Galatasaray ve diğerleri..
Evet, transfer dönemi artık sona erdi. Son şampiyon Bursaspor'la birlikte sayıları beşe yükselen büyükler kadrolarına bir çok oyuncu takviyesi yaptı. Transferde başarı isme göre değil, sahada oynanan oyuna göre sağlanır. Hatırlarsınız geçen sene transferin açık ara şampiyonuyduk, hatta lig oynanmasın esprileri havalarda uçuşuyordu. Fakat lig bir an evel bitsin diye dua ediyorduk neredeyse. Transferler sonrası takımların kadrosu en azından Ocak ayına kadar şekillendi. Şekillenen mevcut kadrolara ve alternatiflere baktığımızda aslında takımlar arasında pek fark olmadığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Felaket tellallığı yapmaya gerek yok. En kötü halimizde bile ayağa pas yaparak, doğru futbolu oynayarak oynadık. Şimdi bu sistemin oyuncuları takımımızda olunca daha olumlu skorlar, daha güzel günler göreceğiz. Mayıs ayında kupa kaldırmayı temenni ederek, karşılaştırmalara başlayalım.
İlk önce kalecileri tartışalım. Galatasaray'ın geçtiğimiz sezon en çok sorun yaşadığı bölge, bu sezonda sıkıntılara gebe bir şekilde sezonu açtı. Kalede Ufuk Ceylan, Aykut Erçetin ve Emirhan Ergün rotasyonu bulunuyor. Şu anda birinci kalecimiz Ufuk, ikinci tercihimiz Aykut. Çok büyük sorunlar, sakatlıklar, cezalar olmadığı sürece kalenin sahibi yıl boyunca Ufuk Ceylan olacak. Güvenmek zorundayız keza müthiş yetenekli ve potansiyelli bir kaleci olduğunu hepimiz biliyoruz. Bildiğimiz bir başka durum daha var. Kaleciler oynayarak tecrübe kazanır ve oynadıkça performansı artar. Rakiplerimize oranla belkide en geride olduğumuz mevkii kaleciler. Birinci kalecimiz pek tecrübeli değil, ikinci kalecimizi hepimiz çok iyi biliyoruz. Emirhan'ında en büyük tecrübesi oynanan hazırlık karşılaşmaları olduğunu hatırlatalım. Yolun açık olsun Ufuk, desteğimiz, dualarımız seninle.
GS: Ufuk Ceylan, Aykut Erçetin, Emirhan Ergün
FB: Volkan Demirel, Serkan Kırıntılı, Mert Günök
BJK: Rüştü Reçber, Hakan Arıkan, Cenk Gönen
TS: Onur Kıvrak, Tolga Zengin, Bora Sevim
BS: Dimitar Ivankov, Harun Tekin, Yavuz Özkan
Savunma tandeminde takımımızın herhangi bir sıkıntısı yok, tam tersi rakiplerinden bir adım daha önde diyebiliriz. Artık o klasikleşmiş sözü bir kenara bırakmak gerekiyor. Türk milli takımının savunması bizde tabusunun yerine daha sağlam, kaliteli bir savunma dörtlüsü koyuyoruz. Alternatif oyuncularda bir takım sıkıntılar olsa da savunmanın genel hatları itibariyle, as oyuncusuyla, alternatifiyle takımımız aslında öyle söylendiği gibi felaket bir durum bulunmuyor. Felaket tellallığı yapmaya gerek yok, savunmalar ortada. Savunmanın lideri Neill, onun partneri Zan-Servet-Hakan-Ali dörtlüsü ki bu dörtlü bugün kafaya oynayan tüm takımlarda rahatlıkla forma giyebilecek düzeyde. Her oyuncunun formsuz dönemleri olur, buna Messi dahil. Form ve uyum sağlamak sıkıntı yaratır zaman zaman. Fakat bu ufak problem aşıldığı takdir de Çanakkale geçilmez vari bir savunma oluşur.
GS: Sabri Sarıoğlu, Serkan Kurtuluş, Ali Turan, Lucas Neill, Gökhan Zan, Servet Çetin, Hakan Balta, Çağlar Birinci, Emiliano Insua, Ahmet Kesim
FB: Diego Lugano, Fabio Bilica, Gökhan Gönül, Bekir İrtegün, Andre Santos, Caner Erkin, İlhan Eker, Okan Alkan, Hasan Erbey, Joseph Yobo
BJK: İbrahim Toraman, Ersan Gülüm, Matteo Ferrari, İbrahim Üzülmez, Rıdvan Şimşek, Erhan Güven, İsmail Köybaşı, Tomas Zapotocny, Ekrem Dağ
TS: Arkadiusz Glowacki, Egemen Korkmaz, Ferhat Öztorun, Hrvoje Cale, Serkan Balcı, Giray Kaçar, Tayfun Cora, Mustafa Yumlu
BS: Gökçek Vederson, Ömer Erdoğan, İbrahim Öztürk, Ali Tandoğan, Milan Stepanov, Mustafa Keçeli, Anıl Sarak, Ramazan Sal
Ortasahaya geldiğimiz zaman Galatasaray'ın son yıllarda yaşadığı en büyük sıkıntı defansif anlamda ortasahada yaşanıyor. Savunma dörtlüsünden ziyade ortasahanın gerisinde oynayan oyuncularında sıkıntı yaşayan takımımız bu sene tüm Avrupa'da defansif ortasaha oyuncuları arasında ilk 20'de gösterilebilecek bir isim olan Lorik Cana'yı transfer etti. Bunun yanı sıra bir çok oyuncuyu da kadrosuna katan takımımız geçtiğimiz sezondan da bir çok oyuncusu ile yollarını ayırdı. Yaptığı takviyeler ile ortasahasını iyice güçlendiren Galatasaray'da bu sene işler yolunda gidecek gibi görünüyor. Geçtiğimiz sezon ortasahada oynayan oyuncular kalitesizdi ve iki-üç kalitesiz oyuncunun yan yana oynaması takımı sıkıntıya sokuyordu. Bu sezon ise bu kalite, yetenek sıkıntısı takıma zor anlar yaşatıyordu. Rakiplerimizde ortasahalarına ciddi takviyeler yaptı. Günümüz futbolunda ortasahaya hakim olan takım mücadeleyi kazanır. Basketbolda bir terim vardır 'Guardın kadar konuş' diye. Aynı durum artık futbola yansıdı ve ortasaha oyuncularının kalitesi kadar konuş diye yeni bir kalıp ortaya çıkacak. Çünkü oynanılan sistemin en büyük özelliği ortasahanın dirençli olması, yetenekli olması ve oyunu forse edebilecek olması.
