STSL | Durduramayacaksınız..

Spor Toto Süper Lig'de şampiyonluk yürüyüşünü sürdüren Galatasaray, ligin 21.haftasında -10 derecenin altında Sivas deplasmanında sahaya çıktı. Rakibi karşısında maça golle başlayan Hamza Hamzaoğlu'nun öğrencileri, karşılaşmanın hakemleri tarafından ince ince doğranmasına karşın sahadan 3 puanla ayrılmayı başardı. Sivas deplasmanında sahadan 3-2'lik galibiyetle puanını 48'e çıkartan Galatasaray'a galibiyeti getiren goller Yasin Öztekin, Burak Yılmaz ve Alex Telles'den gelirken ev sahibi ekibin golleri Aatif Chahechouhe ve İbrahim Akın'dan geldi.

Hamzaoğlu doğru olanı yapmaya devam ediyor. Futbolun en basit kuralı "Kazanan takım bozulmaz." mantığını sürdürmeye devam eden 45 yaşındaki teknik adam Sabri'nin sakatlıktan dönüşü ve Melo'nun sakatlığı sebebiyle oynayamayacak durumda olması sonrasında Muslera - Sabri, Koray, Chedjou, Olcan - Hamit, Selçuk, Sneijder, Bruma, Yasin ve Burak onbiriyle sahaya çıkan Hamzaoğlu hücumda Yasin'i kanat forvet, Sneijder'i ön alanda serbest ve Hamit'i defansif oyun kurucu rolünde kullanmayı tercih etti. Maçın başında rakibin sağ kanadını Sabri ve Bruma ile hırpalayan Galatasaray, maçın tamamında tüm kanat organizasyonlarında ceza sahasına giren Yasin'in penaltı noktası üzerinde dönerek vurduğu şutunda fileleri havalandırdı. Yasin hakkında ufak bir detaya dikkat çekelim. Tecrübeli oyuncu, son 3 maçta ilk 11 çıkarken formu her maç yükseliyor. Devre arasında takımdan ayrılmamak için Hamzaoğlu ile özel görüşen ve KDÇ Karabükspor'a gitmemek için ayak direten Yasin'in gole yatkın saha içi profiliyle kenardan gelerek bu tarz bir katkı vermesi takım adına son derece önemli. Golün ardından oyunun hakimiyetini ele alan takımımız, karşılaşmanın hakemleri (!) tarafından uydurulan bir serbest vuruş sonrasında kalesinde beraberlik golünü gördü. Orta hakem, yan hakem ve çizgi hakeminin pozisyonun başında görmediği, ancak birden bire vahiy inen çizgi hakemi neresinden uydurdu bilinmez, çizgi üzerinde serbest vuruş kararı verildi. Ligin asist kralı olan Cicinho'nun arka direğe kesti ortayı Aatif Chahechouhe plasesinde beraberliği sağladı. Ancak golden mühim olan, duran top savunmasından daha önemlisi hiç alakası olmayan bir pozisyonda bir faul uyduran ve beraberlik golüne sebep olan hakem triosu. Bugün kazanmak yerine Sivas'ta bu golle iki puan bırakmış olsaydık bunun hesabını kim verecekti? Sezonun ilk yarısında oynanan Fenerbahçe maçında da çizginin dışından çevrilen top sonrasında skor 2-1'e gelmişti. Bu golleri bir kenara koyun, son haftalarda rakiplerimize verilen penaltıları/verilmeyen penaltıları da görüyoruz. Hayırdır?

Fernando Muslera ve Hamza Hamzaoğlu bu ligin en sakin isimlerinin başında geliyor. Ancak devrenin sona ermesiyle birlikte hem Muslera, hem Hamzaoğlu hakemin üzerine yürüdü. Saha içerisinde kabadayılık olarak adlandırabileceğimiz bu tarz hareketleri tasvip etmiyoruz ancak böylesine sakin insanları bile çıldırtıyorsanız dönüp bir aynaya bakın. Bir takımın emeğiyle bu kadar rahat oynayamaz, bazı şeyleri kafanıza göre yapamazsınız. Faul olmayan pozisyona, pozisyondan yaklaşık yarım dakika sonra faul çalıyor ve beraberlik golüne sebep oluyorsunuz. Peki siz kimsiniz? Bu hakkı size kim veriyor? TFF'nin hakemleri bir takımın kaderiyle bu kadar rahat oynarken, yayıncı kuruluşun spikerlerine de değinmek şart. Galatasaray'ın attığı golden sonra ölüm sessizliğine bürünen, Sivasspor'un beraberlik golünde ortalığı bayram yerine çeviren spikerlerin niyetinin ne olduğunu hepimiz biliyoruz.

Galatasaray önde veya geride olsun, farketmez. Sürekli olarak oyunun içerisinde, aktif bir oyun anlayışı var ancak savunmada tandemin uyumsuzluğu dönem dönem rakip oyunculara şans veriyor. Bir takımın savunma iskeletinin (arka dörtlü ve öndeki defansif oyun kurucu) düzenli ve ekstrem durumlar dışında değişmemesi gerekir. Galatasaray'da dönem dönem zorunluluktan dolayı savunma kurgusunun değiştiğini görüyoruz. Orta alanda bugün Melo'nun yokluğunda Hamit'in emniyet sibobundan hallince oyunu fena sayılmazdı. İlk yarıda son 10 dakika oyundan düşen ve sinirlerine hakim olamayıp konsantrasyonunu hakeme odaklayan Galatasaraylı oyuncular 15 dakikalık devre arasında Hamzaoğlu'ndan gerekli talimatı aldıktan sonra ikinci yarıya "Gerekirse hakemi de yeneceksin!" mantalitesiyle çıkınca golleri bulmak pek zor olmadı. Olcan'ın sol bek performansı takdire şayan.. Savunma yönü sabaha kadar tartışılabilir, eleştirilebilir ancak hücuma kattığı zenginlik bambaşka. Sık sık çizgiye bindiren, içeriye kateden ve rakip kaleye şut atarak tehlike yaratan Olcan, ikinci golde başrol oynadı. İlk yarıda bir volesi direkten dönen, Yasin'in golünde dönüp vurma aşamasındayken Yasin'in çıkarttığı şut ve Burak'ın attığı golde direkten dönen topa yerdeki hamlesi. Golü arzulayan, koklayan, isteyen Burak Yılmaz bu takımın en önemli hücum gücü ve Burak olduğu sürece şampiyonluk şarkısını söylemeye devam edeceğiz.