Galatasaray Doğa Sigorta'nın kadro planlaması üzerine..

Basketbol takımlarının, sene başında yaptığı kadro planlaması aslında tüm senenin özetini bize gösterecek temel bir parçadır. Bütün paylar bu temel üzerine inşa edilen olgulardır. Maçları izlerken farklı bir bakış açısı ile bakmak için gelin biraz derinlere inelim. Takım oluşturulurken, hem Avrupa'da hem ülkemizde mücadele edebilecek, sağlık problemi olmayan, bütçe olarak (menajer/oyuncu) uygun isimlere yönelmek gerekiyor.

Peki bu isimleri seçerken hangi parametreler izleniyor?

Özellikle Türk oyuncuların burada ikinci plana atıldığını görmekteyiz. Yabancı kuralı, neden oyuncu yetişmiyor, elde kalanlar neden süre bulamıyor gibi sorular aklımızdayken, kısa vadede başarıya ulaşma anlayışı 5 yabancı ve yanında yan rolleri gördüğümüz 1-2 Türk oyuncu ile devam ediyor. 

Sevgili dostlar, bu çark işler mi tabii ki işleyebilir ama bu büyük bir risktir. Kurulan iskelette bir oyuncunun sakatlığı yada mali sıkıntılar sorunları da beraberinde getirecektir. Tüm transferleri yaptınız idmanlara başladınız. 

Coach ve yardımcıları kadroyu oluşturduktan sonra derin oyuncu havuzunda oluşan durum; 

• 1 numara: Lazeric Jones, Tai Webster, Can Korkmaz, Hasan Emir Gökalp
• 2/3 numara: Göksenin Köksal, Aoron Harrison, Yiğit Aslan, Caner Erdeniz
• 4/5 numara: Greg Whittington, Alex Poythress, Zach Auguste, Ayberk Olmaz, Ege Arar

şimdi bu tabloya bakarak rahat bir şekilde değerlendirmemizi yapabiliriz.

Lazeric Jones'un sakatlığı ile önemli bir combo-guard eksikliği meydana gelmiş oldu. Bu yüzden kısa rotasyonu ciddi bir probleme girdi. Bir guard takımın lideridir. Coach'a en yakın iletişimde olan kişidir. Ağırbaşlı, güvenilir, saha içi karizması olan bir figürdür. Winner oyuncunun özetidir, basketbol tarihine bakarsak bu hep böyle olmuştur. Atalarımız ne güzel söylemiş balık baştan kokar. Bazı sinyaller aslında Webster ile devam edilmesinden anlaşılıyordu. Asıl yaralayıcı noktalardan biri ise bu takımda görev dağılımlarının ne şekilde yapıldığıdır. "Gerçek 1 ve 2 numaralar mı? Çift guardlı sistem mi?" derken, unutulan, nokta belirgin bir 3 numara eksikliğidir. Ne yazık ki potaya gidebilen, şutör özelliği olan size'lı bir forvetimiz yok. Bu da takımı 3 kısalı sisteme doğru götüren bir durum olarak göze çarpıyor.

Yabancı transferlerine bakacak olursak, başarılı olduğumuz her sene dominant guardlarımız (Arroyo veya McCollum) oldu. Markoishvili ve Micov gibi skor gücü yüksek 3 numaralar oyunu rahatlatıyordu ve en önemlisi N'dong, Pops Mensah Bonsu gibi atletik siyahi uzunlar pota altında gövde gösterisi yapıyordu.

Şuan takımımızda 5 numara sorunu hakim, Zach Auguste çok atletik ama low post savunmasında yetersiz, psikolojik olarak yükselmeleri, ani düşüşleri var. Alex Poythress ise fizik olarak muazzam olmasına rağmen boyunun kısa olması büyük handikap, günümüz basketbolunda uzun rotasyonunda boylar 2.20'lere yaklaşmış durumda.. Ayberk Olmaz ise uzun olmasına rağmen size olarak hala istenen düzeye çok uzak. Sözün özü, yeni transferimiz John Roberson'un takıma yapacağı katkı ve bu takım için çok özel bir oyuncu olan Greg Whittington'ın nasıl döneceği sezon sonu olacağımız noktayı belirleyecek önemli faktörler olacak.