GS: Mustafa Sarp, Ayhan Akman, Barış Özbek, Lorik Cana, Elano Blumer, Arda Turan, Zvjezdan Misimovic, Emre Çolak, Cumhur Yılmaztürk, Serdar Özkan, Musa Çağıran, Aydın Yılmaz, Caner Öztel
FB: Emre Belözoğlu, Özer Hurmacı, Mehmet Topuz, Uğur Boral, Alex de Souza, Christian Baroni, Selçuk Şahin, Kazım Kazım, Miroslav Stoch
BJK: Fabian Ernst, Necip Uysal, Mehmet Aurelio, Guti Hernandez, Robert Hilbert, Yusuf Şimşek, Onur Bayramoğlu, Rodrigo Tabata, Michael Fink
TS: Alanzinho, Selçuk İnan, Gustavo Colman, Ceyhun Gülselam, Burak Yılmaz, Barış Ataş, Ibrahima Yattara, Zafer Yelen, Sezer Badur
BS: Volkan Şen, Ivan Ergic, Hüseyin Cimşir, Bekir Ozan Has, Ozan İpek, Federico Insua, Stelian Krita, Eren Albayrak, İsmail Odabaşı, Hêctor Steinert, Pablo Batalla
Hücumsal anlamda takımımız bir çok takımdan daha iyi konumda kuşkusuz ki. Rotasyon açısından sıkıntı yaşamasına rağmen kadronun kalitesi olarak hücum anlamında oldukça iyi, yetenekli ve kaliteli isimlere sahibiz. Türkiye'nin en iyi forvet oyuncusu Milan Baros ve en iyi ofansif kanat oyuncusu Harry Kewell'a sahip olan takımımız ayrıca yetenekli, kabiliyetli ve potansiyelli oyunculara da sahip. Hücumsal anlamda ezeli rakibimizle birlikte Türkiye'nin en iyi hücum hattına sahibiz. Takımıımz adına belki de en fark yaratan pozisyon hücum oyuncularından yana. Ayrıca ortasahaya gelen takviyelerle birlikte geçen sene yaşadığımız savunma sıkıntılarını bir kenara bırakıp hücum anlamında yine üst sıraları zorlayabiliriz. Bol gollü maçlar izleyeceğimiz kesin, keza ortasahamızda da ofansif olarak Misimovic gibi bir faktör olacak. Her an herşeyi yapabilen ve maçı değiştirebilecek bir oyuncu olduğunu unutmayalım ki; Galatasaray ve Fenerbahçe'nin en büyük özelliğide kadrosundaki hücum oyuncuları her an maçın kaderini değiştirebilecek oyuncular.
GS: Milan Baros, Harry Kewell, Juan Pablo Pino, Mehmet Batdal, Anıl Dilaver
FB: Mamadou Niang, Issiar Dia, Daniel Güiza, Semih Şentürk, Gökhan Ünal
BJK: Mert Nobre, Quaresma, Bobo, Fatih Tekke, Nihat Kahveci, Filip Holosko
TS: Jaja, Umut Bulut, Teofilo
BS: Sercan Yıldırım, Turgay Bahadır, Leonel Nunez, Muhammet Demir
Mevkisel karşılaştırmalara baktığımız zaman aslında durumun o kadarda kötü olmadığını görüyoruz. Her bölgeye yabancı transferi için yorumlar yazılıyor fakat unutulmasın ki sahaya çıkarken en fazla 6 yabancı ile çıkıyoruz. Bu yüzden kaleye yabancı, savunmaya 3 yabancı, ortasahaya 3 yabancı, forvete 2 yabancı diye bir durum olamaz. Mühim olan yerli oyunculardan maksimum katkıyı sağlamak ve onları en üst form seviyesine taşımak. Keza ligimizde yerli oyuncular olarak en büyük sıkıntıyı çeken takımlardan birisi olarak görünüyoruz. Takım kadrosuna çok rahatlıkla 6 yabancı yazarken, aynı şekilde rahatlıkla 5 Türk oyuncu yazamıyoruz. Sakatlıksız, belasız bir sezon geçirdiğimiz takdirde, takım olmayı, takım ruhunu iliklerimize kadar yaşadığımız takdirde, omuzomuza, sırtsırta verip takımımızın yanında olduğumuz takdirde sezon sonu şampiyonluk ipini göğüslemememiz için herhangi bir neden yok. Elbette bütün bu yazdıklarımız kağıt üzerinde geçerli, futbol sahada oynanıyor. Galatasaray bu sene mücadele eden, koşan, basan, pres yapan ve savaşan bir kimlikle sahaya çıkacak. Ve efsanevi teknik direktörümüz Jupp Derwall'in de dediği gibi.. "Galatasaray'ın olduğu heryerde umut vardır."
İlk önce kalecileri tartışalım. Galatasaray'ın geçtiğimiz sezon en çok sorun yaşadığı bölge, bu sezonda sıkıntılara gebe bir şekilde sezonu açtı. Kalede Ufuk Ceylan, Aykut Erçetin ve Emirhan Ergün rotasyonu bulunuyor. Şu anda birinci kalecimiz Ufuk, ikinci tercihimiz Aykut. Çok büyük sorunlar, sakatlıklar, cezalar olmadığı sürece kalenin sahibi yıl boyunca Ufuk Ceylan olacak. Güvenmek zorundayız keza müthiş yetenekli ve potansiyelli bir kaleci olduğunu hepimiz biliyoruz. Bildiğimiz bir başka durum daha var. Kaleciler oynayarak tecrübe kazanır ve oynadıkça performansı artar. Rakiplerimize oranla belkide en geride olduğumuz mevkii kaleciler. Birinci kalecimiz pek tecrübeli değil, ikinci kalecimizi hepimiz çok iyi biliyoruz. Emirhan'ında en büyük tecrübesi oynanan hazırlık karşılaşmaları olduğunu hatırlatalım. Yolun açık olsun Ufuk, desteğimiz, dualarımız seninle.
