Burak Eren ile Üçleme (9)

Süper Lig'de 30 hafta geride kalırken, Galatasarayımız liderliğine 9 puan farkla devam ediyor. Ligin 30.haftasında evinde Gençlerbirliği'ni ağırlayan takımımız sahadan 2-0'lık sonuçla ayrılırken haftanın adamı Selçuk İnan'a ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Galibiyetin mimarlarından olan tecrübeli oyuncu attığı mükemmel frikik golüyle de bu sezon atmaya başladığı frikik gollerine bir yenisini ekledi. Bu haftasonu ezeli rakibi Fenerbahçe ile deplasmanda karşılaşacak olan takımımızda haftanın öne çıkanları ve 3 ana konusunu serinin 9.yazısında sizler için Burak Eren kaleme aldı.

Galatasaray 2-0 Gençlerbirliği / Derbi Öncesi
Gençlerbirliği'nin durumuyla başlamak lazım. Bir önceki hafta Fenerbahçe'den 6 gol yemişler ve bu durum da bütün planlarında değişimlere yol açtı. Hücumu düşünen yapı bir anda daha savunmacı, önceliğini rakibi durdurmaya vermiş bir takımı beraberinde getirdi ve maçın da ilk yarısına bakınca bunu iyi uyguladılar aslında. Oyunu çok daralttılar ve hücumda Galatasaray'ın nefes almasına da olanak tanımadılar. Orta alanda da kaptıkları hızlı toplarda kontra hücumlar denediler, bunu da 1-2 hücumda başardılar diyebiliriz. Fuat Çapa'nın dediği birşey vardı ama ilk 15 dakika çok önemli gibisinden, çünkü Galatasaray'ın özellikle de iç sahada maça baskıyla başladığını görüyoruz. İlk yarıda bu baskı istenilen sonucu getirmedi ama ikinci yarının hemen başında golün gelmesi rakibin çözülmesini beraberinde getirdi. Gençlerbirliği kırılgan bir takım ve sorunu da bu zaten. Selçuk İnan ve Melo'nun oyun üzerinde daha fazla hakimiyet kurması, kanatların o kadar da iyi çalışıyor olmamasına rağmen hücum üstünlüğünü de Galatasaray'a taşıdı ve 2-0'lık skor geldi. İkinci yarıya bakınca rahat bir maç geçmiş gibi görünüyor aslında ama beklediğimden daha zor bir maç oldu diyebilirim. Melo'nun maçın adamı olduğunu söylemek lazım, özellikle attığı ters toplar rakip defansın belini kırdı. Selçuk İnan ve Elmander'in de performansının altını çizmek gerekiyor tabii.

Topun Başına Selçuk İnan Geçince
Hagi bu işin üstadıydı ve bizlere inanılmaz güzelliklerde frikik golleri izlettirdi. Sonrasında ise buna hasret kaldık, frikik golü izleyemez olduk. Aslında Galatasaray'a duran topları çok iyi kullanan isimler de gelmedi değil ama beklediğimizi alamadık diyelim. Sergen Yalçın 2. dönüşünü gerçekleştirdi ama frikik izleyemedik, Felipe olmadı, Revivo bir maç oynadı ve yattı, bir sonraki sezon Frank De Boer bu işleri yapar dedik ama Prates'in frikik gollerini izledik. Sonrasında da yeniden derin bir uyku. Conceicao'nun çat pat bir frikik golünü hatırlarım, şans eseriydi bu tabii. Devamında Lincoln de olmadı, Elano da ve Misimovic'i zaten izleyemedik. Bir dönem Volkan Yaman iki frikik golü attı ama sonrasında o da bu işi bıraktı derken Selçuk İnan'a kadar geldik aslında. Bu sezon 3. frikik golünü atmış bulunmakta ve toplam gol sayısını da 9'a çıkarttı. En iyi sezonunu yaşıyor kesinlikle, futboluna kattığı çok şey var, özellikle de golcü kimliğini. Artık topun başına Selçuk İnan geçtiğinde bu gol olur diyebiliyoruz, bunun güveninin verdiği duygu da çok farklı.

Fenerbahçe - Galatasaray Öncesi
Maç önünde yapılacak yorumlar ne kadar doğru olur bilinmez, özellikle de bugünlerden yapılan yorumlar ama aklıma gelen ilk unsuru yazmak istedim sadece. 12 yıldır yaşanan bir süreç var ve bu durum da bizleri inanılmaz geriyor. Düşünün artık futbolcuları nasıl geriyordur bu. Ama ben bu halkanın geçen sezon kırıldığına inanıyorum aslında, tarihin en kötü Galatasaray'ı diyebileceğimiz takım Saraçoğlu'nda harika işler yapmıştı, çünkü kaybedebilecek birşeyi yoktu. Sadece Pino'yla hücumda gösterdiği etki bile inanılmazdı. Şimdi ise şunu düşünüyorum, ilk 11'e bakınca bu takımın 10 ismi yeni. Hadi Necati Ateş atmosferi biliyor diye biz bu sayıyı 9'a düşürelim ama eskilerden kalan o iki isim de {Hakan Balta ve Necati Ateş} genelde soğukkanlılığı ile tanınan isimler, atmosferden falan pek etkilenmezler. Diğer isimler ise bu atmosferi ilk kez yaşayacaklar ve ayakları geri geri süren futbolcular yerine oynayacak bu yeni isimlerin olması bizim adımıza bir avantajdır diyorum. Fatih Terim'in faktörü bir yana, bence en büyük kozumuz bu durum olacak.

Hiç yorum yok

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.
google.com, pub-1379219663774483, DIRECT, f08c47fec0942fa0