Hagi.. 10'dan daha fazlası..

Takvim yaprakları 31 Ağustos 1996'yı gösterdiğinde, Galatasaray tarihinin gelmiş geçmiş en unutulmaz yabancı futbolcusu olacak Gheorghe Hagi kendisini sarı-kırmızı yapan imzayı atmıştı. Sonrası ise zaten bir peri masalı.

Gheorghe Hagi, 1965 doğumlu Romen futbolcu. Kariyerinde Bükreş, Real Madrid ve Brescia forması giymiş; Galatasaray'a gelmeden önce ise Barcelona'da ter akıtmıştı. 96 senesinde kendisi 31 yaşındayken kimilerine göre "çok yaşlı" bahanesiyle alınmaması gerekirken "maliyeti çok fazla" gerekçesi ile de transferin tamamlanamama ihtimali de vardı. Nitekim bu transfer gerçekleşti.

Galatasaray kariyerine mükemmel başlayan Ciga galibiyet getiren golleri ile daha ilk sezondan sevgilimiz olmuştu bile. Transferini takip eden 4 sezonda da şampiyonluk yaşayan takımımız bu şampiyonlukları 2 Avrupa Kupası ile süslemiş, Hagi ise bu kupaların direkt mimarı olmuştu.

Wien maçındaki enfes golü, Bilbao maçındaki son dakika şutu, Dortmund'a karşı attığı fizik kurallarını aşan gol, Monaco'ya gönderdiği füze ve daha niceleri. Attığı her golde bizi çılgına döndüren Karpatların Maradona'sı formamız altında geçirdiği 5 sezonda 131 maçta 59 gol atarken 51'de asist yaptı.

90'ların sonuna yetişebilmiş, Hagi'yi futbol oynarken izlemiş her bireyin aklında özel bir yer edinmiştir Hagi. Biz, Galatasaraylıların ise sadece aklında değil, kalbinde de özel bir yeri vardır 10'un. Kiminin en sevdiği oyuncu, kiminin idolü, kiminin vazgeçilmezi, kiminin ise manevi babası. Hagi sadece skor üreten bir oyuncu değil, futbolun her özelliğini özel yeteneği ile süsleyen bambaşka bir futbolcuydu.

Yerinin asla dolmayacağını düşündüğümüz, daha önce yaşamadığımız sevinçleri ve zaferleri bize yaşatan o takımın baş tacı idi Hagi. Bugün Galatasaray Ailesi'ne katılışının 20. yıldönümünde kendisinin canlı izlemenin vermiş olduğu gurur tarif edilemez. Sadece 5 yıl geçirdiği Galatasaray'ın en özel yabancı futbolcusu olması, üstelik bunu 31-36 yaşında yapması futbol endüstrisinin en büyük hikayelerinden biridir zannederim.

20 sene önce bu transferde emeği geçen herkese ve bizzat Gheorghe Hagi'ye sonsuz teşekkürlerimizle..