Süper Lig: Kötü rüyaya rağmen skoru almak!

Geçen hafta ya tamam ya devam maçında Galatasaray evinde Başakşehir'i 2-0 gibi net bir skorla mağlup etmişti. O maçta çıkan kadro ve savunma planı kabul edilebilirdi lakin hücum performansı ciddi anlamda kötü ve bireysel becerilere bağlıydı. Fatih Terim bu hafta da yine aynı kadroyu bu kez Alanya deplasmanında sahaya sürdü. Alanyaspor karşında da bu kadronun sahaya çıkması Fatih Terim'in kafasındakinin sadece skoru almak olduğunun göstergesiydi lakin bu kadronun hücum performansı sıkıntılıydı bu sebeple iş bireysel becerilere bakıyordu. 

Galatasaray'ın deplasmandaki bireysel performansların dip yapma gibi bir sorunu varken bu plan pek mantıklı değil. Maç öncesinde Galatasaray'ın her ne kadar skoru bulmakta zorlanacağını düşünsem de 20.dakikada 2 farklı üstünlüğü yakalamıştı bile. Skor her ne kadar tatmin edici olsa da oyun olarak sahaya yansıyan pek bir şey yoktu. Alanyaspor 2.bölgede kazandığı topları direkt paslarla Junior Fernandes'e veya Douglas'a aktarmaya çalışıyordu. Junior Fernandes'in golünden sonrası tamamiyle Galatasaray adına kötü bir rüya gibi geçti. Golden sonra cesaretlenen Alanyaspor ön tarafta baskı yapmaya başladı. Bu Galatasaray adına olabilecek en kötü senaryo idi. Galatasaray orta sahası Fernando ve Donk ikilisinden oluşmaktaydı. Bu ikili top rakipteyken ne kadar etkiliyse top sizdeyken de o kadar kötü.. Galatasaray savunmasında top çok fazla dolaşmak zorunda bırakan bir ikili.. Üçüncü bölgede de rakip baskı yapınca gelişi güzel şişirilen toplar görmeye başladık. Galatasaray ön tarafı da git gide oyundan düşmeye başladı. Orta sahanın nitelik olarak yetersizliği tüm takıma sirayet etti. Alanyaspor'un baskısında Galatasaray savunmasının hata yapacağı o kadar barizdi ki gol ben geliyorum diyordu adeta. Alanyaspor topu Galatasaray'a bırakmıştı. Donk ve Fernando ikilsinin fazla defansif kalışı, topu kullanamamaları büyük bir sorundu. Oyun sıkışmıştı. Çözüm bu ikiliden birini kenarda tutmaktı ancak Fatih Terim 2. gol gelene kadar hamle de yapmadı. Kötü rüyadan uyanış burada başladı. 

Fatih Terim de oyunu en iyi yerden izlemekten vazgeçip değişiklik yapmaya gitti. Çok kötü oynayan Belhanda ve Rodrigues yerine Sinan ve Yasin oyuna girdi. Galatasaray'ın gole ihtiyacı vardı ama orta sahası Fernando-Donk ikilsiydi. Top Galatasaray'da kaldığı zamanlarda fazlaca sorunlu bu orta sahayla gol aramak ne kadar çok da doğru değildi. Yenilen 2.golün şoku geçene kadar Muslera'nın 2015'deki Muslera performansına geri döndüğü anları izletti. Maçın burada kopmaması sahada diğer takım arkadaşları kontak kapatmışken ayakta kalan tek ismi Muslera maçın adamı olmayı da sonuna kadar hak etti. Fatih Terim'in son değişikliği ise belkide en hatalı kararıydı. Feghouli yerine Eren'i oyuna sürdü. Sahada olan kadroda topu kullanacak tek isim vardı o da sağ bek Mariano. Gol de Mariano'nun harika pasında geldi. Sinan'ın yine sahneye çıkıp hem takımı hem şampiyonluğu hem de Fatih Terim'i kurtardığı bir gole imza attı. Ondan sonra ise geriye yaslann Galatasaray 1 pozisyon hariç pek hata yapmadı. Sahadaki takımda zaten geride beklemeye yatkın bir takımdı. 

Galatasaray son 4 haftaya da lider olarak girmeyi garantiledi. Her ne kadar eleştirsek de Fatih Terim dışında başka bir teknik direktörün bu kadro ile buraya getirmesi pek de olanak dahilinde değil. Bu sezon Fatih Terim kalitesine yakışmayan maçlar çıkarttı. Sivasspor, Kasımpaşa, Gençlerbirliği. Hepsinde çok kötü tercihlerde bulunup puan kayıplarına yol açan isimdi lakin şunu da unutmamak gerekiyor Galatasaray'ın defoları oldukça çok olan bir kadrosu var. Geldiğimiz günde bu oyunun en önemli oyuncuları orta sahalar ve yarışta bulunduğu takımlar içerisinde belki de en kötü orta sahaya sahip takım Galatasaray. Kadro genişliği ve hamle şansı konusunda da yine son sırada bulunan bir Galatasaray görüyoruz. Galatasaray son 360 dakikayı da lider geçerse çok büyük bir iş yapmış olacak. Lakin gelecek sezon adına pek de umutlanmamak lazım. Şu an bulunan maddi durum çok kötü gözüküyor ve bu kadronun da en azından 4-5 transfere ihtiyacı var. Fatih Terim gelecek sezonu bir geçiş sezonu olarak görürse Galatasaray taraftarı pek şaşırmaması lazımç