GS: Ufuk Ceylan, Aykut Erçetin, Emirhan Ergün
FB: Volkan Demirel, Serkan Kırıntılı, Mert Günök
BJK: Rüştü Reçber, Hakan Arıkan, Cenk Gönen
TS: Onur Kıvrak, Tolga Zengin, Bora Sevim
BS: Dimitar Ivankov, Harun Tekin, Yavuz Özkan
Savunma tandeminde takımımızın herhangi bir sıkıntısı yok, tam tersi rakiplerinden bir adım daha önde diyebiliriz. Artık o klasikleşmiş sözü bir kenara bırakmak gerekiyor. Türk milli takımının savunması bizde tabusunun yerine daha sağlam, kaliteli bir savunma dörtlüsü koyuyoruz. Alternatif oyuncularda bir takım sıkıntılar olsa da savunmanın genel hatları itibariyle, as oyuncusuyla, alternatifiyle takımımız aslında öyle söylendiği gibi felaket bir durum bulunmuyor. Felaket tellallığı yapmaya gerek yok, savunmalar ortada. Savunmanın lideri Neill, onun partneri Zan-Servet-Hakan-Ali dörtlüsü ki bu dörtlü bugün kafaya oynayan tüm takımlarda rahatlıkla forma giyebilecek düzeyde. Her oyuncunun formsuz dönemleri olur, buna Messi dahil. Form ve uyum sağlamak sıkıntı yaratır zaman zaman. Fakat bu ufak problem aşıldığı takdir de Çanakkale geçilmez vari bir savunma oluşur.
GS: Sabri Sarıoğlu, Serkan Kurtuluş, Ali Turan, Lucas Neill, Gökhan Zan, Servet Çetin, Hakan Balta, Çağlar Birinci, Emiliano Insua, Ahmet Kesim
FB: Diego Lugano, Fabio Bilica, Gökhan Gönül, Bekir İrtegün, Andre Santos, Caner Erkin, İlhan Eker, Okan Alkan, Hasan Erbey, Joseph Yobo
BJK: İbrahim Toraman, Ersan Gülüm, Matteo Ferrari, İbrahim Üzülmez, Rıdvan Şimşek, Erhan Güven, İsmail Köybaşı, Tomas Zapotocny, Ekrem Dağ
TS: Arkadiusz Glowacki, Egemen Korkmaz, Ferhat Öztorun, Hrvoje Cale, Serkan Balcı, Giray Kaçar, Tayfun Cora, Mustafa Yumlu
BS: Gökçek Vederson, Ömer Erdoğan, İbrahim Öztürk, Ali Tandoğan, Milan Stepanov, Mustafa Keçeli, Anıl Sarak, Ramazan Sal
Ortasahaya geldiğimiz zaman Galatasaray'ın son yıllarda yaşadığı en büyük sıkıntı defansif anlamda ortasahada yaşanıyor. Savunma dörtlüsünden ziyade ortasahanın gerisinde oynayan oyuncularında sıkıntı yaşayan takımımız bu sene tüm Avrupa'da defansif ortasaha oyuncuları arasında ilk 20'de gösterilebilecek bir isim olan Lorik Cana'yı transfer etti. Bunun yanı sıra bir çok oyuncuyu da kadrosuna katan takımımız geçtiğimiz sezondan da bir çok oyuncusu ile yollarını ayırdı. Yaptığı takviyeler ile ortasahasını iyice güçlendiren Galatasaray'da bu sene işler yolunda gidecek gibi görünüyor. Geçtiğimiz sezon ortasahada oynayan oyuncular kalitesizdi ve iki-üç kalitesiz oyuncunun yan yana oynaması takımı sıkıntıya sokuyordu. Bu sezon ise bu kalite, yetenek sıkıntısı takıma zor anlar yaşatıyordu. Rakiplerimizde ortasahalarına ciddi takviyeler yaptı. Günümüz futbolunda ortasahaya hakim olan takım mücadeleyi kazanır. Basketbolda bir terim vardır 'Guardın kadar konuş' diye. Aynı durum artık futbola yansıdı ve ortasaha oyuncularının kalitesi kadar konuş diye yeni bir kalıp ortaya çıkacak. Çünkü oynanılan sistemin en büyük özelliği ortasahanın dirençli olması, yetenekli olması ve oyunu forse edebilecek olması.
