Hagi ve Tugay takımla çalıştı.

Başlıktaki cümleyi okuyunca insan kendisini 1998'li, 1999'lu yıllara hatta ve hatta 2000'li yılların başında gibi hissediyor. Yapılan maç antremanında Hagi ve Tugay uzun süren ayrılığın ardından takımla birlikte çalışmış gibi oluyor. Çünkü biz bu efsaneler ile büyüdük, onlarla birlikte müthiş başarılara imza attık. Bu tür başlıkları, haberleri de onların top koşturduğu vakitler çok gördük. Hoş, o zaman fazla sakatlıklar olmazdı. Burhan Uslu gibi bir doktor vardı takımın başında ve gerçekten ne yapıyor, ne ediyor, nasıl bir sistem uyguluyorsa oyuncularımız kolay kolay sakatlanmıyordu. Tabii birde eskiden ortalıkta bu kadar kasap yoktu.

Dün sabah gerçekleştirilen taktik ağırlıklı çalışma antremanında bir kare gözümüze çarptı. Yapılan maç antremanında Tugay Kerimoğlu ve Gheorghe Hagi kırlanmış saçlarına ve geçen onca yıla nispet yaparcasına sahada yer aldı. Takım oyuncusu gibi mücadele eden, oyuncuyla omuz omuza mücadeleye giren ve zaman zaman oyunu durdurup yapmaları gerekenleri tek tek anlattı tecrübeli oyuncularımız/teknik direktörlerimiz. Onlar birer efsane, birer Galatasaray efsanesi.. Ve böylesine zor geçen günlerde Galatasaray'a hizmet etmek adına, hizmet vermek adına ellerinden gelen herşeyi fazlasıyla yapıyorlar. Galatasaray ruhunu en az bizim kadar biliyorlar, en az bizim kadar hatta daha da fazla yaşadılar. Şimdide bu ruhu oyunculara aktarmaya çalışıyorlar. Hatırlarsanız Fatih Terim'de oyuncularla antremanlara katılırdı. Bu tür katılımlar ciddi önem taşır, keza baktığınızda oyuncu ile samimiyetinizi ortaya koyarsınız. Hele birde bu isimler efsane ise, taraftarın gözünde apayrı bir yer tutar.

Gheorghe Hagi buraya geldiğinde kimileri yaşına, kimileri geçmişine laf atıyordu. Oysa İspanya'nın en büyük iki takımında Barcelona ve Real Madrid'de forma giyen Rumen yıldız tamamen tesadüf eseri bir şekilde Galatasaray'a transfer olmuştu. Transferin son dönemlerine doğru Galatasaray ile sözleşme imzalayan Hagi o günden itibaren taraftarın gönlünde apayrı bir yer kurmayı başardı. Attığı ve attırdığı goller ile Galatasaray'ı zirveye, en tepeye taşıyan Gheorghe Hagi futbolculuk döneminin ardından teknik direktörlük sıfatıyla geldiği takımının başında ezeli rakibine kupa finalinde 5 atmış ve bir kaç hafta sonra oynanılan müsabakada kendisine edilen küfürlere 5 işareti yaparak cevap vermiştir. Hagi aslında futbolcudan öte, teknik adamdan öte bir Galatasaray taraftarıdır. Ve bu ruhu, istediğimiz arzuladığımız mücadeleyi Galatasaray'a getirebilecek yegane adamlardan birisiydi. Disiplinli, otoriter, profesyonel ve Galatasaray'lı bir isim olan Hagi'nin yanında en az kendisi kadar meziyetlere sahip olan Tugay'ın varlığı apayrı boyutlarda görünüyor.

Tugay bizden ayrıldığında 27, 28 yaşlarındaydı. Bizde kalsaydı eğer en fazla 2,3 yıl daha oynar sonrasında futbolu 'zorla' bıraktırırdık. Adada yaklaşık 10 yıl oynadı ve işin garibi efsane oldu. Manchester United maçı sonrasında taraflı tarafsız dünyanın en büyük antrenörlerinden birisi olan Sir Ferguson onun için "10 yaş genç olsa, hiç düşünmeden takımıma katardım." dedi. Blackburn takım patronundan ise daha güzel bir cevap geldi. "Tugay eğer 10 yaş daha genç olsaydı bugün Manchester'da değil, Barcelona'da oynuyor olurdu." Tüm bunların hepsi bir kenara, geçtiğimiz günlerde Bursaspor ile karşılaşan Manchester United takımının antrenörü Sir Ferguson kendisini bir kez daha onore etti. "Hayatımda gördüğüm müthiş oyunculardan birisiydi." diyerek, en beğendiği Türk oyuncu olarak kendisini gösterdi. Tüm İngiltere'nin, Ada futbolunun saygısını kazanmış olan Tugay Kerimoğlu bugün yardımcı antrenör, altyapı teknik sorumlusu olarak Galatasaray'a, kendisini yetiştiren, büyüten renklere hizmet ediyor.

3 yorum:

  1. Teknik heyetin takımla bu kadar samimi olması gerçekten çok güzel bir olay. Hagi, takımda gerçek bir dostluk havasını oluşturmak istiyordur her şeyden önce. Futbolcular, bu olaya ''sadece bir iş'' diye bakmamalı, hem işini sevmeli, hem de takımı hissetmeli. O takımın bir parçası olduğunu unutmamalı. Fatih Terim döneminde bu vardı, hem de öyle bir vardı ki..

    Takım, sanki gerçek bir aileydi. Hatta sankiye gerek yok, çünkü gerçekten bir aileydi. Hagi ile Tugay bu zamanları en iyi bilen, yaşayan isimlerden. Şimdi takımı bu havaya sokmak içi ellerinden geleni yapıyorlar. Bizim elimizden sadece onlara destek vermek geliyor, inanalım onlara..

    http://jaimelesport.blogspot.com

    YanıtlaSil
  2. Takım yönetiminde başarısız olsalar bile onlar bizim için her zaman efsanedir.
    Asıl sıkıntı geriden gelen yeni yetmelerin onları tanımamış olup ileri geri konuşma ihtimalleri.
    Ama ben başarılı olacaklarına yürekten inanıyorum...

    YanıtlaSil
  3. Dunyada ozellikle futbolun ekolu olan ulkelerde futbol bir istir futbolcular icin, ancak bizim ulkemizde ve daha duygusal toplumlarda futbol sadece is degil yiginlar icin mutluluk vesilesi hatta asktir. bu yuzdende Tr'de antronorlugu is olarak gorenler bireysel motivasyonu goz ardi edenler tutanamamistir. Kimse Rijkaard a kotu direktor diyemez dunyanin sayili teknik adamlarndandr ama Tr'nin dinamikleri onun bakis acisini kaldirmaz. Iste bu yuzdendirki simdi tum futbolcularn yuzu guluyor. Biz sahaya Allah Allah die cikan bir milletiz... Dipnot: bu ongorume Turk futbolcularin uymasi normal de nasil oluyorda Brezilyadan, Avustralyadan gelen farkli kulturlerin insanlarida hemen Turklesiyor anlayamiorm :)!!!

    YanıtlaSil

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.
google.com, pub-1379219663774483, DIRECT, f08c47fec0942fa0