Fernando: Birçok teknik direktörle çalıştım ama Terim'i en tepeye yazarım!

Galatasaray'ın 21. şampiyonluğunun mimarlarından Fernando, şampiyonluk sonrasında Goal'e özel bir röportaj verdi. Bu şampiyonluğun kariyerindeki en anlamlı şampiyonluk olduğunu söyleyen Brezilyalı yıldız oyuncu, şampiyonluğun kırılma anı için Alanyaspor galibiyetini gösterdi. Fernando'nun röportajının tamamı şu şekilde..

Fernando nasılsın? Yorucu bir sezon bitti. Üstelik istediğiniz gibi bitti. Nasıl hissediyorsun?

Çok çok mutluyuz tabii ki. Hem benim hem de pek çok takım arkadaşımın buradaki ilk senesi. Yeni bir takım kuruldu. Bu nedenle yeni bir takımla ilk yılda şampiyon olmak mutluluk verici. Şimdi eğlenme zamanı. Sonrasında da önümüzdeki sene Şampiyonlar Ligi’nde de iyi şeyler yapmak istiyoruz.

Bu ligde şampiyon olmak zor muymuş?

Tabii ki zor. Çünkü birçok oyuncunun ilk senesi. Diğer rakipler ise oturmuş takımlara sahiplerdi. Bu açıdan şampiyon olmak kolay olmadı.

Lig bittiğine göre rahatça konuşabiliriz. Sakat sakat oynadığın çok maç oldu. Çok acı çektin. Bu olumsuzluklarla nasıl baş ettiğini anlatır mısın?

Bu söylediğin konuyla alakalı şunu net olarak söyleyebilirim: Daha önce de şampiyonluk yaşadım, ancak bu şampiyonluk en anlamlısı ve en güzeliydi. Çünkü kariyerimde hiç yaşamadığım bir sakatlık yaşadım. Geri dönmeye çalıştım, yeri geldi fedakârlık yaparak oynadım. Ama işte önemlisi şampiyon olmaktı.

Sezon içinde Badou Ndiaye, Ryan Donk, Selçuk İnan, hatta Tolga Ciğerci ile birlikte oynadın, partnerin sürekli değişti. Aynı zamanda bu oyunculara göre rolün de sürekli değişti. Partnerine göre daha pasör ya da daha savaşçı - 6 numara ya da 8 numara - roller aldın. Bu durum işini zorlaştırdı mı?

Aslında daha evvel iki pozisyonda da oynadım. Alışık olmadığım pozisyonlar değil. Hocamın direktifleri konusunda elimden geleni yapmaya çalıştım.

Biliyoruz ki Fatih Terim büyük bir teknik adam. Güzel şeyler yaptığı ortada. Ama aynı anda hepinize dokunabiliyor olmasının sırrı nedir?

Bence bu, anlatılmaz yaşanır. Bu, Tanrı’nın hocamıza verdiği bir hediye. Çünkü bunun bir okulu, eğitimi yok. Tamamen Tanrı vergisi bir şey. Sempatik ve karizmatik olması, ikili ilişkileri... Size verdiği o güvenle, enerjiyle beraber sahaya çıkıp onun için elinizden gelenin maksimumunu vermeye çalışıyorsunuz. Birçok teknik direktörle çalıştım ama bu konuda Fatih Terim'i en tepeye yazarım.

Evet, birçok teknik direktörle çalıştın. Kariyerinde Pep Guardiola, Jesualdo Ferreira, Andre Villas-Boas, Paulo Fonseca gibi önemli teknik direktörlerler var. Fatih Terim'i tüm bu isimler arasında nasıl bir yere koyarsın?

Bende bıraktığı en önemli etki; zorlu ve büyük maçlardaki rahatlığı, zekâsı ve oyuna dokunuşları... Hafta boyunca takımı hazırlamasıyla ve oyunculara aşıladığı güvenle beni kendisine hayran bıraktı.

Seni yakalamışken eski takımın Manchester City'nin bu sezonki şampiyonluğunu ve Pep Guardiola’yı da sormak isterim.

Şampiyon olmalarına çok sevindim. Beraber oynadığım arkadaşlarım var. Gabriel Jesus var, Danilo, Fernandinho benim kardeşim gibi.. Pep Guardiola zaten dünyanın en iyilerinden biri. Başarıyı hak ediyorlar. Umarım bu şekilde devam ederler.

Dünya Kupası için yorumun nedir?

Umarım Brezilya ve Portekiz final oynarlar. Tabii Brezilya’ya karşı oynamak kolay değil. Ama umarım sonunda Brezilya şampiyon olur. 

Tekrar lige dönelim. Bu sezonki en unutamadığı maç hangisiydi?

Alanyaspor maçını söyleyebilirim. Zorlu bir deplasmandı. Oradan aldığımız 3-2’lik galibiyetle birlikte artık şampiyon olacağımıza daha çok inanmaya başladım.

Unutulmaz anın Beşiktaş maçındaki golün olabilir mi?

Mutlaka gol atmak çok güzel bir duygu. Galibiyete yardım ediyorsunuz. Ama yine de bir kez daha Alanyaspor maçı diyorum.

Sakatlandığın dönemde kaçırdığın için "ah" dediğin bir maç oldu mu?

Tek bir maç söylemem mümkün değil. Ama yeri gelmişken Ryan Donk’a parantez açmak isterim. Benim yokluğumda o pozisyonda takıma inanılmaz yardımı oldu. Buradan kendisine teşekkür etmek istiyorum.

Bazı maçların başında ve devre arasında takıma konuşmalar yaptığını biliyoruz. En çok motivasyon konuşması yaptığın maç hangisiydi?

Zorlu periyota girdiğimizde Başakşehir maçı çok önemliydi. O maçı beklerken hafta boyunca tüm takım arkadaşlarımla konuşmaya, onları motive etmeye, fikirlerimi paylaşmaya çalıştım.

Kendini motive ettiğin bir şarkı ya da söz oluyor muydu? 

Beni motive eden, rahatlatan şeyler hep manevi şeyler oluyor. Maçtan önce de eşimle konuşuyoruz. Bir de dini müzikler dinlemek iyi geliyor.

En çok üzüldüğün maç hangisiydi?

Sakatlığımdan dolayı oynayamadığım maçları saymazsak, ligin ilk yarısında kaybettiğimiz Beşiktaş ve Başakşehir maçlarını söyleyebilirim.