Analiz | Hücum futboluyla savunma..

Galatasaray, taraftarlarının özlediği türden bir geri dönüşle geçen haftayı mutlu kapatmış, artık eski Galatasaray olmadığını da dosta düşmana bir kez daha göstermişti. Özellikle sekiz haftaya çıkan galibiyet serisi takımda ve taraftarda bir alışkanlık yaratmış, alışkanlığın rehavete dönüşmesi gibi bir endişe de ortaya çıkmıştı. Fatih Terim’in rehavete izin vermeyecek ciddiyette olması bu endişeyi hafifletiyordu ancak yine de düşme hattında olan ve artık kaybedecek puanı olmayan Karabük’ün dirençli oynaması kuvvetle muhtemeldi. Akıllarda ufak da olsa endişe yaratan bir başka durum da Samsun ve Adanademirspor maçlarında savunmada verilen açıklardı, Eboue’nin yokluğunda savunma zaafı somut bir durumdu. Eboue’nin yokluğuna alışamayan takım; Sabri ve Servet’in inanılmaz formsuzluklarının katkısıyla önceki maçlarda alışık olmadığı kadar çok pozisyon veriyordu. Yine de üst üste kazanılan 8 maçın ve özellikle geçen haftaki Samsun maçının güveniyle çıktı sahaya Galatasaray.

İstanbul’da sabahtan itibaren yağan kar romantik bir günün kapılarını açarken Galatasaray aşkıyla yanan yüreklerde de ayrı bir heyecan verdi. Havanın dondurucu soğuğuna ve metronun çalışmamasına rağmen yaklaşık 25.000 taraftar takımlarını desteklemeye geldi. Daha dakika dolmadan 26.saniyede Selçuk’un hatasıyle ilk tehlikeli pozisyonu savuşturan Muslera oldu, hemen arkasından gelen Baros’un golü Galatasaray’ı erken rahatlattı. Ancak özellikle Servet’in arkasına giden toplarda sıkıntı yaşayan Cim Bom, kalesinde çok ciddi pozisyonlar gördü, Muslera yine klasını göstermese gol yemek içten bile değildi. İlk yarının sonlarına doğru defans yapmanın en iyi yolunun hücum olduğunu tekrar hatırlayan Galatasaray baskısını artırdı ve ikinci golü de bu sayede buldu. 45 dakika böyle bitti derken Karabük’ün 10 kişi kalması ikinci yarının rahat geçeceğinin sinyali gibiydi. Nitekim öyle oldu, pozisyon vermeye devam eden ve hatta golü de yiyen Galatasaray, başarılı hücumları ve attığı gollerle farklı skora ulaştı. Özellikle ikinci yarı, defansının formsuzluğuna rağmen en iyi savunmanın hücum olduğunu hatırlayan takım bunu uyguladı ve sonuca da ulaştı.

Galatasaray artık istikrarı yakalamış ve oturmuş bir takım haline geldi. Uzun galibiyet serisi az da olsa rahatlığa ve rehavete sebep olsa da hücumdaki başarılı uygulamalarıyla kazanmaya devam etti Cim Bom. Bu özelliğiyle de zor yenilecek gibi duruyor. Hele ki maç sonu Fatih Terim’in açıklamalarında geçen isimlerden bir ya da ikisi takıma katılırsa özellikle hücumda durdurulması çok zor bir takım haline gelir. Özlediğimiz, beklediğimiz bol pozisyonlu ve bol gollü, eğlenceli, sonunda da Galatasaray’ın kazandığı o günlere emin adımlarla gidiyoruz. Şampiyonluk şarkısını her gün biraz daha yüksek sesle söylüyoruz..

Mehmet Ali Söylet / @malisoylet