STSL | Fatih Terim'in çelişkileri...
Spor Toto Süper Lig'in 10. haftasında Malatyaspor'a konuk olan Galatasaray, karşılaşmadan 2-0 mağlup ayrıldı ve bu sezon 4. kez Galatasaray sahadan boynu bükük şekilde ayrıldı. Fatih Terim'in takımında bu hafta da 2 sakat verdi ve takımdaki sakat sayısı 9'a yükseldi. Sakatlar, yenilgi veya sayılabilecek pek çok bahane elbette vardır ama sahada oynanan oyunu hiçbir şekilde mantıklı şekilde açıklamıyor.
Fatih Terim dün düzenli bir 11 bulamamaktan şikayetçi oldu. Buraya kadar hiçbir sıkıntı yok ama Fatih Terim birkaç hafta öncesinde Galatasaray'ın 3 kulvarda gittiğini işaret ederek geniş bir rotasyonun normal olduğunu belirtiyordu. Düzenli bir ilk 11 bulamamaktan şikayetçi olan Fatih Terim'in yaptıkları da sözleriyle uyuşmuyor. Galatasaray bu sezon aynı ilk 11 sadece Alanyaspor ve Trabzonspor maçlarında kullandı. Yani bu sezon oynadığı 14 maçın sadece 2'sinde sabit bir ilk 11 ile sahaya çıkarttı. Kısacası Fatih Terim'in dün yaptığı açıklamalar gündemi değiştirmekten başka hiçbir şey değildi. Kendisine sorulan 10 haftada 6-7 tanesi adele sakatlığı olan 9 sakat sorusunu geçiştirirken başka şeylere işaret etti. Galatasaraylı futbolcuların mücadele eksikliğinden dem vurdu ancak fiziksel olarak iyi seviyede olmayan bir takımın mücadele seviyesinin nasıl üst seviye olmasını bekliyor o da başka bir soru işareti.
İlk yarı boyunca Galatasaray'ın sahada hiçbir varlık gösteremediği, kaybedilen toplarda reaksiyon veremiyor oluşu dikkat çekiciydi. Galatasaray'ın kadrosuna sezon başında bakacak olursak kadrosunun yetenek yönünden zayıflığını, fiziksel yönden ise ligin en iyisi olacağını söyleyebilirdik ama şu günlerde Galatasaray'ın fiziksel olarak ne kadar zayıf kaldığından bahsediyoruz çünkü takımın yürümeye bile hali yok gibi. En büyük özelliği fiziksel yönden güçlü olması olan takımın yürüyecek halinin dahi olmamasının sebebi ne olabilir? Bunu sorabilecek herhangi bir muhabir olmadığı için hiçbir zaman öğrenemeyeceğiz. Belhanda'nın sakatlanıp oyundan çıkmasıyla yine önce maç içinde sonra maç sonunda Fatih Terim büyük bir tezatlık yarattı yine. 5 gün öncesinde ''çok profesyonel, hiçbir şekilde bahane uydurmayan bir futbolcu'' dediği Belhanda'yı maç sonunda ''baş dönmesini'' bahane ederek kenara geldiğini belirtti. Maç içinde ise Belhanda oyundan çıkarken yerine giren Ahmet Çalık oldu. Bu değişiklik sonrası Galatasaray sahada 7 savunma yönü güçlü oyuncu, Selçuk, Ndiaye, Garry ve Sinan vardı. Yine maç sonunda Fatih Terim, Galatasaray'a yakışan ''oyunun topun, oyunun kontolünün Galatasaray'da olduğu'' bir oyun olduğunu belirtti. Fatih Terim'in profili itibariyle dediği doğru ama sahada 7 savunma yönü güçlü oyuncu, Selçuk, Ndiaye, Garry ve Sinan ile topun kontrolünün nasıl elinde olmasını istiyor bu da farklı bir tezat.
İkinci yarıda Fatih Terim'in bu 7 savunmalı yanlışından geriye de düşmüşken hemen vazgeçeceği fikri oluştu elbette ama Terim yine 10-15 dakika takıma müsaade etmeyi tercih etti. İkinci değişikliği ise yine bir sakatlık sebebiyle oldu ve muhtemelen takımın en iyi ismi Linnes kenara gelirken Muğdat oyuna girdi. Bu değişiklik de fayda getirmeyince Fatih Terim Donk'u forvete yolladı. Muhtemelen maç boyunca yaptığı tek doğru iş bu oldu. Oyunu doldur boşalta çevirip Donk'un indireceği toplara odaklanmayı tercih edildi. Garry Rodrigues ile pozisyona girse de golü bulamadı. Garry Rodrigues bu sebeple oldukça eleştirildi ama asıl eleştirilmesi gereken savunma görevlerini yerine getirmemesi. Garry Rodrigues, Fatih Terim ile büyük bir çıkış yakaladı ama eskiden fena yapmadığı savunma görevlerini tamamen bıraktı. Galatasaray çağ dışı doldur boşalt oyunuyla bir şeyler üretmeye başlamışken Malatyaspor'un imdadına Ozan-Mariano ikilisi yetişti. Önce Mariano'nun zamanlama hatası yaparak kafa topunu alamaması ardından Ozan'ın ceza sahası içerisinde beynini tamamen rakibe odaklayıp yine penaltı yaptırması ile son buldu. Ozan 5.maçında 3.penaltısını yaptırdı. Ozan'ın yaptırdığı penaltılara tek tek bakarsak ilk penaltısı kendisinin hatası olduğu aşikar. Bursaspor maçındaki penaltıya bakarsak orada Galatasaray toplu şekilde infial ettiğini görüyoruz. Orta sahada kaybedilen topta ne kadar rezil bir yerleşim alındığını göreceksiniz. Dünkü gol de Mariano'nun kafa topunda yaptığı komik zamanlama hatası sonrası yine penaltı yaptırdı. Ayrıca Türk altyapısından çıkan oyuncuların en büyük eksikliği her zaman pozisyon bilgisi eksikliği oldu. Stoper gibi pozisyon bilgisinin öneminin üst düzey olduğu bir yerde oynayan Ozan'ın hata yapması gayet doğal. Tabii burada Ozan'ın ceza sahası içerisinde beynini tamamen kapatması gerçeğini unutmamak gerek. Ozan ilgili başka bir yorum ise şu oldu: ''Savunma arkasına atılan toplarda rakibini çok kaçırıyor''. Öncelikle şunu ayırt etmek gerekiyor savunma arkasına atılan top takımın genel sorunudur. Takım kötü yerleşiyorsa savunma arkasına atılan toplar genellikle sorun olur. O topu savunma arkasına atacak futbolcuya baskı yoksa bu stoperin hatası değildir. Kısacası Ozan'a yapılan eleştirilerin çoğu takımın kötü yerleşimiyle alakalı. Yani teknik direktörün çözmesi gereken sorunlar. 18 yaşında, zayıf pozisyon bilgisine sahip bir futbolcunun kaos içinde penaltı yaptırmasını da mazur görmek gerek. Futbolu az çok takip eden bir insan Ozan'ı öncelikli eleştirmesinin sebebi linç yerim korkusuyla Fatih Terim'i eleştirememesiyle alakalı.
Hiç yorum yok
Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.