Derbi Özel | Nostalji: Sahalarında kupa kaldırdığımın maçı!

Tarih 12 Mayıs 2012. Yer Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Stadı. Bir gecede uydurulmuş süper final denen saçmalığın hakikaten süper finali. Galatasaray ligi açık ara önde bitirmiş olmasına rağmen, Digiturk'un keyfine bir şampiyonluk maçına daha çıkıyor. Fenerbahçe bir hafta önce Trabzonspor'u yenip puan farkını 1'e indirince büyük bir kutlama yapmış, memleketin her yerinde konvoya çıkılmış. Anlaşılan hala öğrenememişler son maçın son düdüğü çalmadan ligin bitmediğini... Maça nerede önemli bir maç olsa akla gelen isim Cüneyt Çakır atanmış. Maçtan önce ruh çağırma ayini tadındaki gösteri bir kez daha yapılmış. Takımlar son mohikan müziği eşliğinde sahaya çıkıyorlar...


Fatih Terim artık herkesin ezbere sayabildiği onbirini pek bozmamış. Kalede elleri küçük(!) Muslera, savunmada Eboue, küçük kaptan Semih, büyük şef Ujfalusi, Hakan Balta, orta alanda imzaladığı sözleşmede iki kez öksürürse bile takımdan gönderilir gibi maddeler olduğu iddia edilen Engin Baytar, Ai Se Eu Te Pego Melo, maestro Selçuk, İspanyol milli takım oyuncusu diye gazlanan Riera, ileride de ikinci baharını yaşayan Necati ve her eve lazım Elmander ilk onbiri Galatasaray'ın kadrosunu oluşturuyordu. Fatih Terim savrukluğuna pek güvenmediği Emre Çolak'ı kesmiş, Riera'yı sahaya sürmüştü. Aykut ise kalede Volkan İpekçi, savunmada Cavcav'ın pazarlama stratejisi ürünü Orhan Şam, Yobo, Bekir ve Ziegler. Orta sahada 100 metreyi 10 saniyede koştuğu iddia edilen Dia, ağlak Baroni, küçük enişte Emre, diğer Selçuk, Stoch ve ileride genç Semih ilk onbirini sürmüştü sahaya. Alex yedekti.

Maç başlayınca görüyorduk ki Fatih hoca ilk defa takıma çıkın oynayın gazı vermemiş, oyunu soğutmak isteyen bir Galatasaray ile mutlak gol atması gerektiğini bilen fakat bunu nasıl yapacağı konusunda en ufak bir fikri olmayan Fenerbahçe vardı sahada. Maç Galatasaray yarı sahasında geçiyor ama Fener'in pozisyonu yok. Böyle giderken bir kontraatakta Melo'nun ara pasına Elmander hareketleniyor ve kötü bir vuruş yapıyor. Bunu sebebi Elmander'in formsuz olması değil elbette, bacak kemiğinde çatlak olması. Elmander daha fazla dayanamıyor ve Baros ile değiştiriliyor. Bu arada Semih bir pozisyonda Muslera degaj yaparken araya girip gol atmaya çalışmış; fakat aksiyon devam etmekte olduğu için hakem Cüneyt Çakır faulü vermişti.

İlk devrenin sonlarına doğru hiç alakasız bir pozisyonda top orta saha çizgisi civarındayken Engin Baytar galiba Volkan'ın biraz açıldığını görmüş olacak ki Hagivari bir şekilde topu kaleye yollamış; ve fakat tabi ki muvaffak olamamıştı.

İkinci devre yine aynı şekilde başlamıştı. Aykut'un oyuncu değiştirmeye niyeti yoktu, Fatih hoca içinse zaten her şey istediği gibiydi. Derken Dia ve Hakan Balta'nın giriştiği bir mücadelede yardımcısı Bahattin Duran'ın uyarısıyla Cüneyt Çakır Galatasaray lehine faul verince, Dia sinirle topu taca doğru vurmuş ve böyle pozisyonlarda babasını tanımayan Cüneyt Çakır'dan ikinci sarıyı ve akabinde kırmızıyı yemişti. Bu pozisyon Fenerbahçe'yi oyundan düşürmemiştir. Fener'i asıl oyundan düşüren olay birkaç dakika sonra Semih'in gereksiz bir yerde Ujfalusi'ye yaptığı faul ve akabinde olayı uzatması olmuştur. Bu pozisyonda saha karışmış, yedek kulübeleri sahaya dalmış, Aykut bizzat olaya müdahale ederken Fatih hoca yardımcıları Hasan ve Ümit'i yollamış kendisi kenardan tebessümle izlemiştir. İşte bu pozisyondan sonra maç kopmuş ve bence Galatasaray taraftarları şampiyonluğu ilan etmiştir. Bir de unutmadan bu pozisyonda nasıl becerdiyse Emre Çolak sarı kart görmüştür.

75. dakikada şartlar zorlayınca artık Aykut oyuncu değişikliği yapmak zorunda kalmış. Alex ve Bienvenu'yu oyuna sokmuştur. 5 dakika sonra Ujfalusi, Dia'nın hareketinin aynısını yapınca bir kırmızı da o almış, bizleri Gökhan Zan korkusuyla başbaşa bırakmıştır. Tabi bu Fener'in gol atmaya ne mecali ne de niyeti vardır. Son saniyelerde kaleci Cemil'in dostlar alışverişte görsün hesabı ileri çıkması da bir haltı değiştirmemiş ve GALATASARAY hak ettiği şampiyonluğu ikinci kez kazanmış, Fenerbahçe'ye unutamayacağı bir gün daha yaşatmıştır.

Maçtan sonra Demirören'in yusuflamasıyla kupa töreni gecikmiştir. Bu vesileyle başta Semih Kaya olmak üzere Fenerbahçe soyunma odası karnaval yerine çevrilmiş, t-shirt baskıları oluşturulmuş, bir sürü şampiyonluk hatırası fotoğrafları çekilmiştir. Bu sırada stadın ışıkları kapatılmış, ortaya farkında olmadan müthiş kareografilerin çıkmasına sebep olmuştur. Teşekkürler Fenerbahçe yönetimi :)

Hiç yorum yok

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.
google.com, pub-1379219663774483, DIRECT, f08c47fec0942fa0