Türkiye Kupası | Emek & Yürek..
Galatasaray Medical Park şampiyonluk hedefiyle mücadele ettiği Spor Toto Türkiye Kupası finalinde karşılaştığı Fenerbahçe Ülker'e mağlup olarak sezonun ilk kupasını kazanma şansını yitirdi. Anadolu Üniversitesi Spor Salonu'ndaki mücadelede son saniyelerine kadar çekişme sürerken özellikle 4. periyotta hakemlerin üst üste verdiği tartışmalı kararların da etkisiyle 63-57 mağlup olduk. N'dong 12 sayıyla takımımızın en skoreri olurken Engin ve Markoishvili de 9'ar sayıyla oynadılar.
Maç oldukça dengeli başladı. Savunmaların sertleştiği ve rakibe kolay sayı imkanı vermediği bu bölümde iki taraf da oyunu kendi lehine çeviremezken periyot sonuna doğru Fenerbahçe Ülker benchten gelen Andersen'in katkılarıyla bir ivme yakalayarak bu bölümü 21-15 önde geçti. İkinci çeyreğin başında rakibin yakaladığı o ivmeye karşılık veremeyince skor 28-19'a kadar geldi. Ancak bu dakikada mola alan Ergin Ataman'ın alan savunmasına geçmesiyle birlikte Fenerbahçe'nin ritmi bozuldu ve çeyreğin geri kalan sürecinde kenardan gelen oyuncularımızın katkılarıyla birlikte 13-1'lik seri yakalayarak devreye 29-32 önde girdik. Üçüncü çeyreğe de kötü bir başlangıç yaptık ve Macvan'ın Andersen karşısında yaşadığı savunma problemleri sürünce 1.5 dakikada 7-0'lık seri yakalamalarına izin verdik. Ancak yine mola alan ve mola sonrası takımını toparlayan Ergin Ataman'ın müdahelesi işe yaradı. Üstünlüğü yeniden ele alan takımımızda özellikle Engin'in performansı da etkili oldu ve son çeyreğe 41-44 önde girdik. Maçın final periyodu ise hiç istediğimiz gibi gitmedi. Bir taraftan hücumda biraz durağanlaşıp savunmada da sertliğimizi kaybederken öte taraftan Gordon'ın diskalifiye olması, Markoishvili'nin Ömer'le çarpışması sonucu oyundan çıkmak zorunda kalması ve hepsinin de önüne geçen hakem kararlarıyla birlikte maçın sonunda üstünlüğümüzü kaybettik. Özellikle 15 saniye kala Fenerbahçe'nin farkı 4'e çıkaran basketinde Mccalebb'in potaya temasını es geçen hakemler maçın en kritik anında yaptıkları bu hatayla belki de kupayı kazanmamıza engel oldular ve Fenerbahçe Ülker 63-57'lik galibiyetle Spor Toto Türkiye Kupası'nı kazanmış oldu.
Takımımızı sadece bu maçta değil 3 maçlık seride gösterdiği performansından ötürü ilk olarak tebrik edelim. Ancak final maçındaki performansına da değinmemiz gerekirse bazı noktalarda eksik kaldığımızı söyleyebiliriz. Savunmamız genel anlamda iyi bir görüntü sergilese de özellikle Andersen'in oyunda olduğu bölümlerdeki etkinliğine çare bulmakta zorlandık. Maçın son bölümünde ise Emir Preldzic sorumluluk aldı ama onunki birebirleri üzerinden oynamak olduğu için çok fazla önlem almak da kolay değildi. Andersen'in pozisyonlarına ise çözüm bulmakta biraz geç kaldık. Hücum performansımızın ise özellikle dış atışlarda yetersiz kaldığını söylemek mümkün. 2/18 isabet oranı sağlayabildiğimiz üçlüklerde özellikle iyi savunma yapıp rakip yarı alana çabuk geldiğimiz pozisyonlarda ceza atışlarını kesemeyişimiz işimizi zorlaştırdı. Ayrıca özellikle alan savunmasına geçtiğimiz anlarda verdiğimiz hücum ribaundları da yaptığımız iyi savunmanın karşılığını tam olarak alamamamıza sebep oldu. Bireysel anlamda pota altı elemanlarımızdan N'dong 12, Ersin Dağlı 10 sayıyla oynarken şu ana kadar beklentileri karşılayamayan Markoishvili ve Engin de önemli sorumluluk aldılar. Arroyo üzerindeki yoğun savunma baskısından maç boyu kurtulamazken 5 sayı- 7 asistle oynayabildi ancak. Ve ona en fazla yardımcı olmasını bekleyeceğimiz Jamont Gordon ise ancak 2 sayı-2 asistlik-2 hücum ribaundu gibi bir hücum performansı sergileyince işleri bizim adımıza iyice zora girmiş oldu ve maçı kaybettik.
