BBL | Finaldeyiz!

Şampiyonluk yolunda önüne geleni bir kenara iten ve engel, zorluk, mesafe tanımayan Galatasaray Medical Park şimdi finalde! Play-off yarı final serisinin 3. maçında deplasmanda karşılaştığı Pınar Karşıyaka'yı 77-79'luk skorla mağlup eden ve seriyi 3-0'a getirerek rakibini eleyen takımımız böylece final biletini cebine koydu. Son 3 yılda 2. kez final oynayacak olan takımımızda bu kritik maçta Boniface N'dong 23 sayı - 9 ribaundla muhteşem bir performans ortaya koyarak maçın yıldızı oldu.

Maça Pınar Karşıyaka çok hızlı hatta bunun ötesinde adeta fırtına gibi girdi. Hücumda ekstra yüzdelerin de üstüne çıkan ve neredeyse her attığı giren bir performans sergilediler. Bu onların savunma agresifliğine de yansıdı ama ilk birkaç dakikanın ardından takımımız sağlam bir duruş göstermeyi de bildi. Pota altını daha çok N'dong'la kullanırken Ersin'in de orta mesafeleri girince farkın çok açılmasına izin vermedik ve ilk çeyreği 26-18 önde geçtiler. Ancak ikinci periyotta işin rengi değişti. İlk periyodun sonlarına doğru dengelenen oyunun üstüne bu sefer savunmamız karşısında yüzdeleri dramatik bir şekilde düşen bir Karşıyaka seyretttik. Öte taraftan da rakip pota altını işlemeye devam ederken dış atışların da yüzdeli olmasıyla öne geçip farkı bir miktar da açtık. Diebler'ın ayağı çizgide olmasına rağmen 3'lük verilen atışıyla birlikte devreye 34-40 önde girdik. İkinci yarıya da Karşıyaka sert ve hızlı bir başlangıç yaptı. Kenardan gelen Can Maxim Mutaf kısa sürede 3 tane üçlük atarak takımını havaya sokunca Karşıyaka skorda tekrardan bizi yakaladı. Ancak devamında Arroyo&Ender'in oyunu kontrol altına alması ve N'dong'un da pota altında olumlu performansını devam ettirmesiyle beraber oyunu dengeleyerek son çeyreğe 56-60 önde girdik. Maçın final periyodu inanılmaz derecede inişli çıkışlı bir mücadeleye sahne oldu. Uzun süre skor bulmakta zorlandığımız bu bölümde Karşıyaka bizi yakaladı, hatta öne de geçtiler. Ancak disiplinimizi kaybetmedik ve oyunun içinde kaldık. Maçın son dakikaları yaklaşırken ise maç boyu suskun kalan Jamont Gordon yine maçın kaderini belirleyenlerden biri haline getirdi kendini. Üst üste önemli basketler atıp rakibin moraline darbe indirirken öte taraftan kahramanlaşma anlamında hatalar da yaptı. 7 sayıya kadar çıkardığımız farkı çok iyi kontrol edemezken hakemlerin olmayan bir kasti faul çalmalarıyla birlikte maça yeniden ortak olmaya çalıştı rakip takım. Son saniyelere girilirken iki taraf da sık sık taktik faullerle çizgiye gitti. En son yaklaşık 3 saniye kala Arroyo'nun 1/2 atmasıyla skoru 77-79 yapıp devamında Soner'in uzaktan attığı dengesiz 3'lük girmeyince de maçı kazandık ve seriyi İzmir'de bitirdik.

Bu maçta, farklı dakikaların farklı hikayelere sahne olduğunu gördük. Maça seyirci desteğiyle de birlikte saçma sapan derecede yüzdeli atarak başlayan Karşıyaka karşısında sinmemek ve geri gelebilmek önemliydi. Bu süreçte özellikle uzunlarımızı devreye sokma fikri üstünde ısrarla durmamız ve bundan iyi sonuç almamız olumluydu. Zira Ersin&N'dong ikilisi ilk devrede toplam 25 sayı üreterek önemli katkı verdiler. Öte taraftan play-off performansının belirleyiciliği yüksek olan bir diğer isim Ender de oyuna girdikten sonra bu tansiyonu yüksek maçta önemli işler yaptı ve üzerinde büyük bir baskı olan Arroyo'yu rahatlattı(13 sayı - 3 asist). Karşıyaka geriye düştükten sonra zaman zaman atak yaparak bize yaklaşıp maça ortak olsa da oyunun içinde mental olarak hep güçlü kaldık. Özellikle N'dong'un maç boyun etkinliği üst düzeydeydi. Tecrübeli uzun hem savunmada, hem hücumda, hem ribaundlarda müthiş bir performans gösterdi ve büyük maçların oyuncusu olduğunu tekrardan ispatladı. (23 sayı - 9 ribaund) Bu seride performansında bir düşüş gözlenen ve beklentilerin altında kalan Jamont bu maçın sonunda ise ön plana çıkmayı başardı. Yine bir taraftan mini çaplı bir şov yaparken öte taraftan biraz kontrolü de kaybetti. Açıkçası maçı tamamen koparma adına yaptığı birkaç ekstra atış da olmasa böylesine sıkışan maç sonunda yıldızlaşan isim olabilirdi ama yine de orada değerli bir katkı verdiği gerçeğini es geçmemek lazım. Buradan da belli oluyor ki Jamont muhtemelen Arroyo gibi veya Domercant-Hawkins gibi sahaiçinde eline sürekli güvenilen bir adam olamayacak. En azından kısa vadede... Ama bazı anlarda bu isimlerden de daha fazla  domine edebiliyor oyunu. Bunun dengesi ve zamanlamaları çok önemli tabi...

Açıkçası oyun olarak alışılagelmiş dominasyonu sürekli kuramasak da bunu belli bölümlerde iyi yaptığımız ama geri kalan dakikalarda winner karakterimiz ve sahaiçi bazı alışkanlıklarımızı öne çıkarak geçirdiğimiz bir seriyi geride bıraktık. 3-0'la süpürdüğümüz ve bize karşı gereksiz derecede ortamı germeye çalışan Karşıyaka'nın elinden final biletini  aldık. Üstelik bu sene artık şampiyonluk hasretini dindirme yönünde büyük bir şansımız da var. Efes de gelse Banvit de gelse bu sefer favori olacağız. Tabi işin bir güzel yanı da sırf finale çıkmış olmamızla birlikte bile seneye Euroleauge'e geri dönme şansımızın olması. Burada finaldeki rakibimizin kim olacağı, Avrupa'nın diğer liglerindeki bazı eşleşmelerin nasıl sonuçlanacağı de belirleyici görünüyor şimdilik. Bununla ilgili önümüzdeki günlerde daha net konuşabileceğiz. Ancak final bileti de önemli bir avantaj ilk aşamada... Tabi şüphesiz ki en güzeli finalist olmamıza güvenerek değil şampiyon olarak bu hakkı garanti haline getirmek olacaktır. Hep birlikte, yıllar sonra şampiyon olarak. Yol kısaldı, mesafe azaldı. Şampiyonluk artık daha da yakın, İpekçi'yi yakın!!