GS: Mustafa Sarp, Ayhan Akman, Barış Özbek, Lorik Cana, Elano Blumer, Arda Turan, Zvjezdan Misimovic, Emre Çolak, Cumhur Yılmaztürk, Serdar Özkan, Musa Çağıran, Aydın Yılmaz, Caner Öztel
FB: Emre Belözoğlu, Özer Hurmacı, Mehmet Topuz, Uğur Boral, Alex de Souza, Christian Baroni, Selçuk Şahin, Kazım Kazım, Miroslav Stoch
BJK: Fabian Ernst, Necip Uysal, Mehmet Aurelio, Guti Hernandez, Robert Hilbert, Yusuf Şimşek, Onur Bayramoğlu, Rodrigo Tabata, Michael Fink
TS: Alanzinho, Selçuk İnan, Gustavo Colman, Ceyhun Gülselam, Burak Yılmaz, Barış Ataş, Ibrahima Yattara, Zafer Yelen, Sezer Badur
BS: Volkan Şen, Ivan Ergic, Hüseyin Cimşir, Bekir Ozan Has, Ozan İpek, Federico Insua, Stelian Krita, Eren Albayrak, İsmail Odabaşı, Hêctor Steinert, Pablo Batalla
Hücumsal anlamda takımımız bir çok takımdan daha iyi konumda kuşkusuz ki. Rotasyon açısından sıkıntı yaşamasına rağmen kadronun kalitesi olarak hücum anlamında oldukça iyi, yetenekli ve kaliteli isimlere sahibiz. Türkiye'nin en iyi forvet oyuncusu Milan Baros ve en iyi ofansif kanat oyuncusu Harry Kewell'a sahip olan takımımız ayrıca yetenekli, kabiliyetli ve potansiyelli oyunculara da sahip. Hücumsal anlamda ezeli rakibimizle birlikte Türkiye'nin en iyi hücum hattına sahibiz. Takımıımz adına belki de en fark yaratan pozisyon hücum oyuncularından yana. Ayrıca ortasahaya gelen takviyelerle birlikte geçen sene yaşadığımız savunma sıkıntılarını bir kenara bırakıp hücum anlamında yine üst sıraları zorlayabiliriz. Bol gollü maçlar izleyeceğimiz kesin, keza ortasahamızda da ofansif olarak Misimovic gibi bir faktör olacak. Her an herşeyi yapabilen ve maçı değiştirebilecek bir oyuncu olduğunu unutmayalım ki; Galatasaray ve Fenerbahçe'nin en büyük özelliğide kadrosundaki hücum oyuncuları her an maçın kaderini değiştirebilecek oyuncular.
GS: Milan Baros, Harry Kewell, Juan Pablo Pino, Mehmet Batdal, Anıl Dilaver
FB: Mamadou Niang, Issiar Dia, Daniel Güiza, Semih Şentürk, Gökhan Ünal
BJK: Mert Nobre, Quaresma, Bobo, Fatih Tekke, Nihat Kahveci, Filip Holosko
TS: Jaja, Umut Bulut, Teofilo
BS: Sercan Yıldırım, Turgay Bahadır, Leonel Nunez, Muhammet Demir
Mevkisel karşılaştırmalara baktığımız zaman aslında durumun o kadarda kötü olmadığını görüyoruz. Her bölgeye yabancı transferi için yorumlar yazılıyor fakat unutulmasın ki sahaya çıkarken en fazla 6 yabancı ile çıkıyoruz. Bu yüzden kaleye yabancı, savunmaya 3 yabancı, ortasahaya 3 yabancı, forvete 2 yabancı diye bir durum olamaz. Mühim olan yerli oyunculardan maksimum katkıyı sağlamak ve onları en üst form seviyesine taşımak. Keza ligimizde yerli oyuncular olarak en büyük sıkıntıyı çeken takımlardan birisi olarak görünüyoruz. Takım kadrosuna çok rahatlıkla 6 yabancı yazarken, aynı şekilde rahatlıkla 5 Türk oyuncu yazamıyoruz. Sakatlıksız, belasız bir sezon geçirdiğimiz takdirde, takım olmayı, takım ruhunu iliklerimize kadar yaşadığımız takdirde, omuzomuza, sırtsırta verip takımımızın yanında olduğumuz takdirde sezon sonu şampiyonluk ipini göğüslemememiz için herhangi bir neden yok. Elbette bütün bu yazdıklarımız kağıt üzerinde geçerli, futbol sahada oynanıyor. Galatasaray bu sene mücadele eden, koşan, basan, pres yapan ve savaşan bir kimlikle sahaya çıkacak. Ve efsanevi teknik direktörümüz Jupp Derwall'in de dediği gibi.. "Galatasaray'ın olduğu heryerde umut vardır."
bir mehmet topal kalmış olsa ve cana gene alınsaydı çok daha umutlu olurduk.. ama ayhan barış mustafa sarptan en az 1inin oynayacağı 11den hiçbi türlü umutlu olamam ben..
YanıtlaSilçok başarılı olmus elinize saglık ..
YanıtlaSilGeçen seneden daha iyi olacağına, en azından daha iyi oynayacağımıza inanıyorum ben.
YanıtlaSilBazen iyi bir şeyler olması için dibe vurmak gerekir...
Bundan sonrası için takıma ve taraftara düşen şu olsaydı bu olsaydı demek yerine sonuca odaklanmaktır. Elinde ne varsa onunla sonuca gideceksin, gerisi boş...
yazı güzel. herkes felaket tellallığı yapıyor kariyerinde en az maç yaptığı sezon 33 maç olan misimovic e müzmin sakat diyolar ama ayak bileğini 2 kez kıran 9 maça ancak çıkabilen yobo ya çok iyi transfer diyolar. saha içi faktörlerle uğraştığımız yetmiyor bide basın bizi yıpratmaya çalışıyor yazık ya bu futbolcuları da anlamak lazım. ayhan sarp barış cana kötü oyuncular değil onların şanssızlıkları birarada oynamaları aslında baktığımızda defansif ortasaha kaynıyo bizim takımda... sezon başı birarada oynadılar herkes çıkıp gol ve assist bekledi..bu beklemek hata adamlar defansif..şimdi önlerine misimovic geldi elano form tutacak kewell iyileşecek sabri iyileşecek pino gelecek kanat akınları ve misimovic sayesinde oyunu iyi kurup güzel goller atacağız. cana sarp barış ve ayhanında defansif olarak ne yaptıklarına bakacağız ki doğrusu da bu...lorik cana gerçekten çok önemli bir oyuncu onun katkısı ilerleyen günlerde göreceğiz...
YanıtlaSil100 milyon euro bütcem var diyince elinde ne varsa onunla gidiceksin olmuyor.. bu yönetim 3,5 aydır uyuyor.. daha iisi olabilecekken neden yetinelim... baros bir sakatlansın gene çuvallarız bu takımın yedek forveti yok
YanıtlaSilahmet;
YanıtlaSilSize katılıyorum bu muhakkak. Yönetimin iyi bir sınav verdiğini kimse çıkıp söyleyemez.
