17 haftada Galatasaray #2

Spor Toto Süper Lig'in ilk yarısının ardından takımımız hakkında incelemelere ve durum değerlendirmelerine devam ediyoruz. 17 maçta topladığı 23 puanla ilk yarıyı liderin 19 puan gerisinde 9.sırada tamamlayan Galatasarayımızda şimdi bireysel ve takımsal olarak bir takım değerlendirmeler yapacağız. Galatasaray ligin ilk yarısında rakiplerinden daha çok kendisiyle mücadele etti. Bir çok önemli oyuncusundan sakatlık ve verimlilik nedeniyle pek fazla yararlanamayan takımımız son iki yıldır olduğu gibi bu sezonda gol yollarında büyük sıkıntı çekti.

Öncelikle sezon başına dönelim ve Galatasaray'da giden/gelen oyunculara bir bakalım. Geçtiğimiz sezon takım kadrosunda bulunan Keita, Mehmet, Franco, Uğur, Emre gibi oyunculara veda eden takımımız transfer döneminde Cana, Pino, Misimovic, Insua, Serdar, Ali, Mehmet, Çağlar gibi isimleri kadrosuna kattı. İlk yarının sonlarına doğru Elano Blumer ile yollarını ayıran takımımızda ayrıca Zvjezdan Misimovic kadro dışı bırakıldı. Transfer döneminde kiralanan Insua'da teknik direktör Hagi'den kısmi biçimde veto yiyen bir başka isim olmuştu. Sezona iki forvet oyuncusu ile başlayan takımımız ilerleyen haftalarda bunun büyük sıkıntısını çekmeye başlıyordu. Sezonun ilk haftalarında takım kaptanı Arda Turan'ı sakatlığı nedeniyle kaybeden takımımıza bir diğer darbe ise takımın en golcüsü Milan Baros'u sakatlığından dolayı sadece 8 maçta kullanabildi.

Rakiplerinin yanı sıra sakatlıklarla ve hakemlerle de mücadele eden takımımımız isteyen kabul etsin veya etmesin kötü oyununun yanı sıra hakemlerinde kurbanı oldu. Hakemler hakkında diğer yazımızda ayrıntılı bir analiz yapmıştık ve sezonun genelinde hakem hatalarını göstereceğiz fakat biz konumuza geri dönelim. Sakatlıklar nedeniyle Arda Turan, Milan Baros gibi önemli yıldızlarından yararlanamayan Galatasaray'da bu sezonun hayal kırıklığı olarak kurduğumuz ilk 11'de oynadıkları maçlar ve performanslar açısından bazı oyuncularımız sizlerinde tahmin ettiği gibi oldu. İşte takımımızda ilk yarıda maaliyet/maç sayısı/performans açısından hayal kırıklığı yaratanlardan oluşan ilk 11'imiz;

Ufuk Ceylan; Genç kaleciden hepimizin büyük beklentileri vardı. Ağırlığı kaldıramadı, hatalı goller yedi. Elbette tek sorumlu değil ama bekleneni veremedi.
Hakan Balta; Hiç tartışmasız bu takımın sol beki olmayacağını bağıra bağıra gösterdi. Anlamayanlara inat her hafta daha da kötü oynamayı başardı.
Servet Çetin; "Beni oynatmayan, bana güvenmeyen hoca ile çalışmam." dedikten 3 hafta sonra "Hocamın kararıdır, yedek kalırım saygı duyarım. Daha çok çalışıp formayı geri kazanmam gerek." diyebilecek karakterde. Bilerek yaptığı, sabote ettiği durumları söylemiyorum bile.
Ali Turan; Sağbekte ısrarla oynatmaya çalışan antrenörlerine olmayacağını bağıra bağıra gösterdi. Uzun süre futbol oynamadıktan sonra ciddi biçimde hazır olmadığını gösterdi.
Mustafa Sarp; Bir tane olumlu hareketini gören, duyan bilen var mı?
Arda Turan; Sakatlık nedeniyle bu sezon hiç ama hiç yararlanamadık.
Zvjezdan Misimovic; Yaşadığı sorunlar nedeniyle hiç ama hiç yararlanamadık.
Serdar Özkan; Sahte menajer misin, futbolcu musun? Önce bir karar verelim. Performans mı? Onu bırak, geçtik o konuyu.
Elano Blumer; Yaşadığı problemler nedeniyle (sakatlık-form-transfer) pek yararlanamadık.
Mehmet Batdal; Beklentileri pek karşılayamadı, devre arasında kiralanacak.
Milan Baros; Sakatlığı nedeniyle bu sezon hiç ama hiç yararlanamadık.