Efsaneler | Süper Mario Jardel..
1999-00 sezonu bittiğinde Türk futbolunda bir devrin sonunun geldiği yavaş yavaş anlaşılıyor, yeni Galatasaray oluşmaya başlıyordu. Yenilikler hiçbir zaman sancısız olmaz. Bu sancıları çekerken bizi mutlu eden ufak yaşanmışlıklarımız da oldu tabi. İşte bu hatıralardan dimağlarda en çok iz bırakanı belki de Süper Mario Jardel’di. Vücudunun her uzvuyla gol atabilmesi, inanılmaz tekniği ve bitiriciliği, enteresan vücut şekli, dünyanın en sert kafa vuruşlarını yapması, hiç koşmaması, leblebi gibi gol atması, dünya devi Real Madrid’le her maç dalga geçmesi, kendine has tavırlarıyla Galatasasaray ve Türk futbolseverlerin daima hatırladığı isim oldu. Şampiyonlar Ligi şampiyonu Real Madrid’in elinden Süper Kupa'yı aldığımız bu günün yıl dönümünde Mario Jardel’i yad edelim, hatıralar canlansın.
Türk futbol tarihinin en başarılı kadrosunun Hagi’den sonraki belki de en önemli ismi Hakan Şükür’dü. UEFA zaferinden sonra Inter’in yolunu tutan Hakan’ın yerine Galatasaray taraftarını tatmin edebilecek, takımın hedeflerinden sapmamasını sağlayacak bir isim alınması gerekiyordu. Ortalıkta Suker ve Boksic isimleri dolaşırken Cem Uzan sponsorluğunda Türkiye’nin hala en yüksek bonservis ücreti ödenerek Porto’dan Avrupa Gol Kralı Mario Jardel transfer edildi. O dönemde internet bu kadar yaygın değil tabi, Avrupa liglerini takip etmek de şimdiki kadar kolay değil. E bu adam da Milan’dan, Manchester United’den gelmediğine göre Jardel’i tanıyan az. Ama tanıyanların söylediği tek bir şey var, bu adam eski kral Tanju Çolak’ın aynısı.
Yahu biz alışmışız Hakan ve Arif gibi iki deli dananın bir oraya bir buraya koşmasına. Tanju da nereden çıktı şimdi derken ilk hazırlık maçında anlıyoruz ki bu adam Tanju falan değil, daha beteri. Tanju en azından önünde adam varsa bi çalım falan atar, bunda hiç yok öyle şeyler. Top bir metre önüne düşse şimdi kim hareketlenecek lan diyip geri dönüyor. Lan koşsana, biz alışmışız forvetlerin koşmasına; Jardel’in umru değil.
Bu adam hiç koşmuyordu. Ama nerede ne zaman duracağını çok iyi biliyordu. Dünyaya pozisyon bilgisi bu kadar iyi olan bir adam zor gelir. Marke etmesi en kolay adamdır. Bütün maç kıpırdamaz. Adamı iki kere unutursun, tabelada iki defa adı yazar. Mesela süper kupa finali, Real Madrid karşısında penaltı golü hariç sahada olmayan Jardel, 103. Dakikada sahneye çıkıyor ve kupayı müzemize getiriyor. Bir önceki maç Erzurumspor karşısında 5 defa sahneye çıkıyor tabelada 5 defa adı yazıyor.
Jardel’in hiç dripling yaptığını görmedik. Depar attığı ise sadece bir maç var. Şampiyonlar Ligi ikinci tur gruplarındaki Milan maçı. Maçı kazanırsak çeyrek finale çıkmayı garantiliyorduk. 80. Dakikada orta sahadan ileri şişirilen topa öyle bir depar atıp yetişti ki Jardel en az 3 milyon Galatasaray taraftarı “Arif ne ara geçti la oyuna?” diye birbirine bakmıştır. Sonrasında da kasığı çekti, ertesi gün antremana çıkmadı zaten.
Hakan Şükür’den sonra geldiği için Mario Jardel’e ısınmamız uzun sürdü. Ama tam ısınmışken o zaman evlat sandıklarımız tarafından tam bir mobbing yapıdı Süper Mario’ya. Şampiyonluğun kaçması pahasına sahada pas verilmedi, yalnız bırakıldı, ligdeki Fenerbahçe derbisinden önce ilk 11’deki isminin çizilmesine kadar gitti iş. Sonuç olarak üçüncü yıldız, beşinci şampiyonlukla gelmedi. Jardel’in ismini çizenler şu anda Galatasaray taraftarının kalbinde hiçbir yere sahip değiller; ama Süper Mario Jardel her zaman Galatasaray taraftarı için özel biri olarak kalacak.
Mario Jardel gol atma konusunda üstün yetenekli biriydi. Tam bir golcüydü. Neredeyse maç başı 1 gol atma gibi bir kariyeri vardı (2003’e kadar). Sonrasında malum olaylar nedeniyle kariyeri inanılmayacak derecede dibe vurdu. 2014 yılında Brezilya’da milletvekili seçildi. Ancak şu anda hakkında açılmış davalarla uğraşıyor. Yeşil sahalarda kaçmayı hiç sevmeyen Jardel’i şimdi bulana aşk olsun. Ne olursa olsun bize kısa sürede yaşattırdığın bu mutlu anılar için teşekkür ediyoruz Süper Mario.
Hiç yorum yok
Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.