Levent Nazifoğlu'dan gündeme dair açıklamalar..
TFF Süper Kupa şampiyonluğuyla sezona başlayan Galatasaray'da yönetim kurulu üyesi Levent Nazifoğlu, bugün kulübün resmi kanalı Galatasaray TV'de gündeme dair açıklamalarda bulundu. Hazırlık etabından transferlere, Süper Kupa galibiyetinden basın mensuplarına kadar bir çok konuda görüşlerini dile getiren Nazifoğlu, transfer dönemi kapanmadan en az 1 takviye daha yapacaklarını dile getirdi. Yönetim Kurulu üyelerimizden ve futbol şube sorumlusu Levent Nazifoğlu'nun açıklamalarının tamamı şu şekilde..
KUPAYI KAZANDIK AMA BİRİLERİNİ MEMNUN EDEMEDİK..
Konya'da güzel bir kupa kazandık. Bazı basın mensuplarını memnun edemedik ama biz çok mutluyuz. Bizim önümüzü kesmek isteyen hem Galatasaray içinde hem Galatasaray dışı bazı kesimler var. O kesimler daha önce ‘Para yok, neden transfer yapıyorlar’ demişti. ‘65 milyon sınırını aştı’ dediler. Onun da cevabını verdik. Şimdi de kupa almış takımı yıpratmaya çalışıyorlar. Densiz bir basın mensubu, maçtan sonra hocamıza takıma layık olup olmadığı sorusunu soruyor. Bu soru mudur? Bu insani bir soru mudur? Hoca sevinmesin mi? Arkadaşlar biraz insani olun lütfen. Hala aşağılanmaya çalışılıyor. Riekerink çok daha önemli başarılara imza atacağından eminim. Yapılmasını istemediğiniz şeyi başkasına yapmayın.
ÖNEMLİ BİR RAKİBE KARŞI KAZANDIK..
Beşiktaş kalemize 2 kez geldi. Birini Muslera çok iyi bir şekilde kurtardı. Ancak 'Maçı Muslera aldı' demek diğer oyunculara haksızlık. Bütün çocuklar canlarını dişlerine takıp 'Galatasaray kaybetmez' ruhunu geri getirdiler. Muslera dünyanın ilk 5 kalecisinden biri; belki Galatasaray'a gelmiş geçmiş en iyi kaleci bile olabilir ama orada oynayan diğer kardeşlerimin de zaferde büyük payı var. ‘Muslera olmasaydı kazanamazdık’ diyenlere katılmıyorum. Muslera karakteri ve şekliyle bize çok güzel uydu. Kendisinden çok memnunuz; uzun yıllar onunla devam etmek istiyoruz. Çok önemli bir rakiple oynadık. Karşımızdaki rakip, geçen sezon farklı biçimde şampiyon olan bir takım. Her ne kadar Sosa ve Gomez olmasa da onların yerine oynayan isimler de kaliteli isimlerdi. Eleştirilerin yanında maçla ilgili olumlu tepkiler de aldık; taraftarlardan ve genel kurul üyelerinden. Elbette bizim de beğenmediğimiz yönler var. Dün 6 saate yakın hocamızla toplantı yaptık.
Sezon açılıyor. Bazı takımlar şampiyonluğa oynayacak, bazıları yarıştan düşecek. Şampiyonluk yarışı taraftar sayısını azaltacak ya da yükseltecek. Eğer planlar yolunda ilerlerse Arena'da taraftar sayısında oldukça bir değişiklik olacaktır. Karabük maçını kayıpsız kapatmayı düşünüyoruz. Şampiyonluğa oynuyorsak içeride ve dışarıda ayrımı gözetmeksizin her yerde kazanacağız. Fikstür kolay veya zor. Katılmıyorum. Tüm takımlarla her yerde oynayacağız. Çıkacaksınız ve kazanacaksınız. 80 puan civarındaki rakama ulaşacaksınız.
JAN OLDE RIEKERINK TERCİHİ..
Çocuklar Riekerink'i seviyor. Onlar seviyorsa biz karşı çıkamayız elbette ancak takımda herkes görevini yapacak. Herkesin görev dağılımı belirlenmiş durumda. Kimse diğerinin görev alanına müdahale edemeyecek. Futbolcu hoca konusuna karışamaz. Futbolcu antrenmanına çıkacak, maçına çıkacak, yaşantısına dikkat edecek ve biz de onları sırtımızda taşıyacağız. Jan Olde Riekerink çok çalışkan bir arkadaşımız. Altyapıyı dizayn ederken 'Ben buranın da başında olmak istiyorum' dedi. Hollandalı kondisyonerimiz altyapının da kondisyonerliğini yapıyor. Diğer hocalar gibi antrenman bitince gitmiyorlar. Tüm zamanlarını Florya'da geçiriyorlar. Devamlı futbolcu ve maç izleyip zaman geçiriyorlar. Şaşırtıcı derecede çok çalışkan ve disiplinli hoca. Hocanın aldığı ücretten dolayı bizi karıştırmak isteyenlere hoca buranın adama değil diyenlere lafım; hoca buranın adamoğlu adamı..
