İlgi ve övgü güzel ama dozunda...

Yeni sezon çalışmaları kapsamında altı hazırlık maçı yapan Galatasaray'da, bu maçlarda genç oyuncuların gösterdiği performans heyecan uyandırdı. Altı hazırlık maçında da görev alan genç oyuncular iyi işler yaptı ve gelecek adına bir umut ışığı oldu.

Celil Yüksel, Yunus Akgün, Doğan Can Davas, Ahmet Sivri, Ahmet Yavuz Kol hazırlık maçlarında kısa süre şans bulsalar da genç oyuncular etkili oldular. Özellikle Yunus Akgün bu isimler içinde en dikkat çeken isim oldu. Bu oyuncuların iyi performansı da taraftarı heyecanlandırdı, mutlu etti ve oyunculara olan ilgiyi arttırdı. Buraya kadar aslında her şey normal ancak ilginin seviyesi çok yüksek noktalara ulaşmaya başladı. 

Genç oyunculara dozunda gösterilen ilgi, yapılan övgüler güzel fakat her geçen gün bu ilgi ve övgü abartılmaya başlandı. Karşımızda 18-19 yaşında çocuklar var ve geçmişte birçok örneği olduğu gibi aşırı gösterilen ilgi, sürekli pohpohlama bu çocuklara yarar değil, zarar getiriyor. Geçmişte bu hatalar birçok kez yapıldı. Yaş farketmeksizin abartılı ilgi, övgü her insana zarar verir. Örnekler de fazlasıyla var önümüzde. Geçmişte Yasin Öztekin'e 6 aylık performansının ardından yapılan abartılı övgüler ve Yasin'in kendini Ronaldo sanması, Sinan Gümüş'e yine aynı şekilde 6 aylık performansıyla yapılan övgüler ve Sinan'ın ''ben oldum havasına'' girip geçen sezon başında yaptığı hatalar, bir başka örnek altyapıdan büyük umutlarla çıkan Emre Çolak'ın yıllarca üstüne koyamaması ve tabii ki de Arda Turan örneği. Arda konusunu biraz açmak istiyorum. Arda Turan'ın Galatasaray kariyeri hepimizin malumu olduğu üzere ikiye ayrılır. İlki 66 numarayı numarayı giyen ''Koca Kafa'' Arda, diğeri ise 10 numarayı giyen kaptan Arda. 66 numaralı Arda'yı taraftarın hepsi sever, taktir eder, beğenir. 10 numaralı kaptan Arda içinse bunu söylemek mümkün değildir. Havaalanında kendi taraftarından küfür yiyen biridir 10 numaralı Arda. Arda Turan'ın 66 numaradan 10 numara geçişin sebebi sevildiği dönemde yapılan abartılı övgülerdi. O abartılı övgüler Arda'yı kaptanlığı ve 10 numara taşıdı, her gün pohpohlanan Arda, inanılmaz hatalar yaptı ve sonrasında olanlar malum. Bu örnekler biraz düşünürseniz çok daha artar. Ne yazık ki övgüyü de eleştiriyi de dozunda yapamıyoruz, hep en uçlarda dolaşıyoruz. Bugün abartılı şekilde övülen bu gençler, yarın hata yaptıklarında da en ağır şekilde eleştirilecekler, yerin dibine sokulacaklar. Bu huydan artık vazgeçmemiz gerekiyor. AEK maçında Yunus Akgün'ün attığı bir çalım üzerinden inanılmaz abartılı övgüler dönüyor. Messi diyeninden Griezmann diyenine kadar ne ararsanız var. Bugün bu kadar abartılı şekilde övenler yarın ilk hatasında bu çocuğu yerin dibine sokacak. Bu çocukların gelişmeye devam etmesi gerekiyor ve bunun için de abartılı övgülerden, abartılı eleştirilerden uzak durmak gerekiyor.  

Bu çocuklar Galatasaray'ın geleceği ve gelişimlerini sürdürmeleri için, havaya girmemeleri için abartılı övgülerden kaçınmak gerek. Bu çocuklara karşı duyulan heyecan, sevgi, ilgi ve övgü dozunda olmalı aksi taktirde abartılı övgülerin sonunda kaderleri geçmişteki örneklerle aynı olabilir.  Bu çocuklara zarar vermek istiyorsanız böyle devam edin çünkü bu şekilde fayda sağlamıyorsunuz...