THY Euroleague | Belgrad'ın fethi!

 

Turkish Airlines Euroleague TOP16 E Grubu 3. maçında takımımız Galatasaray Liv Hospital, deplasmanda Kızılyıldız'la karşı karşıya geldi. Kombank Arena'da oynanan yüksek gerilimli maçı takımımız 74-65 kazanmayı bildi galibiyet sayısını 2'ye yükseltti. Galatasaray Liv Hospital'de Vladimir Micov 12 sayıyla galibiyetin mimarlarından biri oldu. 2.21'lik dev uzun Boban Marjanovic'in 18 sayılık performansı ev sahibi takım için mağlubiyeti önlemeye yetmedi. Gelecek hafta içerde Alba Berlin'i ağırlayacak olan takımımız, aldığı bu zorlu deplasman galibiyetiyle TOP8 umutlarını da yeşertmiş oldu.

Maça Carlos Arroyo - Sinan Güler - Vladimir Micov - Zoran Erceg - Patric Young beşiyle başladık. İlk dakikalarda Micov önderliğinde sayılar bulduk. Sırp forvet maçın başından sonuna kadar sıkıştığımız her anda skor bulmayı başardı. Ev sahibi takımı ise Marjanovic'in fiziki avantajı ve Kalinic'in eşleşme problemi yaratması onları sayıya götürdü. İlk çeyrekte ne Marcus Williams ne de Jaka Blazic devreye girebildi. Düşük tempolu yarı saha hücumlarıyla rakibi ve seyirciyi uyutarak, ilk çeyreği müthiş zeki oynadık. Patric Young, Carlos Arroyo, Sinan Güler gibi diğer skor alternatiflerimizi de devreye sokmayı başardık. Çeyrek sonunda gelen Ender Arslan'ın üçlüğüyle periyodu 21-19 önde tamamladık. İkinci çeyreğe tempolu başlayan Kızılyıldız, 5-0'lık bir seriyle öne geçti. Benchten gelen Martynas Pocius bu kritik süreçte bulduğu iki üç sayılık isabetle maçı yeniden ortaya getirdi. Litvan forvet çok eleştirilse de Olympiakos maçında olduğu gibi bu maçta da yürek koydu. Oyunun sıkıştığı her anda bir kahraman oyuncu çıkarmayı başardık. Çeyrek sonlarına doğru tempo yakalama isteğini Marcus Williams'la başaran Kızılyıldız, Mitrovic ve Jenkins'in basketleriyle öne geçti. Kötü giden oyuna devre arası yetişti ve ilk devre 35-33 Kızılyıldız üstünlüğüyle geçildi. Üçüncü periyot başlarında yine Micov şov vardı. Doğru hücumu sonuna kadar kovalayan Sırp forvet, orta mesafe şutlarıyla takıma can verdi. Zoran Erceg'ten istediğimiz skor katkısını alamadığımız maçta Micov'un bu denli maça ağırlığını koyması Kombank Arena'da kazanmamızdaki en önemli detaylardan biri olsa gerek. Üçüncü çeyrekte tempoyu elimizde tutarak Pocius, Ender gibi tecrübeli ellerimizden skor bulduk. Erceg'in serbest atışları ve çaldığı toptaki smaç basketi de onu havaya sokmaya yetti. Son çeyreğe 4 sayı önde girerken, maçı kazanma şifresini geride kalan üç periyotta çözmüştük: Düşük tempo.. Beklenildiği üzere Carlos Arroyo, Ender Arslan ve Vladimir Micov gibi oyun kurma becerisi olan oyuncularımız, son saniyeye kadar doğru şutu kovaladılar. Rakipte Williams'ın iyice havaya girmesi bizi etkilemedi ve doğru yaptığımız işten vazgeçmedik. Çeyreğin sonlarına doğru Carlos Arroyo'nun çok önemli isabetleri vardı. Çeyrek başında Justin Carter'ın Kalinic'e tokat gibi bir blok vurması, onu da maçın içine sokmuştu. Savunma agresifliği hep yukarda olan skorer guard, maçın son dakikalarında bulduğu sayılarla maçı takımına hediye etti. Hem savunmada hem de hücumda tam bir swingman profili çizen Justin Carter, vurduğu blokla haftanın en iyi 10 hareketine de ismini yazdırdı. Bu zorlu deplasmandan 9 farklık bir galibiyet çıkararak, ekstra bir maç kazanmış olduk.

Herhangi bir Sırbistan takımını dışarda yenmek, ev sahibi takım ne kadar düşük seviyede de olsa o kadar kolay bir iş değil. Hele ki rakibiniz Euroleague'in en underrated takımlarından biriyse, yaşanan olaylar, gerilimin yüksek olması oyuncuları iyice strese sokmuşsa hiç kolay değil. Fakat Galatasaray Liv Hospital takım olarak her şeyin bilincinde olarak, maçın anahtarının ne olduğunu bilerek oynadı. Sırası geldiğinde her oyuncumuz eli titremeden sorumluluk aldı. Carlos Arroyo'sundan Justin Carter'ına, Vladimir Micov'undan Ender Arslan'ına, Martynas Pocius'undan Kerem Gönlüm'üne kadar herkes galibiyet için bir şeyler yaptı. Hiçbir zaman düşük tempodan vazgeçmedik. Rakibi, seyirciyi, rakip koçu uyutmayı başardık. Burda kuşkusuz Ergin Ataman'ın payı çok büyük. Kazanılması gereken her maçı kazanmayı başaran Ergin Hoca, Türk basketbolunun en büyük winner'ı olma yolunda ilerliyor. Kombank Arena'dan çıkardığı bu galibiyet, TOP8 umutlarımızı iyice arttırdı. Bu maçla beraber X faktörünü de buldu: Justin Carter.. Her başarılı Euroleague takımında olan oyunun iki yönünde de başarılı olan; Tremmell Darden, Aaron Jackson görevi gören Justin Carter, sadece bu maçı almakla kalmadı; ilerleyen dönemlerde de ona ne kadar güvenebileceğimizi kanıtladı. Maçın bizim adımıza en skorer ismi her ne kadar Micov olsa da, son anlarda fark yaratan Justin Carter bence maçın yıldız ismi oldu. Tebrikler Galatasaray Liv Hospital!