Orhan ve Ayhan hocayı yakından tanıyorum. Görevlerini çok işi yapıyorlar. Müthişler. Hoca da çok memnun kendilerinden. Sabaha kadar maç izliyorlar; tesislerde kalıyorlar. Yarın yabancı bir kaleci antrenörümüz gelecek. Taffarel kadar değerli.
KONYA'DAKİ TRİBÜN OLAYLARI VE YAŞANANLAR..
Ziraat Türkiye Kupası Finali kura çekimi sonrası maraton tribünü, yani kamera açısının net gördüğü yer bize düşmüştü. Koreografi için arkadaşlar uğraştı ancak eşitlik ilkesine aykırı olduğu için Fenerbahçe maçı öncesi koreografiye izin verilmedi. Antalya Emniyeti de bu yönde karar verdi. Konya'daki Süper Final maçı öncesi de kurada protokol kısmını çektik. Birinci de yapılmamıştı; Konya'da da koreografi olmamalıydı. Güvenlik toplantısında bu dile getirildi. Fakat Konya'ya gittiğimizde antrenman sırasında makaraları gördük. Federasyona durumu ilettik. 'Konya Emniyeti ile konuşun' dediler. Bu maçın sahibi Futbol Federasyonu'dur ve onlar kuralları koyar, emniyet de kuralları uygular. Girişimlerden sonuç alamadık, temsilci konuyla ilgilenmedi. Sayın Fikret Orman'a da serzenişte bulunmak isterim. Çok önemli bir camianın önemli bir başkanı ama kendisi camiasına şirin görünmek için bizim başkanımızı zor durumda bıraktı. Pankartın içeriğine gelince… Bizim karşı çıkmamız mümkün mü! Bir tarafta Galatasaray, diğer tarafta Beşiktaş logoları olsun, maddi giderini birlikte üstlenelim. Birlikte devletimize sahip çıkalım isterdik. Olmadı, canları sağ olsun.
Kale arkasında meşale yakanlar nedeniyle muhtemelen ceza alacağız. Ancak meşale atanlara onların yanındaki taraftarların engel olması lazım. Yoksa sadece polisler çözüm değil. Ayrıca meşaleler iyi de oynadığımız anlarda oyunumuzun tempomuzun kesilmesine neden oldu. Düşünsünler; bunların ne gibi yararı var!
GELEN OYUNCULARA DAİR..
Eren Derdiyok Türk statüsündeki en iyi santrfor. Sezonu geç açtı, 10-12 günlük antrenman periyoduyla geldi. Tam hazır değil; hazır olduğunda herkes görecek. Eleştiren arkadaşlar dikkatli yazsın; daha sonra mahcup olmasınlar. Cavanda çok iyi bir çocuk. Bazı sıkıntıları ve yanlış anlaşılmaları olmuştur geçmişte. Ancak burada çok faydalı olacağını düşünüyoruz. Linnes'in performansının Cavanda sonrası nasıl arttığını herkes görmüştür. Kimsenin yerinin garanti olmadığı bir takım yaratmak istiyoruz. Serdar Aziz ile ilgili birçok eleştiri geliyor. Serdar Aziz tamamen benim anlaşma yaptığım ve fiyatlarını konuştuğum bir transferdir. Son olarak Mehmet Özbek, Dursun Özbek ve Alp Yalman'ın olur verdiği bir transferdir. Önümüzdeki 5 yılın belkemiği olacaktır. Çok önemli bir oyuncu. Geç döndüğü için oynamıyor. Bir kabahat varsa benimdir. Şu anda sakatlığı tamamen geçti. Hakan ve Chedjou oynuyor. Sırasını bekleyecek. Maalesef ülke olarak 30 yaşından önce yıldız transferi yapamıyoruz. Bizim transferlere bakacak olursak; Eren 28, Tolga 24, Cavanda 24, Serdar 26 yaşında. Bruma yeni transfer sayılır 21 yaşında. Galatasaray'ın gelecekteki 5 yılını oluşturmaya çalışıyoruz. Podolski, Sneijder, Selçuk, Yasin gibi tecrübeli oyuncularımız da var. Bu sene yaş ortalamamız 27'ye indi. Geçen seneki kondisyon sorunu kalmadı. Bunu Beşiktaş maçında gördük.
GİDECEK OYUNCULARA DAİR..
