THY Euroleague | Uzunların gecesi!

Grup ikinciliğini garantileme anlamı taşıyan THY Euroleague'in 9. hafta karşılaşmasında Abdi İpekçi'de Stelmet Zielona Gora'yı ağırlayan Galatasaray Liv Hospital rakibini 76-57'yle farklı mağlup etti. İlk çeyreğin sonlarında aldığı üstünlüğü maç sonuna kadar korumayı başaran takımımız böylece gruptaki derecesini 6-3'e çıkararak 2.liği garantiledi. Son maçlarda oldukça formda gözüken Arroyo-Ender ikilisi bu maçta toplamda 1 sayılık katkı vermesine rağmen Bonsu'nun olmadığı uzun rotasyonundaki 3 ismimiz bize maçı kazandırdı. Macvan - Furkan - Erceg üçlüsü tam 48 sayı - 27 ribaund - 10 asistle oynadılar. 

Maça biraz tutuk giren takımımız hücumda istediği üretkenliği sağlayamadı. Stelmet ise kendi hücumunda Dragicevic'i etkili kullanınca 9-5 öne geçtiler. Ancak savunmanın biraz daha toparlanması ve Arroyo'nun hücumları doğru yönlendirmesi sayesinde oyuna ısındık. Özellikle pota altını etkili kullanırken ilk çeyreği de 20-15 önde geçtik. İkinci periyotta da yakaladığımız bu momentumu sürdürdük. Savunmadaki sağlam duruşumuz ve mücadelemiz devam ederken hücumda Domercant'in biraz kıpırdanması ve özellikle Macvan'ın etkinliğiyle birlikte farkı açtık. Devre bitmeden farkı çift hanelere çıkaran takımımız soyunma odasına 41-30 üstünlükle girdi. Macvan 14 sayı - 6 ribaundla ilk yarının yıldızı olmayı başardı. İkinci yarıya 3 faullü Arroyo'nun yerine Ender'le giren takımımız hücumda topu hakikaten çok iyi çevirdi. Özellikle Erceg bu çeyrekte skorda önemli sorumluluk aldı. Ancak onun haricinde top iyi dolaşmasına rağmen skoru yukarı çekecek bir dış oyuncu olmayınca farkı 61-47'yle 14'e çıkartabildik. Maç boyunca süren iyi savunmamız Stelmet'i son çeyrekte iyice yorarken Polonya temsilcisi bu bölümde hücumda iyice düşüp sadece 10 sayı bulabildi. Bizde ise Arroyo&Ender ikilisi organize etme anlamında olsa bile skor bulma anlamında geçen maçlardaki seviyelerine çıkamadılar. Bu da farkı daha da açmamıza engel oldu belki ama maçın son çeyreğini rahat ve kazanacağımızın bilincinde oynadık. Pota altı elemanlarımızın oyunu domine etmeyi sürdürdüğü son dakikalarla beraber 76-57'lik galibiyete uzandık. 

Maçın özeti; son haftalarda iyice toparlanan savunmamızın bu maçta da Stelmet'e geçit vermemesi, hücumda ise ikili oyunlardan sonra topu çok iyi çevirerek doğru atışları kovalamamız, pota altı oyuncularımızın rakip boyalı alanda dominasyon kurması ve skora iyi katkı vermesiydi. Genel anlamda bunlar 76-57'yi açıklar. Tabi uzunlarımız aynı dominasyounu bizim boyalı alanda o kadar iyi kuramadılar aslında. Rakibe tam 15 hücum ribaundu verdik bu anlamda.. Üç sayılık atışlarda da top iyi dolaşmasına rağmen 7/24'de kaldık. Ama bunlar sadece farkın daha fazla olmasına engel oldular, zira Macvan - Furkan - Erceg özellikle hücumda öyle bir performans ortaya koydular ki maçı bize kazandırdılar. Erceg 19, Macvan 18 sayıyla oynarken Furkan da 11 sayı - 16 ribaundla(10 s + 6 h) double-double yaptı. Ayrıca bu üçlü topun dolaşımına da katkıda bulunurken toplamda 10 asist yaptılar. Ender&Arroyo ikilisi totalde sadece 1 sayıyla oynadı bu maç. Bu aslında biraz dengesizlik gibi gözükebilir ama devreye girmelerine çok da ihtiyaç duyduğumuzu söyleyemeyiz. Topu doğru yönlendirmeleri yetti. (Arroyo 7, Ender 5 asist) Skorerlerimizden ise Domercant özellikle ilk yarıda son haftalardaki görüntüsünden biraz kurtulmuş gözükürken toplamdaki 27 dakikayı 8 sayıyla tamamladı. Onun için hala bir ihtimal daha var diyoruz zaten.. Eskisi kadar dominant olmasa da somut birşeyler katabilecek durumda olması bile önemli fark yaratır. Öte yandan Cenk ise son maçlardaki standart katkısını sürdürüp 3/5 üçlükle 9 sayıyla oynadı. Son olarak Fenerbahçe Ülker maçında önemli bir performans ortaya koyan Hairston'ın bu maçtaki ufak bilek sakatlığından ötürü riske edilmediğini hatırlatalım. Muhtemelen Karşıyaka'ya saklanmıştır. 

Bu net galibiyetle birlikte gruptan 2. sırada çıkmayı garantiledik ve bu muhtemelen Top 16 için biraz daha iyi bir gruba kalma şansı doğuracak bize.. Öte taraftan yaşadığımız onca soruna rağmen Ergin Ataman'ın yine bir yol bulup bizi düştüğümüz noktadan kaldırmayı başardığını görüyoruz. Tabi burada özellikle üst üste denk gelen 4 iç saha maçını kazanmamızın (RH Gaziantep, Malaga, Fenerbahçe Ülker, Stelmet) etkisi büyük oldu. Tek olumsuzluk ise Erceg'in bu maçta yaşadığı sakatlık oldu ama bir süre oynayamayacak olsa bile durumu çok ciddi gözükmüyor şimdilik. MR'dan sonra kesin sonuç ortaya çıkacak. Şimdi önümüzde bu yükselen ivmemizi daha da arttırabilecek bir Karşıyaka deplasmanı var. Eğer o ortamdan da bir galibiyet çıkarabilirsek takımın kendine güveni de iyice yerine gelecektir. Tabi 48 saat bile ara vermeden o deplasmana gidiyor olmak çok adil gözükmüyor ama bu maçta çok fazla yorulmadık. Artı Bonsu ve Hairston da daha fit olacaklar, yani kazanmak için ciddi şansımız olacak. O maça gitmeden önce ise son olarak Ergin Hocaya ve oyuncularına da tekrardan tebrikler! İnanıyoruz sizlere..