[ÇEVİRİ] Mourinho'nun not defteri..

17 Mart Pazar günü Kayserispor ile oynadığımız maçı izlemek için Kayseri Kadir Has Stadyumu'nda bulunan Real Madrid teknik direktörü Jose Mourinho'nun takımın resmi sitesinde yayınlanan röportajının Galatasaray ile ilgili olan kısımlarının çevirisidir. 

Real Madrid teknik direktörü Jose Mourinho, haftanın ilk antremanında kulübün resmi kanalı ve websitesine açıklamalarda bulundu. Geride kalan Manchester United ve Barcelona maçlarını da değerlendiren Jose Mourinho, önümüzdeki ay oynanacak olan Şampiyonlar Ligi çeyrek final maçları ve İspanya Kupası hakkında da açık yüreklilikle konuştu. Jose Mourinho sözlerine "İstanbul'a küçük bir avantajla gitmeliyiz. Real Madrid asla çeyrek finallere kalmakla yetinemez ve her zaman sonuna kadar gitmeyi düşünür. Kupa Finali de hepimiz için iyi olacak" cümlesiyle başladı.

Geçen Pazar, Türkiye'de Galatasaray'ı izlediniz. Şampiyonlar Ligi Çeyrek Finali kurası ile ilgili ne düşünüyorsunuz?

Şampiyonlar Ligi'nde birçok sene çeyrek final oynadıktan sonra değişmeyen tek bir şey var; o da buraya kadar gelen takımların belli sebeplerden dolayı kaliteli olduklarıdır. Galatasaray sadece grup aşamalarında değil, aynı zamanda eleme turunda yaptıklarıyla da bunu gösterdi. Kura hakkında çok fazla gerilmeye gerek yok; çünkü pek fazla seçeneğiniz yoktur. Her takımın farklı özellikleri, statüsü olmasına rağmen, bu saatten sonra kolay görev yok. Bu sene Şampiyonlar Ligi'ndeki 4.rakibimiz Manchester United'la da olduğu gibi her zaman şampiyonlarla oynuyoruz. Galatasaray da bir şampiyon. Şimdiden muhtemel rakipler üzerinde de çalışıyoruz. Bütün eşleşmelere baktık ve birlikte çalıştığımız arkadaşlarımızı da diğer eşleşmeleri takip etmeleri için görevlendirdik. Şimdiden elimde gerekli bilgiler var ve bunlara yenilerini eklemek için boş zamanımı da değerlendirerek oğlumla birlikte Türkiye'ye Galatasaray'ı izlemeye gittim ve tahmin ettiklerimi, beklediklerimi buldum. Şampiyonlar Ligi'ni çok iyi bilen bir takım insan, 2 Avrupa Şampiyonu; Drogba ve Sneijder, en iyi takımlardan oynamış oyuncular; Arsenal'den Eboue, Juventus'tan Melo, Liverpool'dan Riera ve Lazio'dan Muslera... Bu seviyede oynamanın ne demek olduğunu bilen insanlar, her zaman Türkiye'nin en iyisi olan, İtalya'da da çalışmış, çok deneyimli bir teknik direktör ve başka hiçbir yerde olmayan bir kalabalık. Biz Dortmund ve Manchester'ın zor olduğunu düşünüyorduk; ama bu daha zor. İstanbul'dan 700km uzakta maç yaptılar ve yaklaşık 15.000 Galatasaray taraftarı stadyumda takımlarını destekliyorlardı. Çok zor olacak; ama Manchester United maçında yaptığımız gibi ilk maçtan lehimize bir durum çıkarmaya çalışacağız. Rövanşa ufak da olsa bir avantajla gitmeliyiz.

Drogba hala Drogba...

Drogba, Drogba isminden daha fazlası. Bana basın karşısında bunları söyleme fırsatı verdiniz, beni zahmete sokmayın; çünkü Drogba beni iyi tanıyor ve kalbimdeki yerini biliyor. Düşünün, Türkiye'ye gittim, çalıştım, maçı izledim, maç bitmeden önce ayrıldım; ve herkes Drogba ile benim ilişkimden bahsediyor. Kendisinin benim tek favori oyuncum olduğunu söylemem zor; çünkü birçok özel oyuncuyla çalıştım; ama birini seçmem gerekseydi muhtemelen Drogba'da karar kılardım. O, başka bir dünyadan. Onun benim yanımda olmasını isterdim. Söz konusu Drogba olunca imkansızlara yer yoktur. O'nun hakkında medyada yazılıp çizilen çok şey vardır; ama bu hepsine değer. O da biliyor ki, onunla olan pozitif ilişkimi hep sürdürmek isterim, O'na karşı oynamak istemezdim. Sneijder ve Hamit'le de çalıştım ve gerçekten eğlenceli zamanlardı. Eklemem gerekir ki teknik direktör Fatih Terim ile de iyi bir ilişkim var, Alex Ferguson ile olduğumuz gibi, onunla da birbirimize çok açığız. Maçtan 15 ya da 20 dakika önce yapacağı maç toplantısı için beni Galatasaray soyunma odasına davet etti. Bazı şeyler sadece severek ve iyi ilişkiler içinde yapılınca yolunda gider.