BİLDİRİ - Futbolun onurunu koruyun!

FCN Blog ekibi olarak Galatasaray Sözlük tarafından başlatılmış olan ve sosyal medyada yer alan Galatasaraylı hemen hemen tüm sitelerin katılımı beklenen bildiri yayınlama konusunda bizlerde yer almak, futbolun onurunu korumak, futbolu kendi emelleri için pisletmeye çalışanların karşısında olmak, Türk futbolunun yarınlarını korumak için "Futbolun onurunu koruyun" başlığı altında yaşananlara tepkimizi gösteriyor, siz değerli Galatasaraylıları da bu birliktelikte aramızda görmek istiyoruz. Bildiri bir hafta boyunca burada, gerekirse daha yükseklerde duracak.

Yıllardır peşinden çocuksu bir heyecanla koştuğumuz futbol topunun masumiyetini yitirerek kirlendiğini üzülerek kabul etmek zorundayız. Gönül verdikleri renkler ne olursa olsun, pek çok sporseverin de bu hayal kırıklığını paylaştığına eminiz.

Futbolda organizasyon deyince 3-5-2 / 4-3-3 gibi saha içi dizilişleri hatırlayan sıradan insanların; futbol üzerinden haksız menfaat elde etmek için şike, teşvik primi, tehdit, baskı gibi sporun ruhuna tamamen aykırı araçları defalarca kullanmış organize suç şebekelerini ve çeteci zihniyeti hâlâ savunanları anlayış ve olgunlukla karşılaması da beklenmemelidir.

Yemyeşil bir sahada, tertemiz bir topun yuvarlanması sonucu futbolun adaletinin 90 dakikaya sığdığına inananlar, savcılık makamının iddianamesini hazırladığı süreçte hiç olmazsa futbolu yönetme iddiasında olanlardan soğukkanlı ve adil bir çözüm beklediler.

Görünen o ki, gölgede kalmış ilişkilerden, kirli ezberlerden, kökleşmiş önyargılardan kurtulamayanların böyle bir niyeti hiç olmamış.

Özellikle Galatasaray Spor Kulübü’nün Fair Play ve spor hukuku dersi niteliği taşıyan onca sağduyulu açıklama ve uyarısına rağmen, varlık nedenini unutmuş görünen Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu’nun sorumluluktan kaçarak, ülke futbolunu bu hale getiren “olağan şüphelilere” suçun tanımını ve cezai karşılığını soracak olması da nesiller boyu anlatılacak son kara mizah olarak örneği olarak hafızalara yerleşmiştir.

Dillerinden düşürmedikleri endüstriyel futbol teranesiyle maddi çıkarlarının zedelenmesi riskini öne sürerek futbol topunu kirletmekten çekinmeyenler bilmeli ki, maç bileti - kombine kart - lisanslı ürün - şifreli yayın için dekoder satın alarak futbol ekonomisini yaratan ve büyütenlerle, kolayca kandırabileceklerini zannettikleri futbolseverler aynı insanlardır.

Sesiyle, nefesiyle, alın teriyle, emeğiyle, helal kazancıyla gönül verdiği kulüpleri destekleyen ve ayakta tutan taraftarlardır, aptal yerine konmak istenen insanlar!

Biz insanları heyecanlandıran ve mutlu eden basit bir oyuna, bunca pisliği bulaştırmış olanlardan hesap sorulmama ihtimalini, birilerinin kulağının üzerine yatarak üç maymunu oynamasını kabul edemeyiz.

Ve buradan, futbolun tüm aktörlerine bir kez daha sesleniyoruz;

Hukukun üstünlüğüne mazeret bulmayın, minareyi çalanlara kılıf aramayın. Futbol oyununu koruyun. Çıkar hesapları içinde bir gün öyle, bir gün böyle konuşarak artık kendinizi küçük düşürmeyin. Futbolu temizleyin ama önce siz temizlenin.

Bunu yapamıyorsanız, niyetiniz ve cesaretiniz yoksa, biz de yokuz! Bunu yapamazsanız, işte o zaman dilinizden düşürmediğiniz “marka değeri”nin nasıl yerle bir olduğunu göreceksiniz… Ne kadar üflerseniz üfleyin, için için yanan bu ateşin sönmeyeceğini ve önlem alınmazsa elinizdeki pis kokan küllerin para etmeyeceğini de göreceksiniz.

Avrupa’ya hatta dünyaya meydan okuyan futbol takımları hayal eden bizlerin, UEFA ve FIFA tarafından “şikeci ülke” olarak damgalanması ve uluslararası rekabetten yıllarca dışlanması an meselesi olan Türkiye’nin içinde bulunduğu berbat açmaza duyarsız kalması beklenemez. Güzel ve yalnız ülkemize, en azından uluslararası spor arenasında hakkıyla sahip çıkması gereken herkesi de göreve çağırıyoruz.

Büyük Galatasaraylı Tevfik Fikret’in “Hak bildiğin yolda, yalnız da olsan yürüyeceksin” sözünü hiç aklımızdan çıkarmadan, yalnız çıktığımız bu yolda bizlerle birlikte yürüyeceğinize inanıyoruz.

Fikri Hür, Vicdanı Hür, İrfanı Hür Galatasaray Taraftarları

3 yorum:

  1. Herkesin bilincli veya bilincsiz bir sekilde bos transfer haberleriyle oyalandigi bir ortamda buyuk Galatasaray taraftarina yakisan bir duyarlilik sergileyenleri gonulden tebrik ederim.
    "Basarilar gelir gecer, asaletin bize yeter" diyenlerle, gunluk menfaatlerin pesinde kosanlarin farki budur iste! Bu yuzden ne kadar gururlansak azdir. Sayin Aysal onderligindeki yonetimimiz de kararli duruslariyla gogsumuzu kabartmaya devam ediyorlar.
    TS'nin destegi de ne mutlu ki bu kaosta yalniz olmadigimizi hatirlatti bize... Dilerim eninde sonunda akli selim galip gelecek ve diger kulupler de yanlistan donecekler, cunku tarih mutlaka ki hakli olani yuceltecektir.

    YanıtlaSil
  2. işin içinde digitürk = para oldukça onur,gelecek,temiz futbol,dürüstlük kavramları asla ön planda değil bizim gibi sadece futbol izlemek , 90 dakikadan tat almak hevesinde olanların dilinde, klavyesinde, muhabbetlerinde olacak...
    58. maddenin,yapanın yanına kar kalsın, bir seferden bir şey olmaz maddesine dönmesine karar verecek olanlarda ne yazikki her maçtan sonra adaletten, hakemlerin taraf olduğundan bahseden başkan sıfatındaki insanlar olması ne kadar ironik aslında..

    YanıtlaSil
  3. Aziz Yıldır'ım Avukatının dün TRT-1 de söyledikleri inalılır gibi değil. Yazıklar olsun bu fotbolu yönetenlere.

    YanıtlaSil

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.
google.com, pub-1379219663774483, DIRECT, f08c47fec0942fa0