Analiz | Beşiktaş maçında galibiyeti neler getirir?

Süper Lig'in 14. haftasında haftanın maçında Galatasaray, Vodafone Arena'da Beşiktaş'a konuk olacak. Maç öncesinde Beşiktaş'ta eksik bulunmazken, Galatasaray'da iki önemli eksik bulunuyor. Tolga Ciğerci ve Latolevici'nin bu maçta oynaması beklenmiyor. Cezası biten Sofiane Feghouli ise kadroda kendine yer bulabilir. Maç öncesinde Igor Tudor'un nasıl bir kadro süreceği merak konusu. Maç öncesinde Beşiktaş'ın nasıl oynayacağı ise az da olsa belli. Şimdi gelin hep birlikte Beşiktaş maçında saha içinde bizleri neler bekliyor birlikte bakalım.

Öncelikle Beşiktaş hücumlarından bahsetmek istiyorum. Beşiktaş bu sezon özellikle Şampiyonlar Ligi'nde sürekli Quaresma'nın sağ kenardan ön direğe kestiği ortalardan skor üretmeyi başardı. Yan topları çok çok iyi kullanan bir takım ve Quaresma oynadağı zaman ana hücum planları kenarlar üzerinden hücum. Oyuna genişlik katarak oynuyorlar ancak çok statikler. Opta'nın verilerine baktığımızda bu teoriyi destekliyor. Quaresma'nın oynamadığı Trabzonspor maçında 16 orta yaparken, Quaresma'nın oynadığı son Yeni Malatya maçında 33 orta, Akhisarspor maçında ise 46 orta yapmış Beşiktaş. Bu takımlar kapanarak oynuyor, bu sebeple bu rakamlar oluşuyor denilebilir ancak Başakşehir maçının istatistiklerine bakınca da Beşiktaş'ın 32 orta yaptığını görüyoruz. Quaresma bunların büyük bir bölümünü oluşturuyor. Bu kenar organizasyonlarından Beşiktaş'ın goller bulduğunu Şampiyonlar Ligi'nde de çokça gördük. Ceza sahasına 3 adam kesinlikle sokuyor Beşiktaş bu yüzden yan top savunması önem kazanıyor ancak Galatasaray'ın da en kötü olduğu konu bu. Hırvat teknik adamın 13 hafta geçmesine rağmen çözüm üretemediğini göz önüne alırsak muhtemelen ilk 11'de başlayacak olan Muslera'ya büyük önem düşüyor. Yan topları mutlak suretle alması gerek ayrıca  kenar oyuncularının rakip bekini takip etmesi gerekiyor.

Beşiktaş oyun yapısı itibariyle topla oynamayı seven bir takım. İkinci toplara da fazlasıyla önem veriyorlar. Tolgay ve Atiba bu topları alamadığı her an rakip hızlı hücumlarında sorun yaşayan bir Beşiktaş görebiliriz. Bu sebeple Badou Ndiaye ve Fernando'nun ikinci topları rakibe bırakmaması önemli. Beşiktaş geriden oyun kurarken ise geçen seneye oranla sıkıntılar yaşıyor. Marcelo'nun ayrılışından sonra istediği gibi yerden oynayarak değil uzun topla çıkmaya başladı, Beşiktaş. Şenol Güneş'in Oğuzhan'dan vazgeçip Tolgay'ı tercih etmesi bu sorunu bir nebze çözmüş gibi duruyor. Tolgay daha 6 numaraya yakın bir oyun oynarken Atiba ise daha 8 numara rolüne bürünmüş gibi. Önde pres yapıldığı zaman kenarlara uzun oynamaya mecbur kalan bir Beşiktaş görmeye başlıyoruz. Lakin pres gücü yüksek ama yan top savunması sıkıntılı bir takım olan Galatasaray için oyunun kenarlara yayılması iyi mi olur yoksa kötü mü, burada işte soru işareti oluşuyor. Tolgay-Oğuzhan değişiminden sonra ise Beşiktaş'ın geçen sezonlarda olduğu gibi merkezden hücum etme eğilimi iyice düştü. Atiba-Tolgay ceza sahası ve çevresinde neredeyse yok denecek kadar az bulunuyor.

Tolgay ve Atiba'nın Yeni Malatyaspor maçındaki topla buluşma noktaları
İşin savunma kısmında Beşiktaş hücum kısmına göre daha başarılı. Bireysel olarak Tosic dışında yetersiz oyuncusu yok diyebiliriz. Şampiyonlar Ligi'nde bu kadar başarılı olmasının başlıca sebebi de yaptığı başarılı savunma. Presi 2.bölgede Atiba ile başlatan bir Beşiktaş görüyoruz genelde. Önde baskı yaptığında, örneğin Başakşehir maçının ilk yarısı gibi, rakip daha rahat hücum edebiliyor Beşiktaş'a karşı. Eğer Şenol Güneş önde baskıyı tercih ederse iyi kurgulanmış bir Galatasaray, bu baskıyı çok rahat şekilde delecektir. Bu baskıyı delmek adına sadece Fernando'ya veya Mariano'ya güvenemez Tudor. Bu suretle mutlaka iki kenarın da oyun kurulumuna katkı vermesi gerek. Eğer tek kenarla bir hücuma çıkma planı kurgulanırsa sorun yaşayabiliriz yine. Duran top savunmasın da ise Beşiktaş, ligin en iyisi. Hem Fabri'nin formu hem de yaptıkları savunma ile ligde penaltılar hariç sadece 1 gol yediler.

Igor Tudor için de Şenol Güneş için de çok önem arz eden bir maç bu. Tudor kaybederse şampiyonluk yarışından kopmaz ancak camiada ve taraftar boyutunda karşıt sesler gitgide artacaktır. Şenol Güneş için ise son iki yılın şampiyon takımının liderin 9 puan gerisinde kalması Beşiktaş'ta suların ısınması anlamına gelecektir. Şampiyonlar Ligi'nde her ne kadar başarılı olsa da ligde bu duruma düşmeyi Türkiye'de büyük camialar adına kabul görmez.

Hiç yorum yok

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.
google.com, pub-1379219663774483, DIRECT, f08c47fec0942fa0