Ama şu da bir gerçekki bundan sonrası için önümüze bakmak zorundayız...
hazırlık maçlarında cumhuru baye beğenmiştim. hem ofansta hem defansta iyi işler yaptı. necipten bir eksiği olduğunu düşünmüyorum. ortasahada çiftyönlü yerli oyuncu sıkıntımız olduğunu düşünürsek, bu sene zaman zaman forma alabilirmi, rijkaard şans verirmi?
YanıtlaSilSevgili Ahmet,
YanıtlaSilGalatasaray'ın ÇILDIRIN şampiyonluğunda Barış Özbek ve Ayhan Akman 30 maç ortalama ile oynadılar. Barış-Ayhan-Sarp üçlüsünü ortasahaya koyarsan iş yapmaz. Ama Cana'nın yanına Ayhan yada Barış'ı koyarsan bir şekilde iş yapar. En azından Barış mücadelesi ile direnç katıyor ortasahaya. Cana-Barış ikilisi geride, önlerinde Elano-Arda-Misimovic üçlüsü olura herhangi bir problem olmaz.
Takımın yedek forvetinden bahsetmişsin ki takımda forvet oynayabilecek isimler aslında gayet var. Kewell, Pino forvet olarak oynayabilen oyuncular ki kariyerlerinde bir bölümde de forvet oynadılar. Mehmet Batdal gibi gelecek vaadeden ve çok yetenekli bir forvetimiz var. Baros şu anda açık ara ligin en iyi forveti.
Bence en bomba transferimiz saglik ekibiydi! Sakatliksiz bir sezon olursa ilk ikiye gireriz kanaatindeyim. Forvet hattindaki derinligin / rotasyon gucumuzun diger bolgelere nazaran az oldugunu dusunmekle beraber haftada bir mac yapacak olmamiz sebebiyle cok da problem yaratmayacagini umuyorum. Sudan ucuza gelen Tekke veya Pektemek yakisirdi dogrusu ama kismet degilmis. Guzel bir yazi olmus elinize saglik. Iddia edildigi gibi Yasin Pehlivan ile son gun gorusuldu mu gercekten ve eger dogruysa ne puruz ciktigini paylasirsaniz sevinirim. Tesekkurler.
YanıtlaSilSevgili Zafer
YanıtlaSilCumhur'un kaderi kendi elinde. Rijkaard'ın gençlere nasıl değer verdiğini hepimiz biliyoruz. Eğer antremanlarda iyi çalışır ve kendisine verilen şansı iyi kullanırsa ortasahada Cana'nın partneri bile olabilir. Yeter ki kendisi eline gelen fırsatları değerlendirsin. Rijkaard Barış-Ayhan-Mustafa üçlüsünden ziyade daha dirençli, daha hırçın, daha agresif ve mücadeleci bir ortasaha kurmak istiyor.
Cumhur bu sezon mutlaka kupa maçlarında forma giyecektir. Rotasyonda da önemli süreler bulacaktır. Bazı maçlarda ilk 11 bile çıkabilir fakat çok büyük beklentiler içerisine girmeye gerek yok. Zamanla kendi süresini daha da arttıracaktır.
Sevgili etrixler,
YanıtlaSilHayır son gün Yasin Pehlivan ile herhangi bir görüşme olmadı. Yasin-Veli-Pektemek transfer döneminin ilk başlarında görüşülen, hatta ön anlaşma imzalanan kişilerdi. Fakat sonrasında maddi konularda sıkıntı yaşanınca transferler iptal oldu.
Süper bir yazı olmuş elinize yüreğinize sağlık
YanıtlaSilFCN cevaplarınızda hep canayı ilk 11 e koymuşsunuz ama ben cana ilk 11 de oynıcağını düşünmüyorum eğer o oynarsa elano oynayamaz çünkü..bu şekilde olmalı bence
YanıtlaSilUFUK
SABRİ________NEİLL_________HAKAN_______İNSUA
ELANO(CANA)___BARIŞ(M.SARP)
PİNO_______________MİSİMOVİÇ___________ARDA
BAROŞ
ayhan sarp barış üçlüsünden hiçbiri fenerbahçe trabzon bursa beşiktaşta ilk 11e giremez.. ayhan 3 sene önceki ayhan değil barış ilk geldiiğindne çok gerilere gitti.. cana çok ii transfer ama yanına kesinlikle çift yönlü bi ortasaha lazımdı.. baros en iyi forvet buna diğer takımlarda karşı çıkamaz ama geçen sene 6 ay yoktu kewellın ve pinonuda çok fazla sakatlanacanığını adımız gibi bilioruzki bunlar zaten çakma forvet.. 1 tane daha forvetimz kesinlkle olmalıydı.. ve en önemlisi keitayı satıp yerine pinoyu alan yönetimi savunan adamlarla furtbolu tartışmam!
YanıtlaSilSon gün manisa makukulayı aldı. Helal olsun.Keske biz alsaydık.forvette hiçbir sorun çıkmazdı.Ama artık halamın bıyığı ollsa amcam olurdu demenin faydası yok. Önümüze bakmak şart. Takımı ateşlememiz ve onlardan önce bu şampiyonluğa biz inanmalıyız.Daha herşey için çok erken ve bence bu kadro gerçek kalitesini ortaya koyduğu anda şu süper denilen bjk ye bile en az 3 atacak kapasitede. Saygılar. Koşulsuz şartsız GALATASARAY...
YanıtlaSil@FCN Blog
YanıtlaSilAdnan Polat geçenlerde GSTV'de verdiği bir röportajta 15 kişilk bir scout ekibi kurulacağını söyledi.Acaba sizin bu konuyla ilgili bir bilginiz var mı?Bende bir yıldız transferi kadar önemli bir olay bilmem siz nedersiniz?
Sevgili Ömer,
YanıtlaSilBöyle bir ekip kurulacak. Bilgimiz var ve kurulması taraftarıyız. Artık kendi yıldızlarımızı biz yetiştirmeliyiz ki, altyapıda Amerika'lı bir arkadaş transfer edildi. Jeff Banastey, forvet, 15 yaşında.
Pozitif, takımın olumlu özelliklerini öne plana çıkaran bir yazı olmuş.
