Nostalji: 10 sene önce Şampiyonlar Ligi..

Galatasarayımız Braga’yı da deplasmanda devirip 10 sene sonra bizlere Şampiyonlar Ligi’nde üst tura çıkma sevincini yaşattı. 10 yıl önce de tur vizesi alıp almamamız yine son maça kalmıştı. Gelin bu maçı bir hatırlayalım, hem nostalji yapalım hem de biraz gülelim. 2001-02 sezonu Şampiyonlar Ligi birinci tur grup maçlarının son karşılaşması. Galatasaray ve PSV ikisi de 7 puanda, iki takımın da -1 averajı var, bir takımın teknik direktörü Mircea Lucescu diğer takımın Eric Gerets, haliyle PSV atılan gol sayısı üstünlüğüyle ikinci sırada, biz üçüncüyüz. Yani kesin kazanmamız lazım bu maçı, beraberlikte onlar çıkar.

Yönetim, futbolcu, taraftar herkes maçı çok ciddiye alıyor. Öyle ki birkaç hafta önce saçlarını sarıya boyatan Ümit Karan bile bu maçtan önce ciddiyetini korumak için saçını eski rengine çevirmiş..

Galatasaray maça sakatlıklar yüzünden yine değişik bir kadroyla çıkıyor. Kalede panter Mondragon, sağ bekte taraftarın sevgilisi Sebastian Perez, sol bekte Hakan Ünsal'ı yedek bırakmış Victoria Mendez, stoperde Emer Aşık ve Fleurquin dörtlüsüyle başlıyoruz, haliyle yine yusuf yusuf ediyoruz. Orta sahada beyefendi Ergün Penbe, Lucescu'nun prensi Bülent Akın var, sol kanatta her zamanki gibi Hasan Şaş, sağ kanat boş, ileride Arif, Sergen, Ümit Karan üçlüsü, top rakibe geçtiğinde sağ kanada en yakın olan o tarafı savunuyor, böyle başlıyoruz maça..

Başlama düdüğüyle beraber taraftar ağırlığını koydu maça, 12. adam görevini layığıyla yerine getirdi o gün. Maçın başlarında Heintze'nin ortasını Victoria, Kezman'ın önüne indirdi. Allah’tan Kezman vuramadı topa, onun yerine Mondragon'a tabanını geçirdi. Emre Aşık olaya el koydu. Kezman'ı köşeye çekip efendi ol burası Hollanda'ya benzemez adamdan kan alırız dedi. Yıllar sonra Kezman Türkiye'de başarılı olamadıysa bu tehditin payı büyüktür.. Bu pozisyondan sonra Rommedahl'in, Victoria'nın kanadını kevgire çevirmesinden korkan taraftarlar top her Rommedahl'a her geldiğinde delice ıslık çalıp ana avrat sövdüler. Bu tepki tabi Victoria'yı da gaza getirdi ve bir daha top yüzü göstermedi Rommedahl'a.

26. dakikada Arif ceza sahasına taşıdığı topu Ümit'e ortaladı, Ümit de çok klas bir hareketle top havadayken ayağının içiyle ortaya doğru plaseledi, o noktaya hayatının deparını atarak gelen Sergen yine topu yere indirmeden ayağının içiyle köşeye bıraktı. Eminim Hollanda'da milyonlar ekran başında alkışlamıştır bu golü. Golden sonra Sergen'i ilk kutlayan sağ kanattan hızla bindirip o noktaya gelen Sebastian Perez oldu.

Golden sonra Galatasaray taraftarın da desteğiyle oyunu rakip yarı alana yığdı. Sol taraftan kazanılan serbest vuruşta Arif'in ortasına Ümit kafayı vurdu ama top direkten döndü. Karşılaşmayı yorumlayan Turgay Şeren "hiç önemli değil moralinizi bozmayın" diyerek morallerin yukarıda kalmasını sağladı. bir dakika sonra Arif'in topuk pasını yine Ümit değerlendiremedi. Bu pozisyondan birkaç dakika sonra yine Arif yine sol kanattan yaradana sığınıp öyle bir vurdu ki gol olsa her sene o tarihte anılır, fakat kaleci köşeden çıkardı. Hasan Şaş ve Ergün Penbe, Arif'in yanına gelip teselli ettiler. Hasan, Arif'e ikinci yarı gol attırma sözü verdi.

50.dakikada Hasan soldan driplinge başladı. Spiker Cem Yılmaz "Hasan Ooijer'i takar peşine" diyerek adeta golü erkenden bildirdi. Derken Hasan sözünü tuttu ve topu Arif'e çarptırarak içeri soktu, 2-0. Bu sefer Arif sol kanada doğru seviniğinden Perez'in olay yerine gelmesi biraz gecikse de yine ilk kutlayanlardan biri olmayı başardı Fransız. Golden sonra hiç alakası yokken Turgay Şeren "ofsayt yok hayır yok" diye yorum yaptı. Acayip bir şekilde kendimizi kaybetmiştik.

2-0'dan sonra iyice havaya girdik. Yine Arif'in soldan ortaladığı topa kafa vuran Fleurquin'in şutunu kaleci kurtarınca Turgay Şeren fırlayıp "şansa kurtardı şansa" dedi, Cem Yılmaz da gayri-ihtiyari "evet şansa kurtarıyor sayın seyirciler" diye maçı anlatmaya devam etti.

Maç bitene kadar sayısız gol kaçırdık. Arif, Ümit ve Sergen alkışlatılmak için oyundan çıkarıldı. Son 5 dakika kaleci Kerem yedek kulübesinde Arif, Ümit Karan, Hakan Ünsal, Faruk ve Berkant'ı kolkola geçirerek halay çektirdi, Sergen cool tavrını bozmayıp halaya katılmadı, alkışlamakla yetindi. Maçın son düdüğüyle birlikte kel bir yönetici Hasan Şaş'ı kafasından öptü, Galatasaray ölüm grubuna doğru yolculuğa çıkarken PSV yoluna iki numaraı kupa olan UEFA'da devam edecekti..

Hiç yorum yok

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.
google.com, pub-1379219663774483, DIRECT, f08c47fec0942fa0