Kupada İlk Galibiyet | Galatasaray Cafe Crown : 70 - Oyak Renault : 47

Türkiye Kupasındaki ilk maçımızda Beşiktaş Cola Turka'ya mağlup olan takımımız gruptaki ikinci maçında Oyak Renaul ile karşılaştı. Maçın başlarında kafa kafaya giden karşılaşmada sonlarında atağa geçmemizle birlikte maçtan 23 sayı farkla 70 - 47 önde ayrıldık. Dün kadroda yer alan Taylor Rochestie ve Joshua Ian Shipp sakatlıklarından dolayı kadroda yer almadı. Beşiktaş maçının ardından daha derli toplu bir görüntü çizdiğimiz bir gerçek. Bu kadar çok eksiğimizin olduğu bir maçta 23 sayılık bir avantaj önemliydi. Oyunumuzun her iki tarafındaki noktaları gözden geçirelim.

* Dün 89 sayı görmemizin ardından bugün savunmada daha istekli olacağımız aşikardı. Oyak Renault'un hücum çeşitlerinin kısıtlı olması haliyle skorlarının aşağıda kalmasına sağladı ancak sahada daha iyi bir savunma gördüğümüzün altını çizelim. Taylor ve Shipp'in oynamamalarıyla beraber Tutku - Evren - Göksenin - Melih kısa rotasyonuyla daha sert olduğumuz bir gerçekti. Bu sertliğe Oyaklı Amerikalı oyuncuların bireysel çabaları bazı dakikalarda baskın çıksa da Oyak'ın sayı bulması gerçekten çok zordu. Bu üç Amerikalı oyuncunun skorlarını çıkardığımızda geri kalan takımın 20 sayı bulduğunu görüyoruz.

Bugün savunmadaki en büyük sorun kuşkusuz savunma ribaundlarıydı. Oyak Renalt tam 14 hücum ribaundu aldı. Nitekim bu 14 hücum ribaundunu alırken takımlarındaki uzun rotasyonunun çok sınırlı olduğunu vurgulayalım. Ribaund sadece uzunların işi değil kesinlikle. Takım olarak konsantre olunması şart. Bu noktada Oktay Mahmuti'nin uyarıları gelecektir takıma.

Daha takım savunmasının oturduğunu söylemek için çok erken. Hem takımdaki sakatlıklar hem de daha sezonun başı olması sebebiyle savunmadaki iniş çıkışlar gayet normal. Oktay Mahmuti'nin savunma prensiplerini her geçen gün daha da oturtacağını düşünüyorum. Asıl savunma kimliğimizi lig başladıktan 5 maç sonra kazanacağız.

* Beşiktaş karşılaşmasının ardından Taylor'un da yokluğunda hücumda kontrolü 40 dakika boyunca elden bırakmadık. Tutku - Evren ikilisiyle maç boyu set hücumlarına gittik. Bu set hücumlarında en çok katkıyı kuşkusuz dün zayıf kalan pota altından aldık. Bugün Luksa - Ermal - Rancik üçlüsünden 31 sayılık katkı geldi. Keza maçın yine bazı bölümlerinde bu etkin olacağımız noktayı unuttuğumuzda oldu. Pota altındaki bu oyunumuzun yanı sıra kısa oyunculardan da dış atışlardan önemli sayılar geldi. Üçlük çizgisinin daha uzağa çekilmesinin ardından oyuncularda belli bir alışma dönemi olacak. Bu nedenle şut yüzdemiz düşük olabilir ancak özellikle Melih - Tutku - Haluk üçlüsünden önemli dış atışlar bulduk.

Genel hücum tablosuna baktığımızda Taylor - Shipp - Shumpert üçlüsünün olmadığı bir karşılaşmada 70 sayıyı kötü bir performans olarak nitelendirmek yanlış olur. Set hücumları maç oynadıkça oturacaktır. Takımın hücum yükünü çekecek oyuncuların olmadığı bir karşılaşmada maç içerisindeki düşüşler elbette olabilecek şeyler. Ancak bu düşüşler üstü kapanabilir, kapanacaktır da.

Böylelikle gruptaki ilk galibiyetimizi almış bulunuyoruz. Yarın kadrosunda önemli değişikliklere giden Türk Telekom ile karşılaşacağız. Bu maçtaki sonucumuz gruptaki kaderimizi belirleyecek. Şimdiden takımımıza başarılar diliyoruz.

Arca Yıldırım