YanıtlaSilPino'yu Keita'dan yeteneksiz sanıp, Topal'ı; sırf Valencia'ya gitti diye Cana'dan üstün görenler var ve ben buna gerçekten üzülüyorum.
Sürekli oynayan, sakatlık yaşamayan bir Pino, bulunduğu kanadı muazzam bir biçimde domine eder. Keita gibi topla boğuşmaz, hızlı ve en doğru bölgeye onu anında aktarır, futbolu daha kontrollü, ortaları ve şutları daha isabetlidir. Ayrıca gördüğüm en zeki futbolculardan biri.
Cana'nın top hakimiyeti olmadığı düşünülüyor. Yanlış. Oysa topa hakim bir futbolcu. Lider bi yapısı var. Mehmet Topal'dan da daha iyi top kullanır. Daha güçlü ve savaşçı, pasları daha isabetlidir. Oyunu iyi okur. Defansif ön libero bu adam sonuçta. Gerrard, Essien, tarzı oyunun iki yiönünü de yapabilen bi adam değil. Kewell, Pino, Misimovic, Elano, Arda gibi adamların işi oyuna yön vermek olmalı şu saatten sonra. Box to box alamadık n'apalım ?? Yoksa elinizi kolunuzu sallaya sallaya, -50 tane mesela- bulamazsınız Cana gibilerden.
Mehmet Demirkol; transfer gerçekleştiğinde; 'Topal'ı Valencia istedi, Cana'yı istemedi sonuçta' şeklinde kendisine hiç yakıştıramadığım bi sığlıkta değerlendirdi ve pahalı buldu Cana'yı.
Cana Mehmet'in yaşındayken -hatta bile gençken- Arsene Wenger tarafından çok ciddi bi biçimde alınmak istenmiş biri. Ancak Wenger kolay kolay para basıp adam almaz. Pahalı buldu, bir iki girişimden sonra vazgeçti. Başarılarının en büyük sırlarından biri de budur zaten. Oldu mu şimdi, hangisi daha iyi ?? Valencia mı Arsenal mi ?? Ne saçmalık. Rıdvan Dilmen'e değinmiyorum bile, yalakası Güntekin'le mesut olsunlar.
Bi orta saha transferi daha zaruriydi, 'box to box' tipinde. Yapılmadı. Sıkıntısını çekeceğimizden şüphem yok.
Insua biraz da zorunluluktan oldu. Halbuki topu oyuna sokabilen bir stoper alınmalıydı. Ancak Balta, formsuzlukta tavan yapınca Insua alındı. Servet'in yerine stoper olarak oynayabilir Hakan, bu sayede hem kendini ilk 11'de bulur hem de takım topu kullanabilen bi defans dörtlüsüne sahip olur. Şu formuyla Hakan'dan hiç birşey olmaz açıkçası. Form tutması şart. Yoksa Servet'in saçmalamalarını izlemeye devam...
Misimovic malum çok yetenekli, öldürücü pasları, şutları olan bi adam. Forveti çok iyi besler. Alex'ten farkı, maç içinde çok daha fazla oyunda gözükür dolayısıyla daha fazla sorumluluk alır. Tıpkı Alex gibi koşmaz. Ki Hagi, Zidane filan değilseniz bu özelliğiniz taraftara batar. Hazırlıklı olmak lazım. Kişilik olarak Lincoln'le filan hiç alakası yoktur, oyun yönü olarak da ben pek benzetemiyorum. Lincoln çok daha estetik ve teknik, Misimovic daha düz bi 10 numara. Alex'in; 'kritik dakikalarda oyundan kopmayan; aksine çok daha ön plana çıkan Avrupalı kardeşi' de diyebiliriz. Oha lan bu nası benzetme de diyebiliriz.
Lincoln'le de şöyle kıyaslayayım tam olsun: Lincoln; Misimovic'i yetenek ve tekniğiyle 3'e katlar, saha içi-saha dışı karakteri ve istikrarlı yapsıyla Misimovic de Lincoln'u. Hangisinin daha önemli olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz.
Topa yön veren bi takım olmamız lazım. Süper üçlü, Servet gibi oyuncular kötü topçular filan değiller ancak bu sistemi oynayamıyorlar. Bu kadar mı kötü oynar bi takım ?? sorularının gelmesi isteksizlikten, ruhsuzluktan değil kadronun sisteme göre olmayışından kaynaklı bir durum...
analız ıcın tesekkurler,oncelıkle sayın rıjkaard ın sanssız oldugunu vurgulamalıyım,ondan evvel devam eden meshur sakatlanma rekoru yuzunden sıkıntılar cektık,bır ara 10 kısı olmustu,kolay değil,hemde en onemlı anlarda,ıyı olanlarda formunu bulamadı vs.lıgden erken koptuk,gecen yıl yonetım devre arası transfer yaptı,alınanlar havaalanında karsılandı halıyle,hele ıclerınde bır jo vardı,o sevıncı karnavalı evınde devam ettırmeye basladı,baktıkı dıger takımda kelepçe partısı var ben nıye asagı kalayım dercesıne,burda yonetım nondayı gondermekle dogru yapmıstı,bakmayın sımdı nonda gıdermıydı dıye yazanlara,bunlara yazarlar dahıl,o sırada tek gıtmesı gereken nonda dıye once yazarlar,sonra taraftarımız dedı,kewel sakattı ama taraftarımızın sevgılısıydı,ona kıyak yapıldı,tıpkı sezon bıterken yapıldıgı gıbı,kewelde cok sevdıgı taraftara kavustu,her ne kadar baktıkı alan kulup yok,dondu tekrar,ben bu taraftarın ılgısıne layık olmya devam falan bırseyler dedı...demedımı..ama arda,ya ayhana,servete laf atmak kolay,cunku onlar aıleden,onlar yıllardır burdalar ıyı kotu bızı basarıyla temsıl edıyorlar,hele Arda ya yapılanlar baskalrına olsa,adam tırlatmıstı,ornegın Alpay ozalan,adam taa cın,japonyaya kadar kactı,sımdı nerde acep,devam arda,medya sevgılı h.sukuru bıraktı senle devam edıyorlar,sen devam et,burası turkıye,medya fener medyası,eleştırılere acıgız tabı,bunlar bızı daha ıyıye goturur,ama hakarete asla,,Hınç-ala uluc durma sende hakaretıne devam et,yaylanarak seyrettıgın tv basındakı maçlara gore rıjkaardı lekelemeye devam et,merak edıyorum,bu adam arada bır florya ya gelsın bır baksın,yada maçlara gelsın,adamın uzandıgı yerde vucudunda pişik falan olur ya,bence pişikler beynıne kadar ulaşmıstır,ırın heryanına bulaşmıs,ıyıkı gulerken karsısında değiliz,alımallah mıkrop falan kaparız,pembe fularlı adamı gecelım artık,bu sene takımız yavas yavas formunu bulacak,arenadakı ılk maca cıkacak o talıhlı oyunculara valla ımrenıyorum,su halı bıle muhtesem,bence mac bıtınce catısına cıkıp kafa cekmekte guzel olur,ordan manzara ne muthıs olur dımı...40 senelık G.Saray askmı,semttekı tum cocuklara asılıyorum,gerceklerı anlatarak hemde,
YanıtlaSilgs orta alanı acık ara en zayıf orta sahaya sahip.. trabzonun 3 lüsü ceyhun colman selçuk rijkaard'ın elinde olsa şahane bir takımımız olurdu oyunu 2 yönlü oynayabilen 3 adam insan imreniyor..
