahadaki dağılımları inceleyerek iki maçı karşılaştırarak bu seriyi sene sonuna kadar devam ettireceğiz. Amacımız verileri size kolaj halinde ulaştırarak yorumlamak.

Kaynak olarak kullanılan görsel veriler Opta ve Maçkolik'e aittir.