Aurelien Chedjou bizim futbolcumuz. Onun için bize gelen herhangi bir teklif yok. Hatta Chedjou ve menajeri çıkan haberlerden rahatsız olmuşlar ki futbol direktörümüz Cenk Ergün'e gelip 'Burada mutluyuz ve devam etmek istiyoruz' dediler. Bize ulaşan resmi bir teklif yok. Aynı cümleleri Dzemaili için kuramıyorum. Chedjou ne kadar mutluysa ve kalmak istiyorsa; Dzemaili tam tersi. Bu saatten sonra Dzemaili zor görünüyor. Biz Galatasaray olarak Dzemaili konusunda tekliflere açığız. Teklif getirecek, kabul edersek gidecek. Ryan Donk takımda kalacak. Taraftar futbolculara tepkilerde bulunabilir ama sonra bağrına basar. Taraftarımızın kindar olacağını zannetmiyorum.
Galatasaray'da olduğum sürece Tarık, Olcan, Umut bir daha Galatasaray'da oynamayacaklar. Buradaki konuşmalarımda onlar için 'Oturdukları yerden, yan yatarak para alacak çocuklar değiller' demiştim. Ama bu fikrim gün geçtikçe değişiyor. Teklif var, bizim paranın yarısını bile zor buluyoruz. Ama gitmek istemiyorlar. Basında çıkan haberlerin artık doğru olduğuna inanıyorum. Her şey para değil. Kontratlarımız var, o parayı vereceğiz ama ben olsam Galatasaray’a zarar vermeden giderim. Tabii ki kimse Galatasaray'dan gitmek istemez ama biz de başarısız olduğumuzda başka isimler gelecek. Bu dönemde artık Galatasaray onlardan yararlanamıyor, gitmeleri gerekiyor. Gitmiyorlarsa oturup para alacaklar. Bunu ne kadar kendilerine yedirecekler bilemiyorum.
EN AZ BİR TRANSFER DAHA YAPACAĞIZ..
Leiva konusunda yeni bir gelişme yok. Yeniden gündeme gelmedi ama İngiltere'de bir hareketlilik varsa bilemem. Geçmişe bakmıyoruz. Sonuna çok yaklaştığımız oyuncular var. Orta sahaya bir oyuncu daha alacağız. Sayı vermeyeyim ama bu rakam 1'de kalmayacak gibi görünüyor. Denayer'in dönmek istediğini duyuyoruz. Menajerler ve basın aracılığıyla bunları öğreniyoruz. Direkt girişimimiz yok. Chedjou'nun gitme ihtimaline karşı sıcak bakıyorduk. Oraya artık 6. bir adam lüks olur mu onun kararını hoca verecek. Açıkçası ben çok istekli değilim Denayer konusunda. Haklarını verelim; Tiote, Obi Mikel kaliteli oyuncular ama bizim önceliğimiz olan isimler değil. Başka isimlerle ilgileniyoruz. Şu anda araştırma devresindeyiz.
WESLEY SNEIJDER VE LUKAS PODOLSKI HAKKINDA..
Wesley ile ilgili çok şey duydum. Hatta İsviçre kampının ortasına kadar onunla hiç konuşmam olmadı. Bana verilen bilgilerden çok farklı bir Wesley gördüm. Çok duygusal bir arkadaşımız. Genç futbolcu gibi çalışıyor. Geride kaldığı bir koşuyu görmedim. Hırslı biçimde çalışıyor. 120. dakikadaki deparını herkes gördü. O bizim yıldızımız. Podolski, Almanya Milli Takımı'nı bıraktı. Belli bir süreden sora iki tarafı birden götürmek pek mümkün olmuyor. Şanssız bir sakatlık geçirdi. 2-4 hafta arasında döneceği söyleniyor ama öngörülen ilk tarihten daha önce takıma katılacağına inanıyorum.
ATLETICO MADRID GELMEYİNCE BİZİ DAVET ETTİ..
Atletico Madrid yaşanan olaylardan dolayı sezon başında hazırlık maçı için Türkiye'ye gelmekten vazgeçince bizi İspanya'ya davet etti. Masraflarımızı karşılayacaklardı ama gitseydik; Türkiye'nin güvenli olmadığını teyit etmiş olacaktık. Biz de bunu kesin bir dille reddettik. Dostluğumuza Atletico Madrid'in gelmesi yakışırdı. Atletico yerine güçlü bir takımla oynama hazırlığı yaptık ama tüm takımlar planını çoktan yapmıştı.
Jan Olde Riekerink takımın çehresini değiştirdi; yönetim bile form tutmaya başladı sanki gerçi bunda Alp Yalman ve Levent Nazifoğlu'nun etkisi de yadsınamaz. Ama benim tek bildiğim, Jan Olde Riekerink-Jan Olde Rierkerink!!
YanıtlaSil