YanıtlaSilhala keita dienler var garip gelio bana.. sağ kanatta bi top cambazı solda bi top cambazı ile geçen sene ne kadar az pozisyon bulduğumuzu gördük die düşünüorum.. arda zaten oyunu genelde birazda olsa yawaşlatıo ve hızlandırmadığı kesin.. keita topla oynamayı sewioki ardadan çokta farklı deildi.. bizim taraftarımızda yabancı oyuncuya ekstra kredi tanındığını bilioruz artık.. keita 2 tane adam çalımlar topu kaptırır yüzünde bi tebessüm taraftarın kalbini çalar.. arda 2 adam çalımlar topu kaptırır yüzünde gerginlik çünkü takımını düşünür.. ama 2sinden hangisi derseniz taraftar keitayı seçer ve keita bizim sistemimize ayhan-sarp ve barış tan daha az uyan bi futbolcu olmasına rağmen.. box to box oynayacak tipte oyuncumuz sadece ayhan var açıkcası kariyeri boyunca hem ön libero hemde ofansif orta saha olarak oynayan sadece o var.. ayrıca sarp savunma yönünü biraz daha kuvvetlendirirse sarpta bu konuda gayet ii.. bi çok kişinin aksine ben bu yıl çok güzel işler yapacağımızı düşünüorum ve daha sezon arası var takviye yapabileceğimiz ve yeni stada daha ii şekilde girebilmemiz için.. şuan takımın eksiği var diemeyiz.. kanatlarda oynayabilen elano,arda,kewell,pino,serdar,barış ayrıca orta alanda oynayabilen barış,misimoviç, arda, elano, ayhan, sarp, cana, emre çolak, musa çağıran var savunmayı anlatmaya gerek yok.. kadro alternatifimiz geniş ve ben rijkardın en ii şekilde kadromuzu kurcagına inanıorum.. ama artık keita demeyin bayıyo..
YanıtlaSilgüzel yazı, elinize sağlık. Misimovic çabuk uyum sağlar, Pino da bir an önce takıma dönerse Galatasarayımızın hiç beklenmedik bir form grafiği yakalayacağını umanlardanım. hatta bu kadar kötü başladığımız bir sezonu şampiyon bitireceğimizi düşünüyorum.
YanıtlaSilBu arada, sevgili FCN blog ekibi, 1 yıldan uzun süredir - elano transferinden beri - aralıksız blogunuzu takip ediyorum ve içimden gelen bir şey var. profesyonel bir televizyoncu / yazar gözüyle blogunuz hakkında "sevabıyla günahıyla" bir analiz yazısı kaleme almak istiyorum. hiçbirinizi tanımıyorum ama size karşı samimiyet hissediyorum ve blogunuza katkıda bulunabilmek için, sizin performansınızı artısıyla eksisiyle değerlendirmek geldi içimden. ama tabi, izniniz ve ilginiz olursa.
prekazı genclıgımızde bır ıdoldu,asagı cektıgı soraplarıyla,ıne has calımlarıyle,topun uzerınde ayagını cevırıp,rakıbın soluna alarak,vurdugu sutlar,yaptıgı ortalar hala hafızalarda,tabı bugun oynayabılırmıydı,zor,,cunku kossaydı,zaten realde oynardı demıstır,o yıllarda,bırde arıf kocabıyık vardıkı amann aman,bugun bıle oyle bıle oyle bırıne rastlamadım,asıl gelecegım konuysa,belgrad macında yaptıgı yorumdu,sankı o ulkenın ınsanı değil,o takımın alt yapı hocası değil,bu g,saraylı olarak benı sevındırdı ama o ulkenın ınanı olsam nefret ederdım,transferın son gununde getırdıgı futbolcu alınmayınca verdı verıstırdı,kafamın takıldıgı noktalar var,bızde her donem buyuk futbolcular gelmıstır,her oynayan bırını getırırse ona ınanmak zorundamıyız,almak zorundamıyız,madem kulubumuzu dusunuyor,o zaman daha ıyısını getırseydı,ıbrıcıc ıcın on ayak olsaydı dımı,son gunu bapdıstada alınacak durumdaymıs,ee ınsua var mısımovıc var,bırde son gununde pat dıye alınması lazım dıye getırdıgı oyuncu var,kusura bakma prekazı senın futbolculugunu sevıyoruz ama bu kulup yol gecen hanı değil,gectı o eskı devırler,eskıden bura yugo cennetıydı,kolundan tuttugunuzu getırp satıyordunuz,senı bıle kanadadan halı sahadan aldık,unutma,ama kızmaca darılmaca yok,,bence yonetım kobarlıgını gosterdı kendııe,hatta sevgılı yurdasen karahasanda yardımcı olmus,ılerde belkı alırız dıye,,daha ne yapalım..
