Türkiye Kupası | Bunun adı final..

Galatasaray Medical Park şampiyonluk yolunda Spor Toto Türkiye Kupası Finali'nde ezeli rakibi Fenerbahçe Ülker'le karşılaşıyor. Çarşamba günü başlayan Sekizli Final'de iki takım da 2'şer maç kazanarak finale kadar gelirken tarihlerinde ilk kez finalde birbirleriyle oynayacaklar. Ayrıca takımımız 18 yıl sonra ilk kez bu kupada final oynarken, en son o zaman kazandığı finalden bu yana duyduğu Türkiye Kupası özlemine de son vermek isteyor. Fenerbahçe ise bu kupayı ilk düzenlendiği sezon kazanırken Ülker'le birleşmelerinden sonra 2 kupa daha kazandı. Final Pazar günü saat 15:00'da başlayacak ve Lig TV3'ten naklen yayınlanacak. İşte iki takımın son durumları:

İlk olarak kendi takımımızdan başlarsak finale kadar geldiğimiz süreçte önemli bir başarı yakaladığımızı şimdiden söyleyebiliriz. Çünkü oldukça sıkıntılı bir dönemimizdeyken Eskişehir'e gelmiştik ve üst üste Anadolu Efes ve Banvit'le oynayacaktık. Dolayısıyla işimiz zordu, ancak krizleri fırsata çevirme konusunda uzman olan Ergin Ataman burada önemli bir iş yaptı ve takımını finale taşıdı. Tabi bu son 2 maçla yakaladığımız havanın ardından artık kupayı çok daha ciddi bir biçimde istiyoruz. Takımın bunun için kenetlendiğini ve motivasyonun ne kadar yüksek olduğunu görmek mümkün. Ve artık sezonun ilk kupasını kazanabilmek için önlerinde tek maçlık bir engel kaldı. Finaller her zaman zordur, ama açıkçası son dönemde özellikle savunmasına bazı olumlu sinyaller verseler de Fenerbahçe Ülker'in sahaiçindeki genel durumunun Efes'ten önde olduğunu söyleyemeyiz. Belki Banvit'ten bile... Dolayısıyla iş daha çok bu iki maçı da büyük oranda domine edebilen Galatasaray MP'ın kendisinde bitecek gibi gözüküyor. Rakibi ne yaparsanız yapın yenilmeyecek bir rakip değil çünkü...

Bizim ilk 2 maçımızda özellikle savunmamızın oldukça üst düzeye çıkabildiğini gördük. İlk maçımızda Anadolu Efes'e 64 sayı atma imkanı verirken Banvit'e ise normal sürede 63, uzatmalarla birlikte toplam 68 sayı atma şansı tanıdık. Fenerbahçe Ülker karşısında da benzer bir görüntüde olacağımıza şüphe yok. Tabi onların Efes ve Banvit'ten farklı olarak çok düzenli basketbol oynadıklarını söylemek güç, bu yüzden Ergin Ataman'ın rakibi bozma felsefesini bu maça uyarlaması biraz daha zor gözüküyor. Burada özellikle çok formda olan Bogdanovic'in hızını kesebilmek önemli olacak. Andersen'i pota altında yavaşlatabiliriz ki bu da onların önemli hücum silahlarından biri olarak gözüküyor. Burada Furkan'a yine önemli bir iş düşebilir. Bireysel anlamda kendi oyuncularımıza baktığımızda şüphesiz şu ana kadar en çok ön plana çıkan oyuncular Gordon ve Arroyo... Carlos'tan yine benzer ölçüde bir performans bekleyebiliriz, ancak Gordon'ın ilk 2 maçtaki gibi oynamasının yanında Ender, Engin, Cenk, Markoishvili'den 1'inin daha burada yardımcı olması gerekecek.

PIANIGIANI'SİZ FİNAL YOLU: FENERBAHÇE ÜLKER
Bu sezon özellikle Euroleague performansıyla hayal kırıklığı yaşayan Fenerbahçe Ülker lig ve kupa performansıyla ise şu ana kadar idare etti diyebiliriz. Tabi kupada finale gelene kadar yendikleri 2 takımın Pınar Karşıyaka ve Beşiktaş olduğu düşünülürse bizim kadar zor bir yoldan buraya gelmediklerini de söylememiz mümkün. Açıkçası hem Anadolu Efes hem de Banvit bu iki rakipten daha güçlüler. Ancak Fenerbahçe Ülker'in aynı zamanda çok zorlanmadığını da gördük. Maçlar belli bir çekişme içinde geçti belki ama bu 2 maçta rakipleri özellikle son bölümlerde oyuna pek ortak olamadılar. Baş Antrenörleri Simone Pianigiani geçirdiği hastalıktan ötürü bu 2 maçta takımının başında olamazken final karşılaşmasında da takımı yine yardımcıları Luca Delmonte ve Ertuğrul Erdoğan yönetecek. Fenerbahçe Ülker  son 2 karşılaşmadaki görüntüsüyle uzun süredir kayıp olan hırslarını geri kazanmış gözüküyor. Şüphesiz onlar da bu maçı oldukça fazla isteyecekler ve önemli bir kadro potansiyelleri var, ama sahaiçi problemleri henüz çözülmüş değil ve karşılarında her an planlarını bozacak bir hamle bekleyebilecekleri Ergin Ataman olacak.

Rakibin sezon başından beri en büyük problemleri savunmada ortaya çıktı. Özellikle pota altı savunmaları oldukça zayıfken bu zaaflarından ötürü pek çok Euroleague maçından farklı mağlup ayrıldılar. Son dönemde Kaya'nın süre almasıyla birlikte ve sakatlığı yeni düzelmekte olan Emir'in 4 numaraya oynamamasından ötürü burada bir gelişme yaşadıkları aşikar... Ama sorunlar yok olmuş değil. Bu yüzden içeriyi iyi işleyebilmemiz lazım ve burada ilk 2 maçta pek süre almayan N'dong'un hücumdaki katkısı etkili olabilir. Ayrıca Jamont Gordon'ı doğru pozisyonda topla buluşturursak onun potaya gidişlerini durduracak bir çember savunması da karşımıza çıkmayacak. Dolayısıyla ikili oyunları göstermelik değil önemli bir silah gibi kullanmak, Gordon'ın penetreleriyle sürekli potaya gitmek onların savunma dengesini bozacaktır. Böyle olunca dış savunmalarının da düşeceğini varsayabiliriz. Dolayısıyla Arroyo, Cenk ve Macvan'ın da dış atışlarda kötü olmaması lazım ki dengesi bozulan savunmaya gerektiği cezaları kesebilelim. Bireysel anlamda son dönemde toparlansa da henüz ideal seviyesinde olmayan Mccalebb, bu sezon müthiş bir form grafiğine sahip Bogdanovic ve bazı maçlarda çok etkili görüntüler sergileyen David Andersen kağıt üstünde onların en güçlü silahları gözüküyor...

Hiç yorum yok

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.
google.com, pub-1379219663774483, DIRECT, f08c47fec0942fa0