Gelenler gideni bile arattı; başarısızlık kaçınılmaz oldu!

Basketbol Süper Ligi'nde 23. hafta geride kalırken şüphesiz bu sezonun en büyük hayal kırıklığı Galatasaray oldu. Sarı-kırmızılılar çok kötü bir sezon geçirirken küme düşme hattında yer alıyor. Galatasaray'da bir kadro zafiyeti var, sezon içinde görev alan 3 koç da sınıfta kalmış durumda ancak burada bir yönetim var ki bugünkü tablonun ana sebebinin bu yönetim olduğunu söylemezsek eğer sadece bir yönetim şakşakçılığı yapmış oluruz.

Önce bir takvim yapraklarını geri saralım ve sezon başına gidelim.. Galatasaray'da şube yönetimi tamamen değişmiş ve yıllardır tartışılan Ömer Yalçınkaya'da görevden alınmıştı. Sarı-kırmızılılarda bu gelişmeler yaşanırken göreve ise Dorukhan Acar, İlber Aydemir ve Oytun Özer göreve getirilmişti. Bu isimlerden Oytun Özer'in aktif isim olması bekleniyordu ki beklendiği gibi de oldu. Şube tamamen Oytun Özer'in yönetiminde oldu desek yanlış olmaz. Esasında ilk göreve geldiğinde de bunun olumlu bir etki yaratması bekleniyordu zira Oytun Özer'in Bahçeşehir Koleji'nde de bu görevi yapmış olması sebebiyle basketbol şubesinde daha kurumsal bir yapı kurması bekleniyordu. Fakat işler hiç öyle olmadı ki buraya geleceğiz.

Öncelikle şunu söylemek lazım; Galatasaray'ın elinde defoları bol olan bir kadro vardı ve üstüne üstlük sezona girerken de Ertuğrul Erdoğan çok kötü bir coachinge imza atarak kötü olan takımın daha da dibe gitmesine neden oldu. Sonrasında Ertuğrul Erdoğan'ın görevden alınmasının ardından Ömer Uğurata göreve geldi. Ömer Uğurata'nın kendini geliştirme çabası, milli takımdaki başarıları nedeniyle potansiyelli olduğu bilinen ve iyi işler yapması beklenen bir isimdi ancak özellikle Basketbol Şampiyonlar Ligi'nde alınan çok kötü sonuçlar üstüne ligde de üst üste yenilgilerle Uğurata ile de yollar ayrıldı. Kısacası Galatasaray adına güvenilen koçlardan da çok kötü neticeler alındı.

Şimdi koçların hatalı oldukları, çok kötü neticeler aldıklarını söyledik ancak Galatasaray'ın bugünkü halini salt koçlar üzerinden okumak büyük bir hata olacaktır zira başarısız olan 2 koç da bedel ödedi. Fakat yönetim bünyesindeki isimlerin hiçbir bedel ödemediklerini, başarısızlıklarını topyekun koçlara yıktıklarını söylemek mümkün. Galatasaray sezon başı kadrosunu 8 oyuncu ile güçlendirmişti. Bu anlaşılır bir durumdu zira birçok oyuncu takımdan ayrılmış ve EuroLeague takımlarının yolunu tutmuştu fakat zurnanın zırt dediği yer Cimbom'un sezon ortasında tam 6 transfer yapmış olması. Yani Galatasaray sezon ortası sil baştan bir takım kurdu ve bunları koçlar mı yaptı çok büyük bir soru işareti. Sarı-kırmızılıların ilk hamlesi Alex Tyus olmuştu. Tyus geldikten 1 hafta sonra Ertuğrul Erdoğan kovuldu. Peki burada soru şu Oytun Özer madem koçu kovmayı düşünüyordu neden transfer yaptı, neden yeni koça hamle şansı bırakmadı? Hadi buna hata diyelim, panikle yapıldı, iyi olsun diye yapıldı diyerek iyi niyetli bir yaklaşım sergileyelim. Ancak hata insanın bir kere yaptığına denir, ikinci kez yapılana hata denmez. Galatasaray sezon ortasında bir transfer operasyonu yaparak bir anda Assem Marei, Amile Jefferson ve Travis Trice'ı kadrosuna kattı. Bu hamlelerin ardından Fenerbahçe ve Anadolu Efes yenilgileri yaşanınca Ömer Uğurata ile yollar ayrıldı. Peki şimdi bu hamleleri kim yaptı, Ömer Uğurata yaptıysa şayet koça bu 3 isimle oynama şansı neden verilmedi, yoksa bu hamleleri de koç yapmadı mı? Bunlar hep cevap bekleyen sorular. Daha da komiği 2 ay önce transfer edilen Travis Trice bugün itibariyle Galatasaray'da kadroya alınmıyor yani boşa bir yatırım yapılmış olundu. Bunun hesabını verecek biri mi var mı peki? Elbette yok, zira küme düşme hattındaki takımda yöneticilik yapan insanlar tüm suçları başkalarına atmakla meşgul. Eminim ki Travis Trice konusunda da suçlu bambaşka biridir.