Yukarıda maçın içinde teknik anlamdaki eksi ve artılarımızı görmemiz mümkün. Bu finali kusursuz oynadığımızı söyleyemeyeceğiz belki ama açıkçası hakettiğimiz bir mağlubiyet de almadık. Burada hakemlerin gösterdiği, söylemek istemiyorum ama söylemek zorundayım, taraflı tutum başımızı yaktı. Son periyotta 3 kritik pozisyonda aleyhimize yanlış düdük çaldılar. İzleyenler hatırlayacaktır: Oğuz'un Engin'e yaptığı fauller, Ersin'in basketinin steps nedeniyle iptali ve Mccalebb'in potaya müdahelesinin es geçilmesi.. Aynı zamanda Engin'in potaya giderken Emir tarafından durdurulmasına kasti faul de çalınabilecekken takdir haklarını karşı taraftan yana kullandılar. Hal böyle olunca, her ne kadar takımımızın eksik yaptığı şeyleri gözardı etmesek de faturayı hakemlere kesmek zorunda kalıyoruz. Belki biz daha iyi olmalıydık orası ayrı, ancak hakemlerin bizden daha iyi olmayan karşı tarafa bu kadar yardımcı olan düdükler çalmış olması da 'herşeyin kontrol altına alındığı' günleri hatırlatmıyor değil. Neyse, biz yine de mücadelesini ve emeğini sonuna kadar veren takımımızı tebrik edelim. Kupayı alsaydık daha güzel olacaktı tabi, ama onların böyle inanarak oynadıklarını görmek bizi bunca talihsizlik yaşadığımız sezonda bile ilerisine dair umutlandırıyor. Teşekkürler Aslanlar, illa ki daha güzel günler gelecek...
Kupa finalinde oyuncularımızın yakaladığı istatistikler ise şu şekilde oldu:
Jamont Gordon: 2 sayı, 4 ribaund, 2 asist, 1 top çalma, 3 top kaybı, (1/6 şut)
Manuchar Markoishvili: 9 sayı, 3 ribaund, 1 asist, 1 top çalma, 1 top kaybı, (4/6 şut)
Engin Atsür: 9 sayı, 5 ribaund, 1 top çalma, 1 top kaybı, 1 blok, (3/8 şut)
Cenk Akyol: (0/6 şut)
Furkan Aldemir: 6 sayı, 9 ribaund, 1 asist, 1 blok, (3/6 şut)
Boniface Ndong: 12 sayı, 6 ribaund, 1 top çalma, (3/9 şut)
Milan Macvan: 4 sayı, 3 ribaund, 1 top çalma, (1/2 şut)
Carlos Arroyo: 5 sayı, 4 ribaund, 7 asist, (2/7 şut)
Ender Arslan: (0/2 şut)
Ersin Dağlı: 10 sayı, 4 ribaund, 3 asist, 1 top çalma, 1 top kaybı, (4/12 şut)
Hiç yorum yok
Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.