YanıtlaSilelıne sağlık code-44,sana katılıyorum,cok guzel değerlendırmısın,benım gecen yılla alakalı dıyecegım bırseyde,keıta ıle ıle ılgılı,arkasından kotudur dıyemem,ama tek devrelık bırıydı en ıyı oynadıgı maclarından bırı a.madrıd macıydı,oda ıkıncı yarı,3 4 kere cok ıyı boş alan bularak bızı heyecanlndırdı,bır pozısyondada golunu attı,ama aynı macın ılk yarısında ıse sahanın en kotusuydu 100 de 90 yop kaybı,rakıbe topu kaptırma,ılk fener macında rıjkaardı cıldırtan hareketı,tamam carlosa cakal,yapıstı bırakmıyor oda dayanamadı caktı kroseyı,oysa mactan evvel taraftarda bu macı en ıyı keıta kaldırır,tahrıklere kapılmaz denıyordu,bu ılk cınko,ıkıncısı ve sustugum hatta ılk defa savunamadıgım trabzon macındaysa atılan su poset aygını yanıa dusuyor o ıse nereyı tutup baslıyor yaygaraya,oysa fener macında ne guzel arkasındaydık,taakı dunya kupasına gelene kadar,ordakı kakalık durumu bızım spor yorumcuların ellerını ovusturmasına,ey turk hakemlerı gorun bu adamı dıye bır numaralı katıl,tahrıkcı durumuna soktu,yonetımde tam zamanında sattı,su sıralar sıkıntısını cekıyoruz belkı ama burda devam etseydı omru uzun surmezdı, gelelım m.topal a,gecen senenın en formsuz adamıydı,bır ıkı mac harıc rezıl bır oyunu vardı,tam vaktınde satıldı,sımdı nıye satıldı dıye yonetıme kufur hakaret edıyorlar,bu nedenle satıldı,bırde unutulmamalı kendı ıstedı dıye satıldı,bu sene arda harıc kım ısterse kulup ızın verır,kımseyı zorlada tutmuyoruz kardesim..
YanıtlaSilarkadaşlar bence kadro böyle olmalı..ufuk sabri-neill-servet-hakan cana-elano pino-misi-arda ve baroş..elano yapısı itibariyle ileri geri oynayabilecek 60-70 metre pas atabilecek bir oyuncu..oyunu geriden kuara ileride pişirmesi pino misi ardaya kalır..rijkaard da bunu düşünüp ikinci ön libero aldırmadı bence insuayı aldı..geçen senede elano ön libero gbi oynamıstı daa dorusu ön libero deil tam bir cm orta saha..
YanıtlaSil@FCN Blog
YanıtlaSilSevgili FCN Arsenal vb. takımların scout ekiplerinin nasıl çalıştıklarını bu ekiplerin kimlerden oluştuğu vb. üzerine bir yazı-makale yazarsanız çok güzel olur.Hem bununla ilgili daha iyi bilgi sahibi oluruz
Football-talents diye bir site var. Orada altyapımımızda 2 tane yabancı oyuncu var. Biri 92 doğumlu Polonya'lı, diğeri 90 doğumlu Ukrayna'lı. İkisinin adı da Dariusz'du ama soyadlarını hatırlayamadım şimdi. Aslı var mı bu oyuncuların?
YanıtlaSilFCN Blog arkadaşım, Kalli'nin zamanında takım karambol futbolu oynuyordu.Karambol futbolu Türk Futbolu'nun maalesef milli takımlar düzeyinde de başarıyla oynadığı rakibe göre taktik ve oyuncuyla oynanan kavga-dövüşe yani bir anlamda fizik mücadeleye ve efora bağlı bir anlayıştır. Bu tür bir anlayışla kısa vadede başarılı olma olasılığı çok yüksektir ki aslında Lucescu'nun 2002'de,Bülent Uygun'un 1-2 sene önce Sivas'da geçen sene Ertuğrul Sağlam'ın Bursa'da ellerindeki sınırlı kadrolarla ulaştıkları başarıların temelinde karambole dayalı bu anlayış hakimdir. Bu yüzden geçen senelerde çok bayıldığımız Servet'e, Barış'a bu sene tahammül edemiyoruz. Çünkü bu takımın temposu ve mücadele gücünden ziyade oyun disiplinin ve ortak zekasının üst düzeyde olması için uğraşıyor Rijkaard. Karambol ya da kaos futbolunda istikrarlı başarı yakalamak çok zor olduğu gibi bu tip takımlarda hoca değişikliğinden sonra çöküş de kaçınılmaz oluyor.
YanıtlaSil@ FCN
YanıtlaSilgecenlerde size UFUK hakkinda destek verelim diye yazi yazmistim.kampanya baslatalim diye.tamam baslatilmistir yazildi araya transferler girince bir daha haber alamadim...
aksam A.Polat Ntv spor´da bile kendi agziyla taraftar Ufuk´u desteklemsi lazim diyor!!
bir kac sitede bunu baslatsak sizlerde macta tezahüratla destek verseniz bence bu sezonun ikinci devresinde kaleci sorunu cözülmeye baslanir diyorum.
SAYGILARLA
savunmanin lideri neill degil servettir;
YanıtlaSilservetin eskisehire attigi golü neill atsa,baslatilacak yaygarayi düsünmek bile istemiyorum!
servet topla ileri cikiyor,yahu toplada ileri cikilirmi be adam diyorlar;
aynisini neill yapiyor,topu kaptirsa bile,aaa bak adam toplada ileri cikiyor ne adam ammaa diyorlar...
medyadaki böyle sacma sapan ve cifte standart yorumlumlara gicik oluyorum,hele böyle körü körüne yabanci hayranligi ile yerli futbolcunun hakki yeniliyor ise!