12 Ocak'ta görevden ayrılan Ömer Uğurata yerine Ekrem Memnun takımın başına getirildi. Galatasaray'da basketbol şubesinin efsane isimlerinden olan Memnun yönetiminde sarı-kırmızılılar şu ana kadar 7 maçta 2 galibiyet alabildi ve düşme potasından kurtulamadı. Cimbom'da geçen hafta Jordan Crawford ve Pierre Jackson hamleleri yapılmıştı. Yani buradan şunu demek mümkün; Oytun Özer için bir koçu kovmak için gerekli şartlar oluşmuş durumda zira bu sezonki hamlelere bakınca yukarıda da yazdığımız gibi Oytun Bey transferleri yapınca koçları kovmaya bayılıyor. Herhalde Ekrem Memnun büyük bir efsane olmasa onla da bu hafta yolların ayrıldığı haberini alırdık.

Tüm bu şartlara bakınca da açık konuşmak gerekirse bu transferleri koçların değil, yöneticilerin yaptığını düşünüyorum. Şayet ben yanlış düşünüyorsam, transferleri koçlar yapmışsa ortada daha büyük bir rezillik var zira madem transferleri Ertuğrul Erdoğan ve Ömer Uğurata yapmıştı siz neden bu koçlara transfer yaptıktan 1 hafta sonra kovdunuz? Başta da dediğim gibi hadi Ertuğrul Erdoğan'a Alex Tyus'ı aldıktan 1 hafta sonra kovdunuz peki tamam. Fakat Ömer Uğurata'ya 3 transfer yapıp 1 hafta sonra onu neden kovdunuz? Aklınızda kovma düşüncesi varken bir koça neden 3 transfer yaptınız? Tüm bunların açıklayacak biri bekleniyor ama ciddi bir başarısızlık varken ortada birilerini görmek mümkün değil.

Galatasaray'da Oytun Özer göreve gelince kurumsal bir yapının oluşması beklenmişti. Ancak bunun hiçbir şekilde olmadığını söylemek mümkün. Elbette ki bu kötü gidişatı tamamen ona yıkmak haksızlık olur zira dediğimiz gibi koçların da bu tabloda payı var. Fakat burada temel sorun Galatasaray'ın sezon ortasında tam 6 transfer yapıp sil baştan kadro kurarken koçlara bedel ödetirken basketboldan sorumlu yöneticinin bu kadar rezalet bir tabloda hiçbir şekilde camiaya hesap vermemesi, bedel ödememesi. Galatasaray'da ne erkek basketbolda ne kadın basketbolda herhangi bir sponsorluk anlaşması yapılamadı, kadrolarda rezalet planlamalara imza atıldı ve tüm bunlar olurken Oytun Bey öyle sanıyorum ki kendisini bu işte minimum suçlu görüyor. Ancak şunu söylemek mümkün ki Galatasaray'da gelen gideni arattı. Bugün gelinen noktada Ömer Yalçınkaya'dan bile başarısız bir yönetime imza atmış bir yönetici var ortada. Ki bunu söylerken Ömer Yalçınkaya'ya yönetimi sırasında en ağır eleştirileri vermiş biri olarak söylüyorum. (Yazılara buraya ve buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz) Her ne kadar kendileri suçlu olarak oyuncuları ve koçları görseler de bu tabloda ana suçlunun yöneticiler olduğu apaçık ortada.

Sezonun geri kalanı Galatasaray için nasıl geçer, şu an için bilinmez. Galatasaray taraftarında ciddi bir küme düşme korkusunun yaşandığı da ortada. 4 yıl önce Avrupa Kupası kazanmış bir takımın bugün düşme hattında yer almasında emeği geçenleri, başarısızlığın kitabını yazmasına rağmen en ufak sorumluluk almayan, bedel ödemeyen Oytun Özer ve ekibini de tarih sayfalarının affetmeyeceği aşikar.