Elinin Hamuruyla.. | STSL 5.Hafta

5. hafta itibariyle bu sezonki ilk deplasman galibiyetimizi almış bulunuyoruz, hepimizin gözü aydın, şimdi temennimiz kesintisiz devam etmek. Uzun zaman sonra henüz ilk haftalarda da olsak sıralamada 2. sırayı gördük, sevincimiz kursağımızda kalmadan aynı heyecan ve hırsla yolumuzda yürürüz umarım. Kadromuz ve sistem yavaş yavaş da olsa oturuyor, geçen maça göre ilk 11'deki tek değişiklik Muslera'nın kaleyi emanetten geri almasıydı. Aslında bu haftayı çifte galibiyetle kapattık. Yenilmez Armada'mız da Litvanya'nın Lietuvas takımını yenerek EuroLeague'e yükseldi. Tebrikler Aslanlar, mutluyuz, gururluyuz.

3000. ANKARALI!
Geçen haftaki Eskişehir maçından beri 3000. golü bekliyorduk. Herkes en sevdiği futbolcudan gelmesini istedi bu golün, ne de olsa tarihe geçecekti; ama malesef o golü atmak bize nasip olmadı 3000. golümüz Ankaragüçlü Rajnoch'dan geldi. Ha sevinmedik mi gol olduğuna? Elbette sevindik; Rajnoch atmasaydı da Selçuk'un o güzel ortası gol olurdu elbette. Tarihi golü atacak futbolcunun formasının müzemize konulacağı söylenmişti maç öncesinde; fakat maç sonunda Rajnoch formasını vatandaşı Ujfalusi ile değişti. E muhtemelen de onda kalır artık. Zaten muhtemelen renklerinden dolayı o formanın müzemizde olmasını isteyen pek de çıkmaz!

KAZIM SAHALARA DÖNDÜ
2. golümüz Kazım'dan geldi. Bu haftaki performansıyla ben de dahil kendisini eleştiren ve beğenmeyenleri şaşırttı. Sergilediği güzel oyuna bir de muhteşem gol ekleyerek kendini bize affettirdi sanki? Madem hakkındaki olumsuz düşüncelerimizi nötrledi, e biz de artık kendisinden bu haftaki performansını arttırarak devam ettirmesini bekliyoruz. Kazım'ın golünün güzelliğinin yanında hocamızın gol sevinci de görülmeye değerdi. Golden çok golü atanın Kazım olmasına, güvenini ve emeğini boşa çıkarmamasına sevinir gibiydi adeta.

BAROS YİNE MANŞETLERDE
3. haftadaki Karabükspor maçında olduğu gibi Baros yine sonradan oyuna girdi, yine penaltı kazandırdı bize; ama tek farkla. Bu defa penaltıyı başkasına bırakmadı, kendisi kullandı ve gole gevirdi. Sanki bu sefer inceden de bir mesaj verir gibiydi bu hareketiyle kendisini silenlere, hepimizin unutmaya başladığımız veya görmezden geldiğimiz bir gerçeği hatırlattı, O Baros'tu, yedek kalması ya da ilk 11'de başlaması onun için farketmezdi. Oyuna girdiğinde farkını belli edecek kadar kaliteli, yedek kulübesinden oyuna girerken takıma küsmeyecek kadar vefalı, eski staddan hatıra olsun diye soyunma odasının kapısını  söküp götürebilecek kadar çılgın bir adam O.


SEN DE Mİ ARDA? ÜZGÜNÜM ARDA!
Bu haftanın dikkat çekenlerinden biri de Atletico'lu Arda'nın röportajıydı. Anlaşmayı imzaladığında hepimizi şaşırtmıştı ve çoğumuza göre arkasına bile bakmadan kaçmıştı; ama bunun doğru olmadığını görüyoruz. Arda halâ, sürekli ve ısrarla arkasına bakıyor, devamlı geçmişe yönelik açıklamalar yapıyor. Biz onun gidişini belki istemeden de olsa kabullendik artık, bunu sindirdik; ama kendisinin sindiremediği bazı şeyler varmış görünüşe göre ki gün geçtikçe bunları açığa çıkarıyor. Herşey bir kenara zamanında basında yazılan şeyleri de haksız çıkarmıyor değil hani. Arda konuşmaya devam ettikçe, özellikle bu şekilde, taraftarda kredisini bitiriyor. Gidişiyle olay yaratan Arda Turan şimdi de taraftarlar arasında sorun çıkartıyor. Kendisine temennimiz susup, topunu oynaması. Galatasaraylılığı sorgulamaya, öğretmeye kalkmasın bir zahmet. Taraftarın kendisini yeterince desteklemedeğini söyleyip, hakkettiği ilgiyi göremediğinden dem vuruyor. Ardı arkası kesilmez sitemlerinden dolayı gün gelip de istemediği yerlerde -istiyormuş gibi yaparak- bulunmak zorunda kalmaz umarım, malum öylelerini de gördük biz vefasızlar!

OYUN GÜZEL, GOLLER GÜZEL
Haftanın gollerine bakacak olursak bana göre en iyiler: Nobre'nin Kayserispor'a penaltıdan attığı 2. gol, Burak Yılmaz'ın Eskişehirspor'a attığı 2. gol ve tabii ki Kazım'ın attığı takımımızın 2. golü. Burak Yılmaz Trabzonspor'un attığı 7 golü de atan isim ve an itibariyle gol krallığının en büyük adaylarından da biri. Ancak kendisine nazar değmesinden korktuğunu belirtti, umarız Trabzonspor formasındaki güzel mavi renk kendisini nazardan korur ve o da böyle güzel goller atmaya devam eder. Şenol Güneş'le birlikte yeniden doğdu çünkü genç forvet, Türk futboluna uzun yıllar hizmet etmesi dileğiyle..


KEYİFLER DE AYARLAR DA YERİNDE!
Cuma günü A Milli Takımımızın Almanya ile oynayacağı aday kadro açıklanınca yine alışılagelen oldu yani her kafadan bir ses çıktı. Sonsöz Fatih Terim'den geldi ve "Toplamda 13 kişi milli takıma yolladık. Bundan gururluyuz. Daha da çok olursa göndeririz. Milli takıma hizmet, ülkeye hizmettir. Sonuçları ne olursa, olsun buna katlanırız." diyerek taşı gediğine koydu tabir-i caizse.


TİMSAH ARENA'DA AV PEŞİNDE
6. haftada Arenamızda Bursaspor'u konuk edeceğiz. Fazla bir şey istemiyoruz, dileğimiz gün geçtikçe birbirine alışan, tempoyu arttıran, taşların yavaş da olsa yerine oturmaya başladığı takımımızın bizleri heyecanlandıracak bir oyunla kazanmak, rakibimizin de iyi oynamasıyla tempolu geçecek bir maçla, 3 puanı söke söke almak! Bir dahaki yazının yine bir galibiyet sonrası olmasını dileğiyle...

Hiç yorum yok

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.
google.com, pub-1379219663774483, DIRECT, f